Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/7360
Karar No: 2019/1722
Karar Tarihi: 11.03.2019

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2016/7360 Esas 2019/1722 Karar Sayılı İlamı

1. Hukuk Dairesi         2016/7360 E.  ,  2019/1722 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL

    Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece 1143 parsel sayılı taşınmaz yönünden davanın kabulüne, 1 nolu bağımsız bölüm yönünden feragat nedeni ile davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davalılar vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ..."nın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;

    -KARAR-

    Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil ist... ilişkindir.
    Davacılar, mirasbırakanları ...’ün 1143 parsel sayılı taşınmazdaki payını davalı ...’ya, 41 parsel sayılı taşınmazdaki 1 nolu bağımsız bölümü davalı ...’ya satış suretiyle temlik ettiğini, yapılan işlemlerin muvazaalı ve mirasçılardan mal kaçırma amaçlı olduğunu ileri sürerek tapu kayıtlarının iptali ile muris ... adına tapuya tesciline karar verilmesini istemişler, 13.01.2016 tarihli duruşmada 1 nolu bağımsız bölüme yönelik taleplerinden vazgeçmişlerdir.
    Davalılar, murise ölünceye kadar yaklaşık 20 yıl baktıklarını, tüm sağlık giderleri ile ihtiyaçlarını karşıladıklarını, 1143 parsel sayılı taşınmazı takas yolu ile edindiklerini belirterek davanın reddini savunmuşlardır.
    Mahkemece, 1143 parsel sayılı taşınmaz yönünden davanın kabulüne, 1 nolu bağımsız bölüm yönünden feragat nedeni ile davanın reddine karar verilmiştir.
    Uygulamada ve öğretide "muris muvazaası" olarak tanımlanan muvazaa, niteliği itibariyle nisbi (mevsuf-vasıflı) muvazaa türüdür. Söz konusu muvazaada miras bırakan gerçekten sözleşme yapmak ve tapulu taşınmazını devretmek istemektedir. Ancak mirasçısını miras hakkından yoksun bırakmak için esas amacını gizleyerek, gerçekte bağışlamak istediği tapulu taşınmazını, tapuda yaptığı resmi sözleşmede iradesini satış veya ölünceye kadar bakma sözleşmesi doğrultusunda açıklamak suretiyle devretmektedir.
    Bu durumda, yerleşmiş Yargıtay içtihatlarında ve 01.04.1974 tarihli 1/2 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında açıklandığı üzere görünürdeki sözleşme tarafların gerçek iradelerine uymadığından, gizli bağış sözleşmesi de Türk Medeni Kanunu"nun (TMK) 706., Türk Borçlar Kanunu"nun (TBK) 237. (Borçlar Kanunu"nun (BK) 213.) ve Tapu Kanunu"nun 26. maddelerinde öngörülen şekil koşullarından yoksun bulunduğundan, saklı pay sahibi olsun veya olmasın miras hakkı çiğnenen tüm mirasçılar dava açarak resmi sözleşmenin muvazaa nedeni ile geçersizliğinin tespitini ve buna dayanılarak oluşturulan tapu kaydının iptalini isteyebilirler.
    Hemen belirtmek gerekir ki; bu tür uyuşmazlıkların sağlıklı, adil ve doğru bir çözüme ulaştırılabilmesi, davalıya yapılan temlikin gerçek yönünün diğer bir söyleyişle miras bırakanın asıl irade ve amacının duraksamaya yer bırakmayacak biçimde ortaya çıkarılmasına bağlıdır. Bir iç sorun olan ve gizlenen gerçek irade ve amacın tespiti ve aydınlığa kavuşturulması genellikle zor olduğundan bu yöndeki delillerin eksiksiz toplanılması yanında birlikte ve doğru şekilde değerlendirilmesi de büyük önem taşımaktadır. Bunun için de ülke ve yörenin gelenek ve görenekleri, toplumsal eğilimleri, olayların olağan akışı, mirasbırakanın sözleşmeyi yapmakta haklı ve makul bir nedeninin bulunup bulunmadığı, davalı yanın alım gücünün olup olmadığı, satış bedeli ile sözleşme tarihindeki gerçek değer arasındaki fark, taraflar ile miras bırakan arasındaki beşeri ilişki gibi olgulardan yararlanılmasında zorunluluk vardır.
    Somut olaya gelince; bir kısım tanık anlatımlarına göre mirasbırakan ..."nin ev almak için 1143 parsel sayılı taşınmazdaki 1/4 payını satılığa çıkardığı, davalı ..."in, tarlaya karşılık kendi evini satmayı teklif ettiği, anlaşmaları üzerine 31.03.2004 tarihinde taşınmazdaki 1/4 payın davalı ..."e satıldığı, davalı ..."e ait 41 parsel sayılı taşınmazdaki 1 nolu bağımsız bölümünde 06.04.2004 tarihinde mirasbırakan ..."ye satış suretiyle temlik edildiği, ayrıca İsmail"in ..."ye bir miktarda para verdiği, temliklerin ivazlı ve gerçek bir satış olduğu tespit edilmiştir. Bu durumda, temliklerin muvazaalı olduğu iddiasını davacılar TMK’nun 6. ve HMK’nun 190.maddeleri gereği usulünce kanıtlayamamışlardır.
    Hal böyle olunca, 1143 parsel yönünden de davanın reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme sonucu kabulüne karar verilmesi isabetsizdir.
    Davalıların yerinde bulunan temyiz itirazlarının kabulü ile, hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 11.03.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi