Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2013/8392
Karar No: 2014/7157
Karar Tarihi: 27.03.2014

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2013/8392 Esas 2014/7157 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2013/8392 E.  ,  2014/7157 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :İzmir 6. İş Mahkemesi
    Tarihi :03.04.2013
    No :2011/136-2013/157

    Dava, hizmet tespiti istemine ilişkindir.
    Mahkemece, ilâmında belirtildiği şekilde davanın reddine karar verilmiştir.
    Hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    Davanın yasal dayanağı, 506 sayılı Yasanın 79/10. maddesi olup, bu tür sigortalı hizmetlerin tespitine ilişkin davaların, kamu düzeniyle ilgili olduğu ve bu nedenle de özel bir duyarlılıkla ve özenle yürütülmesinin zorunlu ve gerekli bulunduğu açıktır. Bu çerçevede, hak kayıplarının ve gerçeğe aykırı sigortalılık süresi edinme durumlarının önlenmesi, temel insan haklarından olan sosyal güvenlik hakkının korunabilmesi için, bu tür davalarda tarafların gösterdiği kanıtlarla yetinilmeyip, gerek görüldüğünde, re"sen araştırma yapılarak kanıt toplanabileceği de göz önünde bulundurulmalıdır.
    Davacı, 01.11.1997-01.06.2010 tarihleri arasında hamal olarak davalı işyerinde çalıştığının tespitini istemiş, mahkemece, talep edilen dönemde başka işyerlerinde çalışması bulunması nedeni ile kesinti sebebiyle hak düşürücü sürenin geçmesinden dolayı red kararı verilmiştir.
    İncelenen dava dosyasında; davacının, ihtilaflı dönemde 16.11.2000-31.10.2001 tarihleri arasında davalı şirket ile organik bağı olmayan Ege Sağlık Tesis Eğt. AŞ. işyerinden bildirimi bulunduğundan, davacının davalı şirketteki çalışmasının 16.11.2000 tarihinde kesintiye uğradığı ve bu tarihten önceki çalışmanın hak düşürücü süre nedeniyle reddine karar verilmesi yerinde görülmüştür. Sonraki dönemler yönünden ise 30.05.2006-10.07.2006 tarihleri arasında davalı işyerinden, 04.03.2008-01.05.2008 tarihleri arasında dava dışı 1265460 işyerinden, 21.04.2009-26.05.2010 arası dava dışı 1354471 sicil nolu işyerinden, 15.07.2009 tarihinde 1 gün dava dışı 1316311 sicil nolu işyerinden bildirimlerinin bulunması nedeniyle, davalı şirketler ile davalı şirket arasında bağlantı olup olmadığı hususu gözetilmeksizin, davada taraf olmadıkları gerekçesi ile yazılı şekilde karar verilmesi isabetsizdir.
    Bu açıklamalar ışığında; davacının hizmet döküm cetvelinde yer alan dava dışı işyerleri araştırılmalı, re"sen araştırma yapılarak, kanıt toplanabileceği de göz önünde bulundurularak, yöntemince inceleme ve araştırma yapılmalı, davacı isticvap edilerek, dava dışı işyerleri ile davalı işyeri arasındaki ilişki açıklattırmalı, davacı ile işveren arasında hizmet akdinin unsurları olan zaman ve bağımlılık ilişkisinin varlığı irdelenmeli, davacının ve davalı işverenin ihtilaf konusu dönemde vergi, oda ve esnaf sicil kaydının bulunup bulunmadığı araştırılmalı, Kurum müfettişlerince ihtilaf konusu dönemde davalı işveren nezdinde inceleme yapılıp yapılmadığı araştırılarak, var ise belgeleri celp edilmeli, bunun dışında sigortalının kayıtlarda gözükmeyen çalışmalarının hangi nedenlerle kayıtlara geçmediği, ya da, bildirim dışı kaldığı hususu, gereğince tespit edilerek, yargılama sürecinde dinlenen tanık anlatımlarının değerlendirilmesinde; işyerinin kapsamı, kapasitesi ile işin ve işyerinin niteliği nazara alınmalı, böylece bu konuda gerekli tüm soruşturma yapılarak hizmet akdinin unsurlarının da gerçekleşip gerçekleşmediği belirlenerek, uyuşmazlık konusu husus, hiçbir kuşku ve duraksamaya yer bırakmayacak biçimde çözümlenip; deliller hep birlikte değerlendirilip, takdir edilerek, varılacak sonuca göre bir karar verilmelidir.
    Mahkemenin, yukarıda açıklanan esaslar doğrultusunda araştırma yaparak, elde edilecek sonuca göre karar vermesi gerekirken, eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde hüküm kurması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
    O hâlde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istem halinde davacıya iadesine, 27.03.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi