Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/4198
Karar No: 2020/4860
Karar Tarihi: 28.09.2020

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2020/4198 Esas 2020/4860 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2020/4198 E.  ,  2020/4860 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalılardan ... tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı, davalı ..."ın İstanbul ... Meslek Eğitim Merkezi Müdürlüğünde öğrenci iken, Bakanlık Makamının onayı ile Emniyet Müdürlüğü kadrosuna aday polis memuru olarak atandığını ve 23.12.2006 tarihinde göreve başladığını, 04.04.2008 tarihinde emniyet müdürlüğü kadrosundan ilişiğinin kesildiğini, 3201 sayılı Emniyet Teşkilatı Kanununun Ek 24. maddesine paralel olarak Polis Meslek Eğitim Merkezleri Eğitim ve Öğrenim Yönetmeliğinin 25. maddesinde "POMEM" lerde eğitimlerini başarı ile tamamlayanlar genel müdürlük kadrolarına aday polis memuru olarak atanacakları, bu şekilde atananların atanma tarihinden itibaren 6 yıl süre ile başka kurumlara nakil yoluyla atanamayacakları, çekilmiş sayılan, meslekten veya memuriyetten çıkarma cezası alan ve asli memurluğa atanmayarak ilişiği kesilenlerin mecburi hizmet sürelerinin kalan her yılı için kendilerine yapılmış olan öğretim masraflarını tazminat olarak ödemek zorunda oldukları hükmünün yer aldığını, faizin sarf tarihinden itibaren istenebileceğini, diğer davalıların ise borçlu ... "ın borcunu ödemeyi senette bildirilen miktar ile sınırlı olmak üzere taahhütte bulunduklarının Sakarya 4. Noterliğinin 29.06.2006 tarih 12556 yevmiye sayılı yüklenme senedinden anlaşıldığını, davalı ..."a borcun ödenmesi hususu tebliğ edildiği halde bugüne kadar herhangi bir ödeme yapılmadığını ileri sürerek, fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydıyla 10.713,17-TL"nin sarf tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline, kefiller yönünden kefalet senedinde geçen miktarla sınırlı olarak tahsiline karar verilmesini istemiştir.
    Davalı ..., davanın reddini dilemiş; davalılar ... ve ... davaya cevap vermemiştir.
    Mahkemece, davanın kabulü ile 10.713,17-TL alacağın her öğretim dönemi sonundan itibaren 19.12.2006 tarihi başlangıç alınarak hesaplanacak yasal faizi ile birlikte davalılardan
    müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı tarafa ödenmesine karar verilmiş; hüküm, davalı ... ve mirasçı ... tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Taraf ehliyeti, davada taraf olabilme yeteneği olup, medeni (maddi) hukuktaki medeni haklardan yararlanma (hak) ehliyetinin, medeni usul hukukunda büründüğü şekildir. Buna göre, medeni haklardan yararlanma (hak) ehliyeti bulunan her gerçek ve tüzel kişi, davada taraf olabilme ehliyetine de sahiptir. Nitekim, HMK"nun 50. maddesinde, medeni haklardan yararlanma ehliyetine sahip olanın, dava ehliyetine de sahip olduğu; anılan Kanunun 114. maddesinin (d) bendinde, tarafların, taraf ve dava ehliyetine sahip olmalarının dava şartı olduğu; 115/1. maddesinde ise, mahkemenin, dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştıracağı, tarafların da dava şartı noksanlığını her zaman ileri sürebilecekleri, 115/2. maddesinde ise taraflara dava şartı noksanlığının giderilmesi mümkün ise bunun tamamlanması için kesin süre verileceği, bu süre içinde dava şartı noksanlığı giderilmezse dava, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddedileceği belirtilmiştir.
    Dosya kapsamından, ..."in 16.10.2008 dava tarihinden önce 12.09.2007 tarihinde vefat ettiği anlaşılmaktadır. Ölümle beraber kişilik (TMK m.28) ve buna bağlı olarak hak ehliyeti (TMK m.8) sona erer. Dava tarihinden önce ölüm nedeniyle şahsiyeti son bulan kişinin taraf ehliyetini yitireceği kuşkusuzdur. 04.05.1978 tarih ve 1978/4-5 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında da vurgulandığı üzere, dava açılma tarihinden önce ölen kişinin taraf eliyetini yitirmesi nedeniyle aleyhine dava açılamayacağı gibi, dava tarihinde şahsiyeti sona ermiş kimsenin mirasçılarına halefiyet kuralı da uygulanamayacığından mirasçıların davaya dahil edilmesi veya davanın ıslah edilmesi suretiyle davaya dahil edilmesi de mümkün bulunmamaktadır. Davada taraf olma ehliyeti (husumet) mahkemece re"sen değerlendirilerek, ölü kişi aleyhine dava açılamayacağı gözetilmek suretiyle davanın ... yönünden husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi gerekir. Mahkemenin değinilen bu yönü gözardı ederek yazılı şekilde karar vermiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
    2-Bozma nedenine göre, davalı ..."ın temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada gerek görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın BOZULMASINA, ikinci bent gereğince davalı ..."ın temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına ve peşin alınan 183,00 TL temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nın geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nın 440.maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 28/09/2020 tarihinde oybirliği ile karar verildi.









    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi