3. Hukuk Dairesi 2020/4208 E. , 2020/4863 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil- tazminat davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı ... tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı, davalı ..."ten dava konusu taşınmazı 22.08.1988 tarihinde satın aldığını, taşınmazın zilyetliğini de devraldığını, dava konusu taşınmazın kök maliki davalı ..."ün dava konusu taşınmazı paylı olarak birden çok kişiye sattığını, kendisine satılan yerin 163 parselin güney kısmında olduğunu ve etrafını duvarla çevirdiğini, davalı ..."ün Marmaris 3. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2009/368 esas, 2010/308 karar sayılı kararı ile tapu iptal ve tescil davasını kazandığını, bu dava sonucunda kendisine taahhüt ettiği 7/16 paylı kısmı diğer davalı ..."ye 02.05.2014 tarihinde sattığını, davalının diğer davalı ..."ye yaptığı satışın gerçek olmadığını, mal kaçırmak amacı ile yapılmış muvazaalı işlem olduğunu ileri sürerek, davalı ..."ye yapılan satışın iptali ile taşınmazın adına tesciline, şimdilik 10.000,00-TL"nin tazminine karar verilmesini istemiş, tazminat talebini ıslah ile artırmıştır.
Davalı ..., davaya konu taşınmazı tapusu yokken harici satış senedi ile 1985 yılında ... "den satın aldığını, taşınmazı 1988 yılında harici satış senedi ile davacıya sattığını, taşınmaz üzerindeki tüm mülkiyet ve zilyetlik hakların da davacıya geçtiğini savunarak, davanın reddini dilemiştir.
Davalı ..., 02.05.2014 tarihinde davalı ..."ün 163 parsel sayılı taşınmazdaki 319/2400 payını tapuda kendisine satıp teslim ettiğini, 319/2400 hisseyi tapudan satın aldığını, davalı ... ile muvazaalı alışveriş yapmadığını savunarak, davanın reddini dilemiştir.
Davalı ..., davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabul kısmen reddine, davacının davalı ... hakkında açtığı tazminat davasının kabulüne, ıslah dilekçesinde talep edilen, sonradan harcı tamamlanan 86.900,00-TL"nin ıslah tarihi olan 16.09.2015 tarihinden geçerli olmak üzere yasal faizi ile davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, diğer davalılar hakkında açılan davanın reddine, fazlaya ilişkin istemin reddine karar verilmiş; hüküm, davalı ... tarafından temyiz edilmiştir.
1-Eldeki dava ile davacı, davalı ..."ten 22.08.1988 tarihli harici sözleşme ile dava konusu taşınmazı satın aldığını, ancak taşınmazın davalı ... tarafından muvazaalı şekilde davalı ..."ye satıldığını beyanla, zararının tazminini istemiş; davalı ... taşınmazı 1988 yılında harici satış senedi ile davacıya sattığını, taşınmaz üzerindeki tüm mülkiyet ve zilyetlik hakların da davacıya geçtiğini savunarak, davanın reddini dilemiş; mahkemece, davalı ..."in davacının dayandığı zilyetlik senetlerini kabul ettiğinden bu senetlere konu taşınmazların tapusunun davacı adına tescil edilmesinde sorumlu olduğu, sözleşme gereğince edimini tam olarak ifa edemediğinden davacının taşınmazın rayiç değerini talep etmekte haklı olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Dosyada yer alan bilgi ve belgelerden, dava konusu ...,... parselde kayıtlı taşınmazın, tapulama çalışmaları sırasında 21.07.1969 tarih ve 34 sıra nolu tapu kaydının revizyonu suretiyle kayıt malikleri adına 14.07.1970 tarihinde tarla vasfıyla tespit edildiği, tespite ..."ün itirazı üzerine, Tapulama Komisyonunun 21.10.1977 tarih ve 163 karar sayılı kararı ile itirazın kabulüne, parselin ... adına tapuya tesciline karar verildiği, kayıt maliklerince Tapulama Komisyonu kararı aleyhine açılan davada, Marmaris Kadastro Mahkemesinin 17.05.2007 tarih ve 1978/48 esas, 2007/135 karar sayılı kararıyla tapulama sırasında uygulanan tapu kaydının hukuki değerini yitirdiği gerekçesiyle davanın reddine, parselin tespit gibi ... adına tesciline karar verildiği, Yargıtay denetiminden geçerek 31.12.2008 tarihinde kesinleşen karar ile ... adına tapu kaydı oluştuğu, 22.08.1988 tarihli "gayrimenkulün zilyetlik yolu ile satışına dair senettir" başlıklı belge ile dava konusu taşınmazın davalı ... tarafından davacıya satıldığı anlaşılmıştır. Mahkemece, davalı ..."in zilyetlik senedine konu taşınmazın tapusunun davacı adına tescil edilmesinde sorumlu olduğu gerekçesiyle davanın dava tarihindeki rayiç değer üzerinden kabulüne karar verilmiş ise de, söz konusu taşınmazın denkleştirici adalet ilkesi gereğince satış bedeli olarak ödenen bedelin dava tarihinde ulaştığı alım gücünün de belirlenmesi, kararı sadece davalı temyiz ettiğinden belirlenen iki bedelden hangisinin davalı lehine olduğu tespit edilerek, kazanılmış haklar da göz önünde bulundurulmak suretiyle sonucuna uygun karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
2-Bozma nedenine göre, davalı ..."in sair temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın davalı ... yararına BOZULMASINA, ikinci bent gereğince davalı ..."in sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına ve peşin alınan 2.845,05 TL temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nın 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 28/09/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.