9. Hukuk Dairesi 2019/4393 E. , 2019/22012 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ...BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 27. HUKUK DAİRESİ
DAVA :Davacı, feshin geçersizliğine, işe iadesine ve yasal sonuçlarına hükmedilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
İlk Derece Mahkemesinin kabul kararına karşı davalı avukatı istinaf başvurusunda bulunmuştur.
... Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesi davalı avukatının istinaf başvurusunu esastan reddetmiştir.
... Bölge Adliye Mahkemesi 27. Hukuk Dairesi"nin kararı süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
YARGITAY KARARI
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin iş sözleşmesi ile davalılar yanında belirsiz süreli akitle çalıştığını, 6 aydan fazla kıdeme sahip olduğunu, işverenin müvekkilini işten çıkardığını, gösterilen sebebin geçerli ve haklı sebep olmadığını, feshin geçerli ve haklı bir nedene dayanmadığını belirterek, geçersizliğinin tespiti ile müvekkilinin işe iadesine ve yasal tazminatların hüküm altına alınmasını talep ve dava etmişlerdir.
B) Davalılar Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davacının iş akdinin haklı nedene dayanarak feshedildiği, işyerinde ahlaka ve adaba aykırı davrandığını, davacının işe iade davası açması için gerekli koşulların oluşmadığından, davanın reddini istediklerini beyan etmişlerdir.
C) İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti:
İlk Derece Mahkemesince, tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; 4857 sayılı İş Kanunu’nun 20/2 maddesinde açıkça, feshin geçerli nedenlere dayandığının ispat yükü davalı işverene verildiği, İşveren fiili verileri, işçilerin karşı vakıalar ile itiraz edebileceği ve mahkemelerce denetlenebilmesine imkan sağlayacak şekilde somut ve ayrıntılı olarak ortaya konmalı,fesihlerde, işverenin, hangi tedbirleri aldığını ve bu tedbirlerin iş sözleşmesi feshedilen işçinin işine nasıl etki ettiğini ortaya koymak zorunda olduğu,toplanan delilere göre işçinin iş sözleşmesi davalı işverence, davacının ahlaka ve adaba aykırı davranış iddiasından feshedildiği,davacının iddiasına yönelik dinlettiği tanık beyanında bu yönde somut bir tespit bulunmayıp, davacı tanık beyanına göre de davacının olumsuz bir hareketinin tespit edilmediği,tutanaklarda geçen ... davalı tarafından dinletilmemiş olup, delillerin yüz yüzeliği ilkesi gereğince dosyaya sunulan tutanak ifadesine tek başına itibar edilmemiş olup, tutanaklardan anlaşılacağı üzere davacı ile de arasında geçimsizlik bulunmakla, tutanaklara da bu yönde tek başına itibar edilmediği,bu delil değerlendirmesi ile, davacıdan sadır olduğu iddia edilen doğruluk ve bağlılığa uymayan başka bir hareket de davalı tarafından ispat edilmediğinden, davalı işyerindeki üretimi ve iş ilişkisi sürecini olumsuz etkilendiği yönünde de bir delil bulunmadığından, sözleşmenin feshi ağır kabul edildiği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
D)İstinaf başvurusu:
İlk Derece Mahkemesi kararına karşı, davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur.
E)İstinaf Sebepleri:
Davacı vekili istinaf başvurusunda; hukuk mahkemelerinde yazılı delile dayanarak hüküm verilmesinin esas olduğunu ilk derece mahkemesinin bu esasa riayet etmediğini, savunma ve delillerinin göz ardı edildiğini, davalı şirketin kamu hizmeti yerine getirdiğini, bilirkişi raporu almadan karar verildiğini, iş sözleşmesinin haklı nedenle sona erdirildiğini, 5 aylık brüt ücretin belirlemesinin hatalı olduğunu ileri sürerek İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasını istemiştir.
F)Bölge Adliye Mahkemesi Kararının Özeti :
Bölge Adliye Mahkemesince, İlk derece mahkemesince yapılan yargılama, toplanan deliller, tanık beyanları ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacının iş sözleşmesinin 4857 S.K"nun 25/II maddesi uyarınca haklı nedenle feshedildiği savunulmasına rağmen, işveren tarafından haklı nedenle derhal fesih hakkının kullanılmasını gerektirecek şekilde, davacının ahlak ve iyiniyet kurallarına uymayan hal ve davranışının bulunduğu somut olarak ileri sürülmediği gibi ispat da edilemediği,dolayısıyla davalı işverenlik tarafından feshin haklı/geçerli nedene dayandığı yöntemince ispatlanamadığından, ilk derece mahkemesinin bu doğrultudaki kabulünün dosya kapsamına uygun olduğu kanaatine varıldığı,davalı vekilinin istinaf sebepleri yerinde olmadığı,somut olayda davacının davalının alt iş vereninde SGK kayıtlarına göre 21/01/2011 tarihinde işe başladığı 5 yıla yakın kıdeminin bulunması gözetildiğinde fesih sebebi de dikkate alınarak işe başlatmama tazminatının 4 aylık ücret tutarı olarak belirlenmesi gerekirken 5 aylık ücreti olarak belirlenmesinin hatalı olduğu,davalı vekilinin bu konudaki istinaf sebebi yerinde olduğu, HMK"nun 353/1-b-2.cümlesi uyarınca ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak, hükmün işe başlatmama tazminatının davacının çalışma süresi dikkate alınarak 4 ay olarak düzeltilerek, ilk derece mahkemesi kararı doğrultusunda davanın kabulüne karar verilmiştir.
G)Temyiz başvurusu :
Bölge Adliye Mahkemesi’nin kararına karşı davalı vekili tarafından temyiz başvurusunda bulunulmuştur.
H) Gerekçe:
Somut uyuşmazlıkta davalı işverenin çalışanlarından ... isimli kadın işçinin davalı işverene verdiği 27.11.2015 tarihli şikayet dilekçesi ile beraber çalıştığı iş arkadaşı davacı işçiyi şikayet ettiği, şikayetinde davacının kendisi dahil kadın işçilerin de bulunduğu ortamda cinsel içerikli konuşmalar ve şakalar yaptığını, davacının bu tarz konuşmalarının aralarında gerginliğe, olumsuzluklara neden olduğunu, ayrıca davacının iş arkadaşı ... ile kavga ettiğini, kendisinin araya girmesiyle işin daha da büyümesinin engellendiğini dile getirdiği, ...’nin şikayeti sonrasında savunması alınan davacıya işyeri disiplin kurulu tarafından 25.12.2015 tarihinde ihtar cezası verilip, bundan sonra daha dikkatli olması konusunda uyarıldığı yazılı ihtarın davacı işçiye 05.01.2016 tarihinde tebliğ edildiği,ihtar cezasına ilişkin kararı tebliğ alan davacı işçinin aynı gün 05.01.2016 tarihinde işyeri arkadaşı ... ile yeniden tartışmaya girdiği, bu tartışma sırasında tarafların birbirlerine karşıklı itham edici içeriği tam belirlenemeyen sözler sarfettiği araya giren diğer işçilerin çabası ile bu tartışmanın fiili kavgaya dönmesinin engellendiği, ihtar cezasının tebliğ edildiği gün, yaşanan bu olay nedeniyle davalı işveren tarafından yeniden savunmasının alınıp, 4857 sayılı İş Kanunu’nun 25/2 maddesine istinaden işverenin diğer bir işçisine sataştığı gerekçesi ile ve bu husus haklı neden gösterilerek davacı işçinin iş akdine son verildiği dosyadaki bilgi ve belgelerden anlaşılmaktadır.
05.01.2016 tarihindeki olayda davacı işçinin işverenin diğer bir çalışanı ...’ye sataşma niteliğindeki bir davranışı kesin olarak ortaya konulamamakla birlikte yukarda da açıklandığı üzere davacı işçinin davranışlarının işyerinde huzur ortamını bozduğu da sabittir. Feshe konu olayların açıklanan gelişimine göre davalı işverenin feshinin haklı nedene değil ancak geçerli nedene dayandığı kabul edilerek işe iadenin reddi gerekirken kabulü hatalıdır.
Dairemizce İş Kanunu"nun 20/3 maddesi uyarınca aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
I-HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Bölge Adliye Mahkemesi ile İlk Derece Mahkemesinin kararlarının BOZULARAK ortadan kaldırılmasına,
2-Davanın REDDİNE,
3-492 Sayılı Yasa gereğince alınması gereken karar ve ilam harcı olan 35,90 TL harçtan peşin alınan 29,20 TL"nin mahsubu ile bakiye 6,70 TL"nin davacıdan alınarak hazineye gelir kaydına,
4-Karar tarihinde yürürlükte bulunan tarifeye göre belirlenen 2.725,00 TL ücreti vekaletin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
5-Davacının yaptığı yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,davalı tarafından yapılan toplam 150,00 TL yargılama giderinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-Peşin alınan temyiz harcının isteği halinde davalıya iadesine, dava dosyasının İlk Derece Mahkemesi"ne, kararın bir örneğinin Bölge Adliye Mahkemesi"ne gönderilmesine, kesin olarak 10.12.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.