22. Hukuk Dairesi 2017/21270 E. , 2019/6691 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen karar, süresi içinde duruşmalı olarak davalı vekili tarafından temyiz edilmiş ise de; 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun geçici 3. maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 438. maddesi gereğince duruşma isteğinin miktardan reddine ve incelemenin dosya üzerinden yapılmasına karar verildikten sonra Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor sunuldu, dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin davalı işyerinde 01.02.2008-01.08.2011 tarihleri arasında haftanın 7 günü 08.00-20.00 saatleri arası çalıştığını, dini bayramların ilk günü dışındaki günler ile resmi tatillerde de çalışmasının devam ettiğini, yaz dönemi her Pazar, kış döneminde ise iki haftada bir Pazar günü çalıştığını ileri sürerek fazla mesai, hafta tatili ve ulusal bayram genel tatil ücreti taleplerinde bulunmuştur.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davanın reddini talep etmiştir..
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Taraflar arasında davacının fazla çalışma yapıp yapmadığı ve ulusal bayram ve genel tatil ile hafta tatili günlerinde çalışıp çalışmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp ispatlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda iş yeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, iş yeri iç yazışmaları, delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın bu tür yazılı belgelerle ispatlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada gözönüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille söz konusu olabilir. Buna karşın, bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda dahi, işçinin geçerli bir yazılı belge ile bordroda yazılı olandan daha fazla çalışmayı yazılı delille ispatlaması gerekir. Bordrolarda tahakkuk bulunmasına rağmen bordroların imzasız olması halinde ise, varsa ilgili dönem banka ve tüm ödeme kayıtları celp edilmeli ve ödendiği tespit edilen miktarlar yapılan hesaplamadan mahsup edilmelidir.
Fazla çalışmanın yazılı delil ya da tanıkla ispatı imkan dahilindedir. İşyerinde çalışma düzenini bilmeyen ve bilmesi mümkün olmayan tanıkların anlatımlarına değer verilemez.
Fazla çalışmanın belirlenmesinde 4857 sayılı İş Kanunu"nun 68. maddesi uyarınca ara dinlenme sürelerinin dikkate alınması gerekir.
Ulusal bayram ve genel tatil günleri ile hafta tatili çalışmasının ispatında da fazla mesai hususundaki ispat koşulları geçerlidir.
Somut olayda; davacı fazla mesai yaptığının, hafta tatili ile ulusal bayram ve genel tatil günlerinde çalıştığının ispatı konusunda tanık beyanlarına dayanmıştır. Dinlenilen davacı tanıklarının da davalıya karşı aynı mahiyette davalarının olduğu kendi yeminli anlatımlarından anlaşılmaktadır. Dosya kapsamında da davacının fazla mesai yaptığı hususunda husumetli tanık beyanları dışında başkaca bir delil bulunmaktadır. Dairemizin yerleşik içtihatları ile birlikte temyize konu karar bir arada değerlendirildiğinde, salt husumetli tanık beyanlarına itibarla davacının fazla mesai, hafta tatili ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti taleplerinin kabulüne karar verilmesi hatalı olup bozma sebebidir. Buna göre Mahkemece, davacının dava konusu edilen alacakları ispatlayamadığının kabulü ile davanın reddine karar verilmesi gereklidir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 27.03.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.