Abaküs Yazılım
6. Daire
Esas No: 2021/7739
Karar No: 2021/9408
Karar Tarihi: 14.09.2021

Danıştay 6. Daire 2021/7739 Esas 2021/9408 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
ALTINCI DAİRE
Esas No : 2021/7739
Karar No : 2021/9408

DAVACI : …
VEKİLİ : Av. …

DAVALILAR : 1- …- …
2- … Bakanlığı- …
VEKİLİ : Av. …
3- … Müdürlüğü- …
VEKİLİ : Hukuk Müşaviri …

DAVANIN KONUSU : 18.08.2017 tarih ve 30158 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan 18.08.2017 tarihli, 2017/10492 sayılı Bakanlar Kurulu kararı, eki harita ve taşınmaz listesine aykırı olarak yapılan plan değişikliğinin iptali istenilmektedir.

DAVACININ İDDİALARI : Türkiye- Suriye sınırında güvenlik amacıyla çekilen Asi Nehri Seddesinin sınır hattı boyunca yüksek duvarların inşa edilmesine ilişkin projenin ilk halinin Asi Nehri boyunca yapılması planlanmaktayken projede değişikliğe gidildiği, Bakanlar Kurulu kararına ve eki haritaya aykırı olarak Asi Nehri boyunca inşa edilmesi planlanan seddenin düz bir hat halinde inşa edilmesinin planlandığının anlaşılması üzerine projenin bu haliyle yapılması halinde üç büyük imar adasının Suriye sınırı içinde kalacağı, terk edilen bu alanın verimli tarım arazisi niteliğinde olduğu, geçiş için kapı bırakılsa da taşınmazlar üzerinde tasarruf edilmesinin mümkün olmayacağı, hukuka aykırı olarak yapılan proje değişikliği uygulamasının iptali gerektiği ileri sürmektedir.

… VE … BAKANLIĞININ SAVUNMASI : Davanın süresinde açılmadığı, Anayasanın 35. maddesine göre, mülkiyet hakkının kamu yararı amacıyla sınırlandırılabileceği, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 27. maddesinde, kamulaştırmada acelelik halinin bulunup bulunmadığı konusunda Bakanlar Kuruluna takdir yetkisinin verildiği, projenin hudut güvenliğinin sağlanması, yasa dışı geçişlerin önlenmesi ve kaçakçılıkla mücadelenin sürdürülebilmesi için milli güvenlik ve kamu düzenini korumak amacıyla hazırlandığı, dava konusu …ve … sayılı parsellerin kamulaştırılmasından vazgeçildiği, dava konusu işlemin tüm unsurları yönünden hukuka uygun olduğu ileri sürülerek davanın reddi gerektiği savunulmaktadır.

… GENEL MÜDÜRLÜĞÜNÜN SAVUNMASI: Davanın süresinde açılmadığı, Anayasanın 35. maddesine göre, mülkiyet hakkının kamu yararı amacıyla sınırlandırılabileceği, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 27. maddesinde, kamulaştırmada acelelik halinin bulunup bulunmadığı konusunda Bakanlar Kuruluna takdir yetkisinin verildiği, projenin hudut güvenliğinin sağlanması, yasa dışı geçişlerin önlenmesi ve kaçakçılıkla mücadelenin sürdürülebilmesi için milli güvenlik ve kamu düzenini korumak amacıyla hazırlandığı, dava konusu … ve … sayılı parsellerin kamulaştırılmasından vazgeçildiği, dava konusu işlemin tüm unsurları yönünden hukuka uygun olduğu ileri sürülerek davanın reddi gerektiği savunulmaktadır.

TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Altıncı Dairesince, Tetkik Hakimi …'ın açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 14. maddesi gereğince incelendikten sonra işin gereği görüşüldü:

İNCELEME VE GEREKÇE:

MADDİ OLAY
"Küçük Su İşleri Projesi" kapsamında Hatay Asi Nehri Seddesi yapımı amacıyla Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü tarafından proje dahilinde bulunan taşınmazların acele kamulaştırılabilmesi için Orman ve Su İşleri Bakanlığının … tarihli, …sayılı yazısı üzerine 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 27. maddesi uyarınca alınan 18.08.2017 tarihli, 2017/10492 sayılı Bakanlar Kurulu kararının 18.08.2017 tarihli, 2017/10492 sayılı Resmi Gazetede yayımlandığı, davalı … Genel Müdürlüğünce 21.09.2017 tarihinde … Asliye Hukuk Mahkemesinin E:… sayılı dosyasında … ve … sayılı parseller için bedel tespiti ve acele el koyma davasının açıldığı, … tarihli, … sayılı olur ile projede değişiklik yapılarak proje kapsamındaki taşınmazların bir kısmının kamulaştırılmasından vazgeçildiği, … Genel Müdürlüğünce 20.07.2018 tarihinde … Asliye Hukuk Mahkemesinin E:… sayılı dosyasında … sayılı parsele yönelik olarak açılan bedel tespiti ve acele el koyma davasında meşruhatlı davetiyenin davacılara tebliği üzerine bakılmakta olan davanın açıldığı anlaşılmaktadır.
Danıştay Altıncı Dairesinin 16.12.2019 tarihli, E:2018/8941, K:2019/14225 sayılı kararının Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun 16.06.2020 tarihli, E:2020/512, K:2020/942 sayılı kararıyla bozulması üzerine, bozma kararına uyularak Danıştay Altıncı Dairesinin 25.12.2020 tarihli, E:2020/10590, K:2020/13770 sayılı kararıyla dava dilekçesinin 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 3.maddesine uygun düzenlenmediğinden reddine karar verildiği, dilekçenin reddi üzerine yeniden düzenlenen dava dilekçesinin ise … tarihli, E:…, K:… sayılı kararıyla reddedilmesi üzerine yeniden düzenlenen dava dilekçesinin Dairemiz kayıtlarına girdiği görülmüştür.

İLGİLİ MEVZUAT:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 14. maddesinin 3. fıkrasında, dilekçelerin Danıştayda daire başkanının görevlendireceği bir tetkik hakimi, idare ve vergi mahkemelerinde ise mahkeme başkanı veya görevlendireceği bir üye tarafından, görev ve yetki, idari merci tecavüzü, ehliyet, idari davaya konu olacak kesin ve yürütülmesi gereken bir işlem olup olmadığı, süre aşımı, husumet ve 3. ve 5. maddelere uygun olup olmadıkları yönlerinden sırasıyla inceleneceği, 15. maddesinin 1. fıkrasının (d) bendinde ise 3 ve 5. maddelere uygun olmadığı halde otuz gün içinde 3. ve 5. maddelere uygun şekilde yeniden düzenlenmek veya noksanları tamamlanmak üzere dilekçelerin reddine karar verileceği hükme bağlanmıştır.
Aynı Kanun'un 3. maddesinde, idari davaların, Danıştay, idare mahkemesi ve vergi mahkemesi başkanlıklarına hitaben yazılmış imzalı dilekçelerle açılacağı; dilekçelerde tarafların ve varsa vekillerinin veya temsilcilerinin ad ve soyadları veya unvanları ve adresleri ile gerçek kişilere ait Türkiye Cumhuriyeti kimlik numarasının, davanın konusu ve sebepleri ile dayandığı delillerin, davaya konu olan işlemin yazılı bildirim tarihinin gösterileceği, 5. maddesinde; her idari işlem aleyhine ayrı ayrı dava açılacağı, ancak, aralarında maddi veya hukuki yönden bağlılık ya da sebep-sonuç ilişkisi bulunan birden fazla işleme karşı bir veya birden fazla şahsın müşterek dilekçe ile dava açabilmesi için davacıların hak veya menfaatlerinde iştirak bulunması ve davaya yol açan maddi olay veya hukuki sebeplerin aynı olması gerektiği hüküm altına alınmıştır.

HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Dava konusu olarak gösterilen Bakanlar Kurulunun 18 Ağustos 2017 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan 2017/10492 sayılı kararı bir acele kamulaştırma kararı olup ekindeki taşınmazların acele kamulaştırılmasına ilişkindir. Anılan kararın ekinde davacının … ve …parsel sayılı taşınmazları yer almakta iken … ve … parsel sayılı taşınmazları kararın ekinde bulunmamaktadır.
Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun 16.06.2020 tarihli, E:2020/512, K:2020/942 sayılı kararıyla bozulan Danıştay Altıncı Dairesinin 16/12/2019 tarihli, E:2018/8941, K:2019/14225 sayılı kararından önce, Dairenin 21.11.2018 tarihli E:2018/8941 sayılı ara kararıyla; uyuşmazlık konusu alana ilişkin meri imar planlarının istenilmesi üzerine verilen yanıtta taşınmazın bulunduğu alana ilişkin onaylı imar planının bulunmadığı, Bakanlar Kurulunun 18 Ağustos 2017 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan 2017/10492 sayılı acele kamulaştırma kararının "Küçük Su İşleri Projesi"ne dayanılarak yapıldığı belirtilmiştir. (Acele kamulaştırma kararı dava dilekçesinde belirtildiği gibi plan veya projenin dayanağını oluşturmamakta, tersine proje acele kamulaştırma kararının dayanağını oluşturmaktadır.)
Dairemizin yine 30.04.2019 tarihli, E:2018/8941 sayılı ara kararıyla; davalı idarelerden uyuşmazlık konusu taşınmazların gösterildiği proje alanı ve proje kapsamındaki değişikliklere ilişkin bilgi ve belgelerin, proje alanına ilişkin yapılan değişikliğin gösterildiği proje alanı sınır haritası örneğinin istenilmesine, Hatay İli, Antakya İlçesi, … Köyü, …parsel sayılı taşınmazın dava konusu Bakanlar Kurulu kararında sayılan taşınmazlardan olmadığı görüldüğünden, yapılan proje değişikliği kapsamında bu taşınmaza ilişkin yeni bir Bakanlar Kurulu kararıyla acele kamulaştırma kararı alınıp alınmadığının sorulmasına, dava konusu Hatay İli, Antakya İlçesi, … Köyü, … parsel sayılı taşınmazların proje kapsamında hangi kullanımda kaldığının açıklanarak proje örneğinin istenilmesine, … parsel sayılı taşınmazların kamulaştırılmasından tamamen vazgeçilip vazgeçilmediğinin sorulmasına, vazgeçilen kısımların gösterildiği proje ve plan örneğinin istenilmesine karar verilmiş, davalı … Genel Müdürlüğü vekilince verilen 02.07.2019 tarihli dilekçe ile Tarım ve Orman Bakanlığı Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü 6. Bölge Müdürlüğünün … tarihli … sayılı oluru ile kamu yararı kararı alınan ve Orman ve Su İşleri Bakanlığının … tarihli, … sayılı yazısı üzerine, Bakanlar Kurulunun 18 Ağustos 2017 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan 2017/10492 sayılı acele kamulaştırma kararının dayanağı olan "Küçük Su İşleri Projesi"nde değişikliği ile (Dosya kapsamında bir imar planı değişikliğine ilişkin bilgi ve belge bulunmamaktadır.) … sayılı parselin proje değişikliği kapsamında kamulaştırmaya dahil edildiği, ülkenin sınır güvenliği, komşu ülkede yaşanan iç kargaşa ve milli güvenliğin söz konusu olması sebebiyle aciliyet arz eden proje değişikliğine ilişkin acele kamulaştırma kararı alınmadığı, dava konusu … ve … sayılı parsellerin "Asi Nehri Seddesi Projesi" kapsamında kaldığı, ancak proje inşaatı başladıktan sonra projenin planlanan şekilde yapılmasının maliyetli olacağının ve arazi yapısı gereği iş makinelerinin çalışmasına elverişli olmadığının anlaşılması üzerine, projede değişkilk yapılarak Tarım ve Orman Bakanlığı Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü 6. Bölge Müdürlüğünün … tarihli, …sayılı ve … tarihli, … sayılı kamulaştırmadan vazgeçilmesine ilişkin işlemlerle … sayılı parselin (ifraz gördüğü, …sayılı parselin ifrazından oluşan … parsel sayılı taşınmazın kamulaştırma kapsamında kaldığı) kamulaştırılmasından kısmen, … ve … sayılı parsellerin kamulaştırılmasından tamamen vazgeçildiği bildirilmiştir.
Öte yandan, Danıştay Altıncı Dairesinin 16.12.2019 tarihli, E:2018/8941, K:2019/14225 sayılı kararının Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulunun 16.06.2020 tarihli, E:2020/512, K:2020/942 kararıyla bozulması üzerine, bozma kararına uyularak Danıştay Altıncı Dairesinin 25.12.2020 tarihli, E:2020/10590, K:2020/13770 sayılı kararıyla; dava dilekçesinin 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 3.maddesine uygun düzenlenmediğinden reddine ilişkin kararın tebliği üzerine, 18.03.2021 tarihinde Danıştay Genel Yazı İşleri Müdürlüğü kayıtlarına giren dava dilekçesinin de Danıştay Altıncı Dairesinin 07.04.2021 tarihli, E:2021/3045, K:2021/5164 sayılı kararıyla; 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 3.maddesine uygun düzenlenmediğinden reddedildiği ve bu kararın tebliği üzerine 30.07.2021 tarihinde Danıştay Genel Yazı İşleri Müdürlüğü kayıtlarına giren dava dilekçesinin incelenmesinden;
Dilekçenin "konu" kısmında "Bakanlar Kurulunun 18 Ağustos 2017 tarihli Resmi Gazetede yayımlanan 2017/10492 sayılı kararı, eki harita ve taşınmaz listesine aykırı olarak yapılan plan değişikliğinin iptalinin istendiği",
Dava dilekçesinin içeriğinden ..., ... ve ... parsel sayılı taşınmazların acele kamulaştırma kararının kapsamı dışında bırakılmasına ve ... parsel sayılı taşınmazın acele kamulaştırılması ve sınır boyunca ilerlemesi planlanan duvarın güzergahının değiştirilmesinin iptalinin istendiği,
Dilekçenin "sonuç ve istek" kısımlarında;
"Bakanlar Kurulunun 18 Ağustos 2017 tarihli resmi gazetede yayınlanan 2017/10492 sayılı Bakanlar Kurulu Kararına, eki harita ve taşınmaz listesine aykırı olarak yapılan ve kamu yararı bulunmayan
1-Hatay ili Antakya ilçesi …Mahallesinde kain davacı müvekklimin maliki olduğu … ve … parsel sayılı taşınmazların (… AHM … Esas sayılı dosyası ile) kamulaştırılmasından plan değişikliği yapıldığı gerekçesiyle vazgeçilmesine ilişkin Orman ve Su İşleri Bakanlığı Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğünün … tarih … sayılı … olur tarihli kamulaştırmadan vazgeçilmesi kararının iptaline,
2- Orman ve Su İşleri Bakanlığı Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğünün … tarih … sayılı … olur tarihli kamulaştırmadan vazgeçilmesi kararlarının iptaline,
3- Davacı müvekkilimin maliki olduğu Hatay ili Antakya ilçesi, … Mahallesinde … ve … parsel sayılı taşınmazlarının kısmen kamulaştırılmasına ilişkin Orman ve Su İşleri Bakanlığı Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğünün … tarih … sayılı … olur tarihli kamulaştırma kararının iptaline," karar verilmesinin talep edildiği görülmüştür.
Uyuşmazlıkta, dava dilekçesinin içeriğinde proje değişiklğinin dava konusu edildiği, dava konusunda acele kamulaştırmaya ilişkin plan değişikliğinin iptalinin istendiği, sonuç kısmında (proje değişikliği sebebiyle) Tarım ve Orman Bakanlığı Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü 6. Bölge Müdürlüğünün … tarihli, … sayılı ve … tarihli, … sayılı … parsel sayılı taşınmazın kısmen, … ve …parsel sayılı taşınmazın tamamen kamulaştırılmasından vazgeçilmesine ilişkin işlemlerin, ayrıca (proje değişikliği sebebiyle) … ve …parsel sayılı taşınmazlarının kamulaştırılmasına ilişkin Orman ve Su İşleri Bakanlığı Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğünün … tarih … sayılı kamulaştırma kararı verilmesi için yapılan işlemin (… ve … parsel sayılı taşınmazlar acele kamulaştırma kararında yer almadığı halde idarenin işlemiyle acele kamulaştırma kapsamında kamulaştırılmaya başlamışlardır.) iptalinin istendiği dikkate alındığında, dava dilekçesinin 2577 sayılı Kanun'un 3. maddesine uygun biçimde düzenlenmediği sonucuna varılmaktadır.
Diğer taraftan, 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun "kamulaştırmadan vazgeçme ve geri alma" başlıklı ikinci bölümünün 21. maddesinde "idarenin tek taraflı vazgeçmesi durumu" düzenlenmiştir. Anılan hükme göre, "İdare kamulaştırmanın her safhasından kamulaştırma kararı veren ve onaylayan yetkili merciin kararı ile kamulaştırmadan tek taraflı olarak kısmen veya tamamen vazgeçebilir." düzenlemesi mevcuttur.
Yine Kanunun 24. maddesinin son fıkrasında ise, 21, 22, 23 ve 24. maddelerin uygulanmasından doğacak anlaşmazlıkların adli yargıda çözümleneceği hüküm altına alınmıştır.
Dolayısıyla, iptali talep edilen işlemlerden acele kamulaştırma kararı ve/veya proje değişikliği ile kamulaştırma işlemlerinden vazgeçilmesine yönelik işlemlerin aynı dava dilekçesi ile dava konusu edilemeyeceği, 2577 sayılı Kanunun 5.maddesi uyarınca ayrı dava açılması gerektiği sonucuna ulaşılmıştır.
Bu durumda, davacı tarafından hangi işlem veya işlemlerin iptalinin istenildiğinin tarih ve sayı belirtilmek suretiyle dilekçenin konu, içerik ve sonuç bölümlerinde çelişkili olmayacak şekilde açıklanarak ve iptali istenilen işlemlerin örnekleri eklenerek davanın belirtilen eksiklikler giderilmek suretiyle 2577 sayılı Kanun'un 3. maddesine ve "acele kamulaştırma ve/veya proje değişikliği" ile "kamulaştırmadan vazgeçme" işlemlerine karşı ayrı ayrı olacak şekilde 2577 sayılı Kanun'un 5. maddesine uygun olarak yenilenen, Danıştay Başkanlığına hitaben yazılmış açık ve anlaşılabilir olarak davanın açılması gerekmektedir.

KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1.2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanununun 3. ve 5. maddesi hükmüne uygun olmayan dava dilekçesinin, aynı Kanunun 15. maddesinin 1. fıkrasının (d) bendi uyarınca, bu kararın tebliğinden itibaren otuz gün içinde, yukarıda belirtilen eksiklikler giderilmek ve "acele kamulaştırma ve/veya proje değişikliği" ile "kamulaştırmadan vazgeçme" işlemlerine karşı ayrı ayrı olacak şekilde suretiyle dava açmakta serbest olmak üzere DAVA DİLEKÇESİNİN REDDİNE,
2. Aynı Kanun'un 15. maddesinin 5. fıkrasına göre dilekçenin reddi üzerine yeniden verilecek dilekçede de aynı yanlışlıkların yapılması halinde davanın reddedileceğinin davacıya duyurulmasına,
3.Yenileme dilekçesi verilmesi halinde davacıdan ayrıca harç alınmamasına,
4. Posta gideri avansından artan tutarın kararın kesinleşmesinden sonra davacıya iadesine, 14/09/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


Avukat Web Sitesi