21. Hukuk Dairesi 2016/15162 E. , 2018/5640 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
TÜRK MİLLETİ ADINA
Davacı, ... ... Kanununun 4/a maddesine göre 25.07.2013 tarihi itibariyle emekliliğinin tespitine, hak ettiği aylıkların faiziyle tahsiline, karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi.
K A R A R
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davalı Kurumun aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki sair temyiz itirazlarının reddine,
2- Davacı, sigortalılık başlangıç tarihinin 01/07/1985 tarihi olduğu, 01/01/1988-05/01/1999 tarihleri arasında Basın İş Kanunu"na tabi olarak çalıştığı, 11/12/2009 tarihinden itibaren 5510 sayılı Yasa"nın 4/1-b maddesi kapsamında sigortalı olduğunu,hizmetlerini birleştirmeye zorlanamayacağını belirterek 25/07/2013 tarihi itibariyle yaşlılık aylığı bağlanmasını istemiştir.
Mahkemece, davanın kabulü ile davacının tahsis talep tarihinde yaşlılık aylığına hak kazandığının tespiti ile aylığın tahsis talep tarihini takip eden 01/08/2013 tarihi itibariyle bağlanmasına ve bu tarihten itibaren aylıkların hakediliş tarihlerinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davacıya ödenmesine karar verilmiştir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden, 31/10/1968 doğumlu davacının 01/07/1985 tarihinden itibaren ... Matbaacılık ve Dağıtım A.Ş "ye ait bir kısım çalışmalarının bildirilmeye başlandığı, 31/12/1987 tarihine kadar davacı adına bildirilen çalışmaların "1" kodu ile bildirildiği, 01/01/1988 ila 05/01/1999 tarihleri arasında ... Matbaacılık ve Dağıtım A.Ş"ye ait işyerinden bildirilen toplam 3442 gün "2A" koduyla 506 sayılı Yasanın Ek 5. maddesi kapsamında itibari hizmet niteliğinde çalışmasının bulunduğu, davacının 01/07/1985 tarihinden 5510 sayılı Yasa"nın 4/1-b kapsamında sigortalılığının başladığı 11/12/2009 tarihine kadar 506 sayılı Yasa kapsamında 8200 gün çalışmasının bulunduğu, 25/07/2013 tarihli tahsis talebine davalı Kurumca verilen cevapta 5510 sayılı Yasa"nın 4/1-b maddesi kapsamındaki çalışmasınıdan sonra 1260 günü bulunmadığından davacının tahsis talebinin reddedildiği anlaşılmaktadır.
2829 sayılı Yasa"nın amacı hiçbir kurumdaki hizmeti aylık bağlanmasına yeterli olmayan sigortalı ve hak sahiplerine değişik kurumlardaki hizmetleri birleştirilerek aylık bağlanmasını sağlamaktır. Yasa ile vatandaşlara ... ... sağlanarak, kişileri yaşadıkları toplum içinde insan onuruna yaraşır şekilde onları başkalarına muhtaç etmeyecek asgari bir hayat standardı sağlanmak istenmiştir. Aksinin düşünülmesi Anayasa"nın ... güvenliğin bir insan hakkı olduğuna ilişkin ilkesine aykırılık oluşturur. Nitekim aynı ilkeden hareket edilerek kişilere askerlik hizmetinden veya yurt dışı hizmetlerinden yaşlılık aylığı bağlanmasına yetecek kadar süreyi borçlanarak değerlendirme olanağı tanınmış, tüm süreyi borçlanma zorunluluğu konmamıştır. Söz ve deyimlerin lafzi anlamına sıkı sıkıya bağlanarak, 2829 sayılı Yasa"dan yararlanabilmek için kişiyi tüm ... ... kurumlarına tabi hizmet sürelerini birleştirmeye zorlamanın ... ... sistemi ve yasanın amacı ile bağdaşmadığı gerçeği karşısında, kişiye tek bir yasaya tabi çalışması ya da borçlanması ile aylık bağlanabiliyorken, ikinci bir ... ... kurumuna tabi hizmetin birleştirilmesine zorlamak uygun değildir. ( HGK"nın 06.03.2002 tarih, 2002/132 Esas, 2002/139 Karar ilamı da aynı doğrultudadır ).
506 Sayılı ... Sigortalar Kanununa 11.8.1977 tarih ve 2098 sayılı Kanunla eklenen Ek-5. maddede "506 Sayılı Kanuna göre sigortalı sayılanların, sayılan görevlerde geçen sigortalılık sürelerine, bu sürelerin her tam yılı için, hizalarında gösterilen sürelerin, sigortalılık süresi olarak ekleneceği, kesirlerin hesaplanmasında tam yılın 360 gün olarak alınacağı, fiilen çalışılmış güne eklenecek itibari hizmet günü sayısının bulunmasında (çalışılan gün sayısı x 0,25) formülünün uygulanacağı" belirtilmiştir. Aynı Kanuna 25.8.1999 tarih ve 4447 sayılı Kanunla eklenen Ek-39. maddede de "bu Kanunun Ek 5 ve Ek 6 ncı maddeleri gereğince sigortalılık süresine ilave edilen gün sayılarının, beş yıldan çok olmamak üzere bu Kanunun 60 ve Geçici 81 inci maddelerinde belirtilen yaş hadlerinden indirileceği" belirtilmiştir.
Öte yandan, 506 sayılı Yasa"nın 11/12/1981 tarihli 2564 sayılı Yasa ile değiştirilen 60/G maddesinde 18 yaşından önce malullük, yaşlılık ve ölüm sigortalarına tabi olanların sigortalılık sürelerinin 18 yaşını doldurdukları tarihte başlamış kabul edileceği, Geçici 54. maddesinde ise 01/04/1981 tarihinden önce malullük, yaşlılık ve ölüm sigortalarına tescil edilmiş olanlar hakkında 60/G maddesinin uygulanmayacağı bildirilmiştir.
6100 sayılı HMK"nın "Taleple Bağlılık İlkesi" başlıklı 26. maddesine göre Hâkim, tarafların talep sonuçlarıyla bağlıdır; ondan fazlasına veya başka bir şeye karar veremez. Duruma göre, talep sonucundan daha azına karar verebilir. Hâkimin, tarafların talebiyle bağlı olmadığına ilişkin kanun hükümleri saklıdır.
Somut olayda, davacının 5510 sayılı Yasa"nın 4/1-b kapsamında sigortalılığının başladığı 11/12/2009 tarihine kadar 506 sayılı Yasa kapsamında 8200 gün çalışmasının bulunmakta olup Mahkemenin davacının hizmetlerini birleştirmeye zorlanamayacağı yönündeki değerlendirmesi yerindedir ancak davacı 01/01/1988-05/01/1999 tarihleri arasında Basın İş Kanunu"na göre çalıştığını beyan etmiş olup, 01/07/1985 tarihinden itibaren 1 kodu ile 506 sayılı Yasa kapsamında geçen çalışmalarının itibari hizmet kapsamında olduğu yönünde bir iddiası bulunmamasına rağmen Mahkemece davacının talebi aşılacak şekilde 01/07/1985 tarihinden itibaren bildirilen çalışmalarının itibari hizmet kapsamında olduğundan bahisle bu çalışmaların da itibari hizmet süresine eklenmesi hatalı olmuştur. Davacının 01/01/1988 ila 05/01/1999 tarihleri arasında toplam 3442 gün "2A" koduyla 506 sayılı Yasanın Ek 5. maddesi kapsamında itibari hizmet niteliğinde çalışmasının bulunduğu, 3442 günlük hizmet süresinin 1/4 olan 861 günlük ( 2 yıl 4 ay 21 gün) sürenin sigortalılık süresine eklenmesi gerekmesine rağmen 506 sayılı Yasa"nın 11/12/1981 tarihli 2564 sayılı Yasa ile değiştirilen 60/G maddesi gereğince 31/10/1968 doğumlu davacının sigortalılık başlangıç tarihi 31/10/1986 tarihi olup buna göre 506 sayılı Yasanın geçici 81. maddesinin B bendi uyarınca 25 yıllık sigortalılık süresini ve 49 yaşını doldurmak ve en az 5300 gün malullük, yaşlılık ve ölüm sigortaları primi ödemiş bulunmak şartı ile yaşlılık aylığına hak kazanacağı, davacının yaşlılık aylığına hak kazanacağı tarih hesaplanırken, 506 sayılı Kanunun Ek 5. maddesine göre hesaplanan 2 yıl 4 ay 21 günlük sürenin 506 sayılı Kanunun Ek 39. maddesi gereğince 506 sayılı Kanunun 81/B maddesine göre hesaplanan 49 yaşından indirilmesi gerektiği , buna göre davacının 46 yıl 8 ay 10 günlük süreyi tamamladığında yaşlılık aylığına hak kazanacağı, davacının tahsis talep tarihinde 44 yaş 8 ay 25 günlük olduğu anlaşılmaktadır.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular gözönünde tutulmaksızın davanın reddi yerine yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
Bu nedenle, davalı Kurumun bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 26/06/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.