
Esas No: 2020/1726
Karar No: 2021/2802
Karar Tarihi: 10.09.2021
Danıştay 13. Daire 2020/1726 Esas 2021/2802 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
ONÜÇÜNCÜ DAİRE
Esas No:2020/1726
Karar No:2021/2802
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …
KARŞI TARAF (DAVALI) : …
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN_KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesi'nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu II. Tahsilat Dairesi Başkanlığınca tesis edilen … tarih ve … sayılı işlem ile bu işlemin dayanağını oluşturan … tarih ve … sayılı sıra cetveli başlıklı, davacıya ait taşınmazın tapuda üçüncü kişiye devredilerek üçüncü kişi adına tescil edilmesine ilişkin işlemin iptali istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … İdare Mahkemesi'nce verilen kararda; davacının belirli tarihlerde kanuni temsilcisi olarak görev yaptığı şirketlerce Fona devredilen … Bankası T.A.Ş.'den çekilen kredilerin geri ödenmediği, meblağın büyüklüğü ve söz konusu şirketlerin mevcut yapısı göz önüne alındığında şirketlerin malvarlığı ile söz konusu borcun tahsil edilme olanağının bulunmadığı, bu doğrultuda alacağın tahsili için kanuni temsilcilere gidilmesinin hukuka uygun olduğu, Fona devredilen … Bankası T.A.Ş'den kullandığı krediler nedeniyle kamu kaynaklarını edinen yukarıdaki şirketlerde kanuni temsilcilik görevlerinde bulunduğundan davacının mükerrer 35'inci maddeye istinaden 20/02/2013 tarihi itibariyle 642.145.327-TL Fon'a borçlu bulunduğu ve fon alacağının muaccel olduğu, davacının 6183 sayılı Kanun hükümlerine göre takip edilen amme borçlusu olduğu bu borçların tahsili kapsamında davacının iptalini istediği işlemlerin gerçekleştirildiği anlaşıldığından, tesis edilen dava konusu işlemlerde hukuka aykırılık bulunmadığı sonucuna varılmıştır.
Belirtilen gerekçelerle dava konusu işlem hukuka uygun bulunarak davanın reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesi'nce; istinaf başvurusuna konu İdare Mahkemesi kararının usul ve hukuka uygun olduğu ve davalı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdarî Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'İN DÜŞÜNCESİ : Davadan feragat hakkında karar verilebilmesini teminen 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 310. maddesinin 7251 sayılı Kanun'la eklenen üçüncü fıkrası uyarınca dosyanın Bölge İdare Mahkemesine gönderilmesi gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Onüçüncü Dairesi'nce, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
İNCELEME VE GEREKÇE:
USUL YÖNÜNDEN:
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 31. maddesiyle atıfta bulunulan 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun (HMK), feragatin hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabileceğini kurala bağlayan 310. maddesine, 28/07/2020 tarih ve 31199 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 7251 sayılı Kanun'un 29. maddesiyle birinci fıkradan sonra gelmek üzere iki yeni fıkra eklenmiştir. Temyiz isteminde bulunulmasından sonra davadan feragat edilmesine ilişkin üçüncü fıkrada; “(3) Feragat veya kabul, dosyanın temyiz incelemesine gönderilmesinden sonra yapılmışsa, Yargıtay temyiz incelemesi yapmaksızın dosyayı feragat veya kabul hususunda ek karar verilmek üzere hükmü veren mahkemeye gönderir.” kuralına yer verilmiştir.
Değişikliğe ilişkin gerekçede; "Maddeye eklenen üçüncü fıkrada ise, feragat veya kabulün dosyanın temyiz incelemesine gönderilmesinden sonra yapılması hâlinde Yargıtay’ın temyiz incelemesi yapmaksızın dosyayı feragat veya kabul hususunda karar verilmek üzere hükmü veren mahkemeye göndermesi gerektiği hüküm altına alınmaktadır. Düzenlemeyle, mevcut hükümden kaynaklanan ve feragat veya kabulün hükmün verilmesinden sonra gerçekleşmesi hâlinde yapılan farklı uygulamaların önüne geçilmesi amaçlanmaktadır. Ayrıca Yargıtay’ın, davaya son veren taraf işlemleri olan feragat ve kabulün kanun yolu süresi içinde yapılması hâlinde, hükmü veren mahkemenin davadan el çekmiş olması sebebiyle dava hakkında bir karar veremeyeceği, dosyanın temyiz incelemesi için Yargıtay’a gönderilmesi gerektiği şeklindeki içtihadı ile feragat veya kabulün dosya Yargıtay’da iken yapılması halinde kararın bozularak gerekli kararın verilmesi için dosyanın hükmü veren mahkemeye gönderilmesi yönündeki içtihadından kaynaklanan usul ekonomisine aykırılığın da önüne geçilmesi hedeflenmektedir." açıklaması yer almıştır.
Bu kanunî düzenleme uyarınca, dosyanın temyiz incelemesine gönderilmesinden sonra davadan feragat edilmesi hâlinde, temyiz incelemesi yapılmaksızın dosyanın feragat hususunda ek karar verilmek üzere hükmü veren mahkemeye gönderilmesi gerekmektedir.
Dosyanın incelenmesinden, … Bölge İdare Mahkemesi kararı sonrasında, 10/06/2020 tarihinde kayda giren dilekçe ile davacı tarafından temyiz isteminde bulunulduğu, dosya temyiz incelemesi için Danıştay'a gönderildikten sonra 19/08/2021 tarihinde UYAP kaydına giren dilekçeyle davacı vekili tarafından davadan feragat edildiği bildirildiğinden, anılan dilekçe uyarınca Bölge İdare Mahkemesince, davadan feragat talebi değerlendirilerek ek bir karar verilmesi gerekmektedir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
Davacının davadan feragata ilişkin dilekçesi uyarınca 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 310. maddesinin üçüncü fıkrasına göre, … Bölge İdare Mahkemesi … İdari Dava Dairesi'nce gerekli değerlendirme yapıldıktan sonra ek bir karar verilmek üzere dosyanın anılan Bölge İdare Mahkemesi'ne gönderilmesine, 10/09/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.