3. Hukuk Dairesi 2019/2001 E. , 2020/5067 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İSTANBUL BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 3. HUKUK DAİRESİ
Taraflar arasında ilk derece mahkemesinde görülen alacak davasının reddine dair verilen hüküm hakkında bölge adliye mahkemesi tarafından yapılan istinaf incelenmesi sonucunda; taraf vekillerinin istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile kararın vekalet ücreti yönünden değiştirilerek davanın reddine yönelik olarak verilen kararın süresi içinde taraf vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı, davalılarca haksız tahsil edilen kaçak katkı payı, iletim, dağıtım, sayaç okuma, perakende satış hizmeti bedellerinin dava tarihinden geriye doğru 10 yıllık toplamının fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 30.000,00 TL"sinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalılar, davanın öncelikle görev ve husumet nedeniyle usulden reddinin gerektiğini, ayrıca alınan bedellerin EPDK kararlarına uygun olduğunu ileri sürerek davanın reddini dilemişlerdir.
İlk derece mahkemesince, dava konusu taleplerin istenebilir nitelikte olmasına karşın, davanın açılmasından sonra yapılan kanun değişikliği ile istenmesinin mümkün olmadığı, davanın açıldığı tarih itibarıyla haklılık durumu ve davadan sonra yapılan ve yürürlüğe giren kanun değişikliği dikkate alınarak davacı tarafın yargılama giderlerinden sorumlu tutulmaması gerektiği gerekçesiyle davanın reddine, davacının dava açılmasına zorlandığı kanaatine varıldığından davalı yan yönünden vekalet ücretine karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, hüküm taraflarca istinaf edilmiştir.
Bölge adliye mahkemesince, davacının ret kararını karar verilmesine yer olmadığı kararı verilmesi gerektiğinden dolayı istinaf etmediği, sadece kabulü gerektiğinden bahisle istinafa getirdiği, davalıların da vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin takdir edilmemesini
istinaf nedeni olarak ileri sürdükleri, istinaf sebepleriyle sınırlı inceleme yapılacağı, davanın yasa değişikliği sebebiyle reddine karar verildiği de gözetilerek davalılar lehine yargılama giderleri ve vekalet ücretine hükmedilmesinin mümkün olmadığı, bu nedenlerle davalıların buna dair istinaf talebi yerinde olmadığı, davacının dava tarihindeki haklılık durumu sebebiyle, davacının istinaf talebinin kısmen kabulü ile, HMK 353/1-b-2 maddesi uyarınca karar ret kararı muhafaza edilerek, istinaf sebebiyle sınırlı inceleme sebebiyle karar bu yönlerden düzeltilerek yeniden esas hakkında, davacı lehine maktu vekalet ücreti takdiri ile davalılardan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm süresi içinde taraflarca temyiz edilmiştir.
Uyuşmazlık, kayıp kaçak bedellerinin tahsili amacıyla açılan alacak davasına ilişkindir.
1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, davalının tüm, davacının aşağıdaki bendin dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2- Davacı istinaf dilekçesinde, ilk derece mahkemesince davanın reddine karar verilmesinin hukuka aykırı olduğunu belirtmek sureti ile kararın kaldırılmasını, davanın kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. Bölge adliye mahkemesince, davacının istinaf dilekçesinde kararın konusuz kalma nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına çevrilmesini talep etmediği bu nedenle istinaf sebepleriyle sınırlı inceleme yapıldığı belirtilerek davanın reddine karar verilmiştir. Ne var ki, çoğun içinde az da vardır kuralı gereğince, davanın kabulü talebinin, karar verilmesine yer olmadığına dair istemini de kapsadığı gözönünde bulundurularak açılan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
Ne var ki bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davalının tüm, davacının sair temyiz itirazlarının REDDİNE, ikinci bentte açıklanan nedenlerle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 3. Hukuk Dairesi"nin 2017/2225 Esas ve 2018/1457 Karar sayılı ilamının B -1. fıkrasında yer alan "Davanın reddine" ifadesinin hükümden çıkarılarak yerine "Dava konusuz kaldığından esas hakkında karar verilmesine yer olmadığına" ifadesinin yazılması suretiyle hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekliyle HMK"nın 370/2. maddesi uyarınca ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edenlere iadesine, dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin de bölge adliye mahkemesine gönderilmesine, 30/09/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.