Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Suç : Taksirle öldürme
Hüküm : A) Sanık ... hakkında CMK"nın 223/2-c maddesi uyarınca beraat
B) Katılan sanık ... hakkında TCK"nın 22/6. ve CMK"nın 223/4-b-son maddeleri uyarınca ceza verilmesine yer olmadığına

Taksirle öldürme suçundan sanık ..."in beraatine, katılan sanık ... Durak hakkında ise ceza verilmesine yer olmadığına ilişkin hüküm, mahalli Cumhuriyet savcısı ve katılanlar vekilleri tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
A) Sanık ... hakkında verilen beraat kararına yönelik temyiz incelemesinde;
Olay günü sanık ..."ın saat 17:40 sularında idaresindeki kamyonla, meskun mahal dışındaki, bölünmüş, üç şeritli, tek yönlü, asfalt kaplama, düz, kuru, eğimsiz otoyolda, en sağ şeritte seyir halindeyken, aynı şerit üzerinde geriye doğru hareket halinde olan katılan sanık ..."nin idaresindeki otomobile sol arka kısmından çarpması neticesinde katılan sanık ..."nin aracında yolcu olarak bulunan Dilber ve Nurcan"ın ölümü, katılan sanık ... ile katılan ..."nın ise basit tıbbi müdahale ile giderilemeyecek şekilde yaralanmasıyla neticelenen olayda;
Yapılan yargılama sonunda, yüklenen suç açısından sanık ..."ın taksirinin bulunmadığı, gerekçeleri gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, katılanlar vekillerinin kusur durumuna, sanığın cezalandırılması gerektiğine ve sair nedenlere ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, beraate ilişkin hükmün isteme uygun olarak ONANMASINA,
B) Katılan sanık ... hakkında verilen ceza verilmesine yer olmadığına ilişkin karara yönelik temyiz incelemesinde;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre;
TCK"nın 22/6-1. cümlesinin uygulanabilmesi için taksirle hareket sonucu neden olunan neticenin, münhasıran sanığın kişisel ve ailevi durumu bakımından artık bir cezanın hükmedilmesi gereksiz kılacak derecede mağdur olmasına yol açması gerektiği, böyle bir netice ile birlikte başka bir neticenin de meydana gelmiş olması halinde anılan fıkra ile uygulama yapılamayacağı, bununla beraber Dairemiz yerleşik uygulamaları gereğince katılan sanık ..."nin tek yönlü yolda uzun mesafe geri geri yol alarak kazaya sebebiyet vermek şeklinde gerçekleşen eyleminin bilinçli taksir düzeyinde sorumluluğa neden olacağı, tam kusurlu ve bilinçli taksirli olarak meydana getirdiği kaza sonucu aracında yolcu olarak bulunan kardeşi Dilber ve yeğeni Nurcan"ın ölümüne neden olan sanık hakkında, TCK"nın 85/2 ve 22/3. maddeleri gereğince mahkumiyet kararı verilmesi gerektiği gözetilmeden aynı Kanunun 22/6. maddesi uyarınca ceza verilmesine yer olmadığına karar verilmesi
Kanuna aykırı olup, mahalli Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 20/01/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.