Danıştay 10. Daire 2021/1994 Esas 2021/3804 Karar Sayılı İlamı

T.C.
D A N I Ş T A Y
ONUNCU DAİRE
Esas No : 2021/1994
Karar No : 2021/3804


TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …

KARŞI TARAF (DAVALI) : … Bakanlığı / …
VEKİLİ : Hukuk Müşaviri …

İSTEMİN_ÖZETİ : … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesi'nin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.

SAVUNMANIN ÖZETİ : Temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.

DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …

DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin süre aşımı yönünden reddi gerektiği düşünülmektedir.

TÜRK MİLLETİ ADINA

Karar veren Danıştay Onuncu Dairesince, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 14. maddesi uyarınca Tetkik Hakiminin raporu ve sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra gereği görüşüldü:
Dava, davacı tarafından, tarımsal danışmanlık belgesinin iptaline ilişkin … tarih ve … sayılı işlemin iptali istemiyle açılmıştır.
…. İdare Mahkemesince davanın reddi yolunda verilen … tarih ve E:…, K:… sayılı karara karşı davacı tarafından yapılan istinaf başvurusu … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararı ile reddedilmiştir.
Davacı tarafından anılan Bölge İdare Mahkemesi kararının hukuka aykırı olduğu ileri sürülerek temyizen incelenip bozulması istenilmektedir.
2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 46. maddesinde, Danıştay dava dairelerinin nihai kararları ile bölge idare mahkemelerinin maddede sayılan davalar hakkında verdikleri kararların kararın tebliğinden itibaren otuz gün içinde Danıştayda temyiz edilebileceği; 48. maddesinin 6. fıkrasında, temyizin kanuni süre geçtikten sonra yapılması halinde kararı veren mercinin temyiz isteminin reddine karar vereceği; aynı maddenin 7. fıkrasında, temyizin kanuni süre içinde yapılmadığının anlaşıldığı hallerde 6. fıkrada sözü edilen kararın dosyanın gönderildiği ilgili daire ve kurulca kesin olarak verileceği hüküm altına alınmıştır.
7201 sayılı Tebligat Kanunu'nun "Tebliğ imkansızlığı ve Tebellüğden imtina" başlıklı 21. maddesinde, "Kendisine tebligat yapılacak kimse veya yukarıdaki maddeler mucibince tebligat yapılabilecek kimselerden hiçbiri gösterilen adreste bulunmaz veya tebellüğden imtina ederse, tebliğ memuru tebliğ olunacak evrakı, o yerin muhtar veya ihtiyar heyeti azasından birine veyahut zabıta amir veya memurlarına imza mukabilinde teslim eder ve tesellüm edenin adresini ihtiva eden ihbarnameyi gösterilen adresteki binanın kapısına yapıştırmakla beraber, adreste bulunmama halinde tebliğ olunacak şahsa keyfiyetin haber verilmesini de mümkün oldukça en yakın komşularından birine, varsa yönetici veya kapıcıya da bildirilir. İhbarnamenin kapıya yapıştırıldığı tarih, tebliğ tarihi sayılır." hükmüne yer verilmiştir.
Dosyanın incelenmesinden, temyize konu Bölge İdare Mahkemesi kararını içeren tebligatın davacının adresinin kapalı olması nedeniyle dağıtıcı tarafından adresin bağlı bulunduğu mahalle muhtarlığına 18/06/2019 tarihinde teslim edildiği ve aynı tarihte haber kağıdının davacının kapısına yapıştırılarak, davacının komşusu bakkal …'e de haber verildiği görülmekte olup, bu karara karşı haber kağıdının davacının kapısına yapıştırıldığı 18/06/2019 tarihinden itibaren otuz gün içerisinde, yani en geç 18/07/2019 tarihinde temyiz talebinde bulunulması gerekirken, 08/01/2021 tarihinde kayda giren dilekçe ile temyiz isteminde bulunulduğu anlaşıldığından, yukarıda anılan maddede belirtilen otuz günlük yasal süre geçirildikten sonra yapılan temyiz isteminin süre aşımı nedeniyle reddi gerekmektedir.
Öte yandan, davacı tarafından, usulüne uygun bir şekilde adresine veya bağlı bulunduğu mahalle muhtarlığına herhangi bir tebligat gelmediği iddia edilmiş ise de, dosyada bulunan tebliğ mazbatasının incelenmesinden, davacının adresinde bulunmaması nedeniyle söz konusu tebligatın yukarıda anılan Tebligat Kanunu'nun 21. maddesi uyarınca usulüne uygun olarak tebliğ edildiği anlaşıldığından davacının iddiasına itibar edilmemiştir.
Açıklanan nedenle, davacının temyiz isteminin süre aşımı nedeniyle reddine, adli yardım isteminin kabulüne karar verilmiş olması nedeniyle ödenmemiş olan temyiz aşamasına ait yargılama giderlerinin davacıdan tahsili için mahkemesince ilgili vergi dairesine müzekkere yazılmasına, dosyanın … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesi'ne gönderilmesine, 2577 sayılı Kanun'un 48. maddesinin 7. fıkrası uyarınca kesin olarak, 05/07/2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.