Abaküs Yazılım
12. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/13229
Karar No: 2020/752
Karar Tarihi: 21.01.2020

Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2019/13229 Esas 2020/752 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Sanık, taksirle bir kişinin yaralanmasına neden olma suçundan 2.700 TL adli para cezası ile cezalandırılmıştır. Ancak mahkemece, sanığın katılanın zararını gidermediğinden bahisle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına hükmedilmiştir. Yargıtay ise, belirlenen gün sayısının takdir edilecek miktar ile çarpılması suretiyle adli para cezasının tayini gerekirken, gün para sistemi belirlenmeden yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmediği gerekçesiyle kararı bozmuştur. Kararda geçen kanun maddeleri ise şöyledir: Türk Ceza Kanunu'nun 89/1 ve 52. maddeleri, Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 309. ve 5271. maddeleri.
12. Ceza Dairesi         2019/13229 E.  ,  2020/752 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi

    Taksirle bir kişinin yaralanmasına neden olma suçundan sanık ..."in 5237 sayılı TCK"nın 89/1, 52. maddeleri uyarınca 2.700 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına dair İstanbul Anadolu 17. Asliye Ceza Mahkemesi 09/04/2019 tarihli ve 2015/468 esas, 2019/226 kararını kapsayan dosya incelendi.
    Sanığın 24/12/2015 tarihli celsedeki beyanında, katılanın her türlü zararını gidermeye hazır olduğunu beyan etmesine rağmen, katılanın suçtan kaynaklanan somut zararının ne olduğunun tespit edilerek, sanıktan somut zararı giderip gidermeyeceği hususunun sorulması gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde sanığın katılanın zararını gidermediğinden bahisle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına karar verilmesinde,
    5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 89/1. maddesinde yer alan "(1) Taksirle başkasının vücuduna acı veren veya sağlığının ya da algılama yeteneğinin bozulmasına neden olan kişi, üç aydan bir yıla kadar hapis veya adlî para cezası ile cezalandırılır." ve anılan Kanunun 52. maddesinin 1 ve 2. fıkralarında yer alan “Adlî para cezası, beş günden az ve kanunda aksine hüküm bulunmayan hâllerde yediyüzotuz günden fazla olamamak üzere belirlenen tam gün sayısının, bir gün karşılığı olarak takdir edilen miktar ile çarpılması suretiyle hesaplanan meblağın hükümlü tarafından Devlet Hazinesine ödenmesinden ibarettir. En az yirmi ve en fazla yüz Türk lirası olan bir gün karşılığı adlî para cezasının miktarı, kişinin ekonomik ve diğer şahsi hâlleri göz önünde bulundurularak takdir edilir.” şeklindeki düzenlemeler karşısında, Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda sanık hakkında taksirle bir kişinin yaralanmasına neden olma suçundan mahkumiyet hükmü kurulurken temel ceza olarak adli para cezasının seçildiği, ancak belirlenen gün sayısının takdir edilecek miktar ile çarpılması suretiyle adli para cezasının tayini gerekirken, gün para sistemi belirlenmeden yazılı şekilde karar verilmesinde,
    Somut olayda sanık hakkında 5237 sayılı Kanunun 89/1. maddesi gereğince hükmedilen 3 ay adli para cezasının, anılan Kanunun 52. madde uyarınca bir gün karşılığı olarak belirlenen 20,00 Türk Lirası ile çarpılması neticesinde 1.800,00 Türk Lirası adlî para cezasına hükmolunması yerine, yazılı şekilde 2.700,00 Türk Lirasına hükmedilmesi suretiyle fazla ceza tayininde, isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü ifadeli 24/09/2019 gün ve 94660652-105-34-7045-2019-Kyb sayılı sayılı kanun yararına bozma talebine atfen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 03/10/2019 gün ve 2019/94375 sayılı tebliğnamesi ile ihbar ve dava evrakı daireye tevdi kılınmakla;
    Dosya incelenerek gereği düşünüldü :
    5271 sayılı CMK’nın 231. maddesindeki “hükmün açıklanmasının geri bırakılması”na ilişkin düzenlemenin sanık hakkında uygulanıp uygulanmamasına karar verilirken, aynı maddenin 6. fıkrasındaki koşullar irdelenip, dosyaya yansıyan bilgi ve kanıtlarla birlikte isabetle değerlendirilerek, denetime olanak verecek ve somut gerekçeler de gösterilmek suretiyle takdir hakkının kullanılmasının gerektiği; incelenen dosya kapsamına göre, asli kusurlu eylemi sonucu meydana gelen kazada katılanın basit tıbbi müdahale ile iyileşebilecek şekilde yaralanmasına sebebiyet veren mahkemece katılan tarafın ne kadar zararı olup olmadığı yönünde bir araştırma yapılmadığı ve somut zarar miktarı da belirlenmediği,
    Sanığın idaresindeki araçla üç şeritli, on metre ve tek yönlü yolda gündüz vakti seyir halinde iken, direksiyon hakimiyetini kaybederek, yaya kaldırımında bulunan katılana çarpması neticesinde katılanın basit tıbbi müdahale ile iyileşebilecek şekilde yaralandığı olayda, sanık hakkında katılanın zararını karşılanmadığından bahisle hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına yer olmadığına ilişkin karar verilmiş ise de, sanığın 24/12/2015 tarihli duruşma celsesinde, katılanın her türlü zararı karşılamayı beyan ettiği anlaşılmakla, katılanın olay nedeniyle uğradığı zararın tespit edilip, sanığın zararı gidermesine imkan tanınarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini yerine yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmediğinden,
    Kanun yararına bozma talebine atfen düzenlenen tebliğnamedeki bozma isteği incelenen dosya kapsamına göre yerinde görüldüğünden, İstanbul Anadolu 17. Asliye Ceza Mahkemesinin 09.04.2019 tarihli ve 2015/468 esas 2019/226 karar sayılı kararın CMK"nın 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA, müteakip işlemlerin mahallinde yapılmasına, dosyanın gereği için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 21.01.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.











    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi