4. Hukuk Dairesi 2019/1113 E. , 2019/5623 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalılar ... ve ... aleyhine 13/06/2013 gününde verilen dilekçe ile itirazın iptalinin istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 01/04/2015 günlü kararın Yargıtayca duruşmalı olarak incelenmesi davalılar, duruşmasız olarak da davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçelerinin kabulüne ve miktar itibariyle duruşma isteminin reddine karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre davacının tüm, davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.
2-Davalıların diğer temyiz itirazlarına gelince;
Dava, itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacı vekili ve davalılar tarafından temyiz edilmiştir.
Davacı vekili, davalıların, davacı vakfa bağlı Palu Sosyal Yardımlaşma Dayanışma Fonu ile 3294 sayılı Kanun uyarınca odun-kömür işletmesi için “Grup Bazlı Gelir Getirici Desteklerin Finansmanına İlişkin” sözleşme imzaladıklarını, faizsiz ve 24 ay ödemesiz 60 ay vade ile 20.000 TL proje kredisi aldıklarını, ancak yapılan araştırma ve denetimler neticesinde aslında alınan kredi ile hiçbir zaman gerçek anlamda bir işyeri açmadıkları, verilen adreste halen başka bir kişi adına var olan işletmenin faal olduğunu ve bu kişiye yarar sağlanması amacıyla kredi alınarak sözleşmeye aykırı davrandıklarının tespit edildiğini belirterek imzalanan sözleşmenin feshedildiğini, yapılan yardımın tamamının yasal faiziyle birlikte davalılardan geri alınması amacıyla; icra takibi başlatıldığını davalının itirazı üzerine icra takibinin durduğunu belirterek, davalıların itirazının iptali ile icra inkar tazminatına karar verilmesi isteminde bulunmuştur.
Davalılar, davacının dayanak yaptığı müfettiş raporlarının gerçeği yansıtmadığını, sözleşme hükümlerine aykırı hareket edilmesi durumunda borcun muaccel hale geldiği durumlarda ana borç tutarı ve varsa yasal takip giderlerinin talep edilebileceğini, faiz talep edilemeyeceğini bu nedenlerle davacının davasının reddine, icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesi gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece; davalılardan sadece sözleşmeye aykırılık nedeniyle anapara ve varsa yasal takip nedeniyle oluşan masrafların talep edilmesi gerektiği, ayrıca faiz talep edilemeyeceği kanaatine varılarak istemin kısmen kabulüne, takibin devamına, alacak miktarı likit olduğundan icra inkar tazminatı ile mahkumiyetlerine karar verilmiş, faiz talebi ise reddedilmiştir.
Dosya kapsamından; davacı vakıf tarafından davalılara 23/06/2011 tarihli ihtarnameler gönderilerek sözleşmenin feshedildiği ve ödenen paraların faiziyle birlikte tahsilinin istendiği, dosya içerisine davalı ... adına ve diğer davalı ... adına düzenlenen banka dekontlarının sunulduğu, davalı ... adına; 03/10/2011 tarihli (14:49) - 1.670,00 TL, 03/10/2011 tarihli (14:50) - 1.666,00 TL, 29/03/2012 tarihli (13:40) - 1.666,00 TL, davalı ... adına 03/10/2011 tarihli (14:48:02) - 1.670,00 TL, 03/10/2011 tarihli (14:48:48) - 1.666,00 TL ve 29/03/2012 tarihli (13:39) - 1.666,00 TL olmak üzere 6 adet dekont sunulduğu ve davalılar tarafından toplam yapılan ödemenin 10.004,00 TL olduğu anlaşılmaktadır.
Hükme esas alınan bilirkişi raporunda ise, yukarıda tarih ve saatleri belirtilen dekontlardan her iki davalı tarafından ödeme yapıldığı ve toplam yapılan ödeme tutarının 10.004,00 TL olduğu anlaşılmasına rağmen 5.002,00 TL ödeme yapıldığı kabul edilerek ve bu miktar mahsup edilerek davaya konu asıl alacak tutarı belirlenmiştir. Şu durumda; davalılar tarafından yapılan ödemeler toplamının 10.004,00TL olduğu gözetilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik miktar üzerinden mahsup yapılarak fazla bedele hükmedilmesi doğru değildir. Bu nedenle kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda (2) sayılı bentte gösterilen nedenle davalılar yararına BOZULMASINA, davacının tüm, davalıların diğer temyiz itirazlarının (1) sayılı bentte gösterilen nedenle reddine ve davalılardan peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 27/11/2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.