16. Hukuk Dairesi 2017/744 E. , 2020/2300 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : UYGULAMA KADASTROSU
KANUN YOLU: TEMYİZ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Uygulama kadastrosu sırasında, ... Mahallesi çalışma alanında ve tapuda ... adına kayıtı bulunan eski 20 ada 22 parsel sayılı 5.133,00 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, 4.302,46 metrekare yüzölçümlü olarak; ... adına kayıtlı bulunan eski 20 ada 23 parsel sayılı 5.133,00 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, 5.168,16 metrekare yüzölçümlü olarak; ... ve Mehmet Yılmaz adına kayıtlı bulunan eski 20 ada 24 parsel sayılı 9.069,50 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, 7.084,15 metrekare yüzölçümlü olarak; ... adına kayıtlı bulunan eski 20 ada 25 parsel sayılı 9.066,00 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, 9.741,77 metrekare yüzölçümlü olarak tespit edilmiştir. Davacılar ... ve müşterekleri, uygulama kadastrosu sırasında paydaşı oldukları 20 ada 24 parsel sayılı taşınmazın yüzölçümünün azaldığını, eksikliğin komşu aynı ada 22, 23 ve 25 parsel sayılı taşınmazlarda kaldığını ileri sürerek dava açmışlardır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kısmen kabulüne, dava konusu 20 ada 23 ve 24 parsel sayılı taşınmazların uygulama tespitlerinin iptaline, teknik bilirkişinin 25.04.2016 tarihli raporuna ekli krokide yeşil renge boyalı olan ve (A) harfi ile gösterilen 458,09 metrekarelik bölümün, 20 ada 23 parselin alanından çıkarılarak, 20 ada 24 parselin alanına eklenmesine, böylece 20 ada 24 parselin 7.542,24 metrekare, 20 ada 23 parselin ise 4.710,07 metrekare yüzölçümüyle tapuya tescillerine, 20 ada 22 ve 25 parsel sayılı taşınmazlara yönelik davanın reddine, taşınmazların uygulama tespiti gibi tescillerine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava; 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 22/a maddesi uyarınca yapılan uygulama kadastrosuna karşı, davacıların paydaşı olduğu 20 ada 24 parsel sayılı taşınmazın yüzölçümünün azaldığı iddiası ile açılmış olup, kayıt maliklerinin tamamının hukukunu ilgilendiren nitelikte bir davadır. Davacıların yüzölçümünde eksilme olduğunu iddia ettikleri 20 ada 24 parsel sayılı taşınmazın, müşterek mülkiyete konu olduğu, taşınmazda davacılar ... ve müşterekleri dışında, başkaca paydaşların da bulunduğu anlaşılmaktadır. Bu haliyle dava sonucunda verilecek hüküm tüm paydaşların hukukunu etkileyeceğinden davaya diğer paydaşların da katılması zorunlu olup, mevcut hali ile aktif dava ehliyetinin tamamlandığından söz edilemez. Aktif dava ehliyeti dava şartlarından olup, bu koşul yerine getirilmeden davanın esasına girilerek hüküm kurulması hukuken mümkün değildir. Öte yandan, Mahkemece hükme esas alınan teknik bilirkişi raporunda, dava konusu 20 ada 24 parsel sayılı taşınmaz ile aynı ada 22 ve 23 parsel sayılı taşınmaz arasında, uygulama kadastrosu ile oluşan sınırın hatalı olarak tespit edildiği, hatanın giderilmesi için 20 ada 23 parsel sayılı taşınmazın (A) harfi ile gösterilen bölümü ile 20 ada 22 parselin (B) harfi ile gösterilen bölümünün taşınmazlardan ifrazı ile 20 ada 24 parsel sayılı taşınmaza eklemesi gerektiği belirtilmiş, Mahkemece (A) harfi ile gösterilen bölüm yönünden davanın kabulüne karar verildiği halde, 22 parsel maliklerinin tespite itirazı bulunmadığı gerekçesi ile (B) harfi ile gösterilen bölüm yönünden davanın reddine karar verilmesi de isabetsizdir.
Hal böyle olunca; Mahkemece öncelikle davacı tarafa, diğer paydaşların da davaya katılımlarını sağlamaları için süre ve imkan tanınmalı, verilen süre içerisinde aktif dava ehliyetindeki eksikliğin giderilmesi halinde yargılamaya devamla sonucuna göre karar verilmelidir. Açıklanan nedenlerle temyiz itirazları yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair yönlerin bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edenlere iadesine, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 29.06.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.