Abaküs Yazılım
14. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/8520
Karar No: 2019/2214
Karar Tarihi: 12.03.2019

Yargıtay 14. Hukuk Dairesi 2016/8520 Esas 2019/2214 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Dava, intifa hakkına dayalı elatmanın önlenmesi ve yıkım talebine ilişkindir. Davacı, taşınmazda yaşadığını ancak davalıların girişini engellemek amacıyla demir kapı yaptırıp merdiveni yıktıklarını ve duvar ördüklerini iddia etmiştir. Mahkeme, davanın kabulü ile elatmanın önlenmesi ve duvar-kapının yıkımına karar vermiştir. Ancak Yargıtay'a yapılan temyizde, kararın noksan soruşturma ve incelemeye dayandığı gerekçesiyle bozulması gerektiği belirtilmiştir.
TMK m. 779 ve devamı maddelerinde irtifak türleri belirtilmiştir. İntifa hakkı, mülkiyetten farklı olarak kaldırılabilir bir yararlanma hakkıdır. İntifa hakkının tescili gerekmektedir. İntifa hakkı sahibi, intifanın konusu bulunan mal veya hakkın sağlayabileceği bütün menfaatlerden yararlanmak ve kullanmak yetkisine sahiptir. İntifa hakkı, üzerine yüklendiği mülkiyet hakkını içi boşalmış bir hak durumuna sokar.
14. Hukuk Dairesi         2016/8520 E.  ,  2019/2214 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi


    Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 04.02.2013 gününde verilen dilekçe ile intifa hakkına dayalı elatmanın önlenmesi ve yıkım talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 27.01.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalılar vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Dava, intifa hakkına dayalı elatmanın önlenmesi ve yıkım istemine ilişkindir.
    Davacı vekili, müvekkilinin 138 ada 3 parsel sayılı taşınmazda bulunan evde yaşadığını, bu parselin müvekkili tarafından 02.08.1993 tarihinde intifa hakkı kendisinde bırakılarak çıplak mülkiyetinin davalı kızı ..."e satıldığını, ne var ki davalıların dava konusu taşınmazda davacının kullanımında bulunan eve davacının girişini engellemek amacıyla taşınmaza demir kapı yaptırdıklarını, davacının evine çıkan merdiveni yıktıklarını, ayrıca geçişi engellemek amacıyla taşınmaza duvar yaptıklarını ileri sürerek davalılar tarafından davacının intifa hakkına yönelik elatmanın önlenmesini, demir kapı ve duvarın yıkımına karar verilmisini istemiştir.
    Davalılar vekili, davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, davanın kabulü ile dava konusu 138 ada 3 parsel sayılı taşınmaza davalı tarafça sürgülü demir kapı çekmek ve duvar örmek suretiyle yapılan elatmanın önlenmesi ile duvar ve kapının yıkımına karar verilmiştir.
    Hükmü, davalılar vekili temyiz etmiştir.
    TMK"nin 779. ve devamı maddelerinde irtifak türleri; taşınmaz lehine irtifak hakkı, intifa hakkı, oturma hakkı, üst hakkı, kaynak hakkı ve diğer irtifaklar olarak belirlenmiş mülkiyetten farklı olarak irtifaklar için kanun genel hüküm koymamıştır. Buna karşılık, eşyaya bağlı irtifaklara ilişkin hükümlerin (TMK m. 779-793), diğer kişisel irtifaklarda da uygulanacağı TMK"nin 838/son maddesinde belirtilmiştir.
    İntifa hakkı, menkul ve gayrimenkuller ile haklar ve bir mamelek üzerine tesis olunabilir. Aksine düzenleme bulunmadıkça sahibine, üzerine tesis olunduğu şeyden tamamıyla istifade etme hakkını bahşeyler.
    Daha açık bir ifadeyle Türk Medeni Kanununa göre intifa hakkı, sahibine bu hakkının konusu üzerinde istimal (kullanma) ve istifade (yararlanma) yetkileri veren, başkasına temlik edilemeyen ve hakiki veya tüzel kişiye ait olabilen bir ayni haktır. İntifa hakkı sahibi, intifanın konusu bulunan mal veya hakkın sağlayabileceği bütün menfaatlerden (gelir ve semeresinden) yararlanmak ve kullanmak yetkisine sahiptir.
    Dolayısıyla, intifa hakkı buna kaynak olan hukuk ilişkisinin düzenlenmesi sırasında taraflarca aykırı bir şart kararlaştırılmış olmadıkça, hakkın konusu olan şeyden tam ve sınırsız bir faydalanma hakkı sağlar.
    İntifa hakkının kurulması ile mülkiyet hakkına konu olan mal üzerinde çıplak mülkiyet sahibinin yararlanma ve kullanma yetkisini kaldırır. İntifa hakkı, üzerine yüklendiği mülkiyet hakkını içi boşalmış bir hak durumuna sokar. İntifa hakkı varken bir mülkiyet hakkının sahibine verdiği mutat kullanma yetkilerinden mülkiyet hakkı sahibi mahrum kalmış olur. Kuru mülkiyet hakkı sahibinin sadece bu mülkiyet hakkını başkasına devretme yetkisi vardır.
    “Ayni haklar, kütüğe tescil ile doğar, sıralarını ve tarihlerini tescile göre alır” (TMK m.1022/1). “Kurulması kanunen tescile tabi ayni haklar, tescil edilmedikçe varlık kazanamaz” (TMK m. 1021/1). Değinilen yasa hükümlerinde öngörüldüğü üzere, hukukumuzda ayni hakkın doğumu veya ortadan kaldırılması tescil işleminin yapılmış olmasına bağlıdır. Başka bir deyişle bir hak tescil edilmedikçe ayni hak niteliğini kazanamaz.
    İntifa hakkı süresi gerçek kişiler için intifa hakkı sahibinin ömrüyle sınırlanmışken tüzel kişilerde TMK’nın 797. maddesi gereğince 100 seneyi aşamaz.
    TMK’nin 795. maddesinin birinci cümlesinde; menkullerin, gayrimenkullerin ve hakların intifa hakkına konu olabileceği belirtilmiştir. İntifa hakkı bir ayni hak olarak sahibine mal üzerinde fiili hakimiyet sağlar. Bu hakkın sağladığı zilyetlik sayesinde intifa hakkı sahibi malı kullanabilir. Böylece zilyede tanınmış bulunan dava haklarını intifa hakkı sahibinin kullanmaya hakkı bulunduğu gibi mülkiyet hakkı sahibine tanınmış bulunan dava haklarından da intifa hakkı sahibi yararlanır.
    Bu genel açıklamalardan sonra somut olaya gelince;
    Mahkemece, dava konusu taşınmazda bulunan duvarın yıkımına karar verilmiş ise de yıkımına karar verilen duvarın, dosya içerisindeki 29.04.2014 tarihli inşaat bilirkişi raporunda, dava konusu 138 ada 3 parsel sayılı taşınmaz ile bu parsele komşu 2 parsel sayılı taşınmaz arasındaki duvar olduğunun anlaşıldığı, ne var ki bu duvarın davacının evine giriş çıkışı engelleyip engellemediği, başka bir ifade ile davacının intifa hakkı sahibi olduğu taşınmazı kullanmasına engel olup olmadığı, engel oluyor ise ne şekilde engel olduğu hususunun açıklığa kavuşturulması ve ondan sonra dava konusu duvar ile ilgili talep açısından bir karar verilmesi gerekirken noksan soruşturma ve inceleme ile yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, kararın bu sebeple bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 12.03.2019 tarihinde oybirliği ile karar verildi









    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi