
Esas No: 2020/5548
Karar No: 2021/2343
Karar Tarihi: 28.06.2021
Danıştay 5. Daire 2020/5548 Esas 2021/2343 Karar Sayılı İlamı
T.C.
D A N I Ş T A Y
BEŞİNCİ DAİRE
Esas No : 2020/5548
Karar No : 2021/2343
TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
KARŞI TARAF (DAVALILAR) : 1- … / …
2- … Bakanlığı / …
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi ... İdare Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ :
Dava konusu istem: Gençlik ve Spor Bakanlığı bünyesinde … olarak görev yapan davacı tarafından, 672 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile kamu görevinden çıkarılması nedeniyle uğramış olduğu zarara karşılık 3.419.184,00-TL maddi, 4.000.000,00-TL manevi tazminatın yasal faiziyle birlikte ödenmesine karar verilmesi istenilmiştir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ... İdare Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararında; idare hukukunda, idarenin hukuki sorumluğunun kabul edilebilmesi için, idarenin yürütmekle yükümlü olduğu hizmetin kusurlu şekilde işletilmiş olması gerektiği, hizmet kusurunun ise, idari bir işlem veya eylemden kaynaklanabileceği, idari işlemlerden dolayı hakkı zedelenenler tarafından tazminat davası açılabilmesi için, idari işlemin kesin ve yürütülebilir nitelikte olması gerektiği, bu niteliği taşımayan işlemlerin tazminat davasına konu olamayacağı, davacının kamu görevinden doğrudan Kanun Hükmünde Kararname ile çıkarıldığı, bu durumda davacının hukuki durumunu etkileyen idari davaya konu olabilecek bir işlemin varlığından söz edilmesine olanak bulunmadığı bu sebeple davacının tazminat isteminin incelenmesine imkan olmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın incelenmeksizin reddine karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: Davacının istinaf başvurusunda bulunması üzerine … Bölge İdare Mahkemesi ... İdare Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; istinaf başvurusuna konu İdare Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve davacı tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını gerektirecek nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından, hakkında somut hiçbir bilgi, belge, delil ortaya koyulmadan ve herhangi bir hukuki gerekçe gösterilmeden kamu görevinden çıkarılmasına karar verildiği, kesinleşmiş bir yargı kararı olmaksızın Resmi Gazete'de ilan edilen 672 sayılı KHK eki listede adının yer alması sebebiyle adil yargılanma hakkının ihlal edildiği, temel hak ve özgürlüklere müdahalede bulunulduğu, bu süreçte idarenin ağır hizmet kusuru bulunduğundan uğradığı zararın tazmin edilmesi gerektiği ileri sürülerek Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması ve 672 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile 7080 sayılı Kanun'un iptali amacıyla Anayasa Mahkemesine başvurulması gerektiği ileri sürülmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMALARI :
Davalı … tarafından, temyiz dilekçesinde ileri sürülen nedenlerin hukuki dayanaktan yoksun olduğu belirtilerek, temyiz isteminin reddi gerektiği savunulmaktadır.
Davalı … Bakanlığı tarafından, tam yargı davası açılabilmesi için ortada bir idari işlem ya da eylemin bulunması gerektiği, davacının tazminat isteminin ise Kanun Hükmünde Kararnameye dayandığı belirtilerek haksız ve hukuki dayanaktan yoksun temyiz istemin reddi gerektiği savunulmaktadır.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'IN DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan … Bölge İdare Mahkemesi ... İdare Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Beşinci Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra davacının Anayasaya aykırılık itirazı yerinde görülmeyerek ve "adli yardım" talebinin kabulü yönünde ilk derece mahkemesince karar verildiği görüldüğünden, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 335. maddesinin üçüncü fıkrasında, adli yardımın, hükmün kesinleşmesine kadar devam edeceğinin belirtilmesi karşısında, bu konuda yeniden bir karar verilmeksizin işin gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bölge İdare Mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen incelenerek bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1. Davacının temyiz isteminin reddine,
2. Davanın yukarıda özetlenen gerekçeyle incelenmeksizin reddine ilişkin İdare Mahkemesi kararına yönelik olarak yapılan istinaf başvurusunun reddi yolundaki temyize konu … Bölge İdare Mahkemesi ... İdare Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının ONANMASINA,
3. Davacının adli yardım istemi kabul edildiğinden, temyiz aşamasında tahsil edilmeyen …-TL temyiz başvuru harcı ile …-TL temyiz karar harcının ve kullanılacak posta giderinin 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 339. maddesinin 1. fıkrası uyarınca davacıdan tahsili için Mahkemesince ilgili merciine müzekkere yazılmasına,
4. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, bu onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de … Bölge İdare Mahkemesi ... İdare Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın ... İdare Mahkemesine gönderilmesine, 28/06/2021 tarihinde oybirliğiyle, kesin olarak karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.