22. Hukuk Dairesi 2015/33572 E. , 2015/35935 K.
"İçtihat Metni"
Y A R G I T A Y İ L A M I
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA : Davacı, kıdem tazminatı, fazla çalışma ücreti, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili davacının, davalıya ait işyerinde 04.08.2008-03.11.2011 tarihleri arasında çalıştığını, aylık ücretinin en son net asgari geçim indirimi dahil 807,00 TL olduğunu, ücretinin Sosyal Güvenlik Kurumuna asgari ücretten bildirildiğini, fazla çalışma yaptığı, ulusal bayram ve genel tatillerde çalıştığı halde ücretlerinin ödenmediğini, iş sözleşmesini bu sebeplerle haklı olarak feshettiğini ileri sürerek, kıdem tazminatı, fazla çalışma ücreti, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının faizleriyle birlikte davalıdan tahsilini istemiştir.
Davalı vekili, iş sözleşmesinin devamsızlık sebebiyle işverence haklı olarak feshedildiğini, davacının tazminatlara hak kazanmadığını, fazla mesai yapılmadığını, yapılan hallerde ücretinin ödendiğini, ulusal bayram genel tatil günlerinde çalışmadığını, çalışması halinde ücretlerinin ödendiğini belirterek davanın reddini talep etmiştir.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak,bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Kararı kanuni süresi içinde davalı temyiz etmiştir.
Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
Dosya içeriğinden, ilk kararın Dairemizce özetle, “...Somut olayda, dosyaya sunulan imzasız ücret bordrolarının bir kısmında ulusal bayram genel tatil ücreti tahakkuku yapıldığı görülmektedir. Buna göre, imzalı ücret bordrolarının bulunduğu süreler dışlanarak, imzasız ücret bordrolarında tahakkuk bulunan süreler için, banka kayıtları ile bordrolar karşılaştırılarak, bordrolarda tahakkuku yapılan ulusal bayram genel tatil ücretinin ödenip ödenmediği araştırılarak, ödenmiş ise bu aylar dışlanarak ulusal bayram genel tatil ücretlerinin belirlenmesi gerekirken eksik inceleme ile karar verilmesi hatalıdır. Ayrıca, davacı dava dilekçesinde günlük 12:00-22:00 saatleri arasında çalıştığını beyan etmesine rağmen, davacının 22:30"a kadar çalıştığı kabul edilerek talebin aşılması doğru değildir. Ara dinlenme süresi yönünden davalı adına oluşan usuli kazanılmış hak dikkate alınarak, talep aşılmadan hesaplama yapılması gerekir. Öte yandan, dosyaya devam kontrol çizelgeleri sunulmuştur. Davacının bu çizelgeler ile ilgili beyanı alınarak, inkar edilmemesi halinde, çizelge sunulan sürelere ilişkin fazla çalışma ile ulusal bayram genel tatil ücreti hesabının buna göre yapılması gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirir.” gerekçesiyle bozulduğu, mahkemece bozma ilamına uyulduğu anlaşılmıştır.
Mahkemece, bozma ilamına uyularak, bilirkişi raporuna göre davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ise de, bozmadan sonra alınan bilirkişi raporunda bozma ilamına uyularak, devam kontrol çizelgelerinin dikkate alındığı ve fazla çalışma tahakkuku bulunan ayların dışlandığı belirtilmesine rağmen, fazla çalışma ücreti yönünden, bozma öncesi alınan raporda yüzbir hafta için fazla çalışma ücreti hesabı yapılırken, bozma sonrası yüziki hafta için hesap yapılmıştır. İlk karar, davalı temyizi üzerine bozulduğundan, davalı yönünden oluşan usuli kazanılmış hak ihlal edilmiştir. Bu durumda, bozma öncesi alınan bilirkişi raporunda hesaplamaya esas alınan hafta sayıları ile bozma sonrası alınan bilirkişi raporundaki hafta sayıları karşılaştırılarak, fazla çalışma yapılan haftaların tesbitinde bozma ilamına uygun tesbit yapılıp yapılmadığı belirlenerek, ilk kararın davalı temyizi üzerine bozulması ve davacının ilk kararı temyiz etmemesi sebebiyle davalı yararına oluşan usuli kazanılmış hak durumuda dikkate alınarak, sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 24.12.2015 gününde oybirliği ile karar verildi.