1. Hukuk Dairesi 2017/1668 E. , 2020/3013 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ: TAPU İPTALİ VE TESCİL
Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil-tenkis davası sonunda, yerel mahkemece davanın açılmamış sayılmasına ilişkin olarak verilen karar davacılar vekili tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ...’ın raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;
KARAR
Dava, muris muvazaası hukuksal nedenine dayalı tapu iptal ve tescil-tenkis isteğine ilişkindir.
Davacılar, mirasbırakanları ..."in maliki olduğu 260 ada 15, 27 ada 11, 2 ada 9 ve 408 ada 10 parsel sayılı taşınmazlarını satış göstermek suretiyle davalı ..."e devrettiğini, 363 ada 10 ve 395 ada 2 parsel sayılı taşınmazların tamamının 14/06/2001 yılında kurulmuş olan ... Gıda Turz.Tekstil Kuyumculuk Pazarlama San. Ve Tic.Ltd.Şti. adına satın alındığını, sonrasında 1320/1720 payının muris adına, 200/1720 payının davalılardan ..., 200/1720 payın ise diğer davalı ... adına kayıt edildiğini, 12/02/2002 tarihinde mirasbırakanın payının tamamının davalılar ... ve ... adına kayıt edildiğini, 14.10.1994 tarihinde dava dışı Ömer Gürbüz’den, bedelleri muris tarafından ödenerek satın alınan 211 ada 59 parsel sayılı taşınmazın 1435/2400 payının davalı ... adına, 965/2400 payının davalı ... adına tescil edildiğini, yine bedeli muris tarafından ödenen 148 ada 26 parsel sayılı taşınmazın 14/02/2006 tarihinde, 148 ada 23 parsel sayılı taşınmazın ise 26/09/2008 tarihinde davalılardan ... ... adına tapuda kaydının yapıldığını, yine murise ait 409 ada, 59, 44, 42 parseller ile 62 ada 14 ve 21 ada 4 parsel taşınmazların çeşitli tarihlerde dava dışı kişilere satıldığını ancak satış bedellerinin muris ..."e değil, davalılara ödendiğini, bedeli muris tarafından ödenerek satın alınan 146 ada 6 ve 4 parsel sayılı taşınmazların davalı ... adına tescil edildiğini, davalı ... adına parası muris tarafından ödenmek suretiyle ...’de Diyaliz Merkezinde hisse satın alındığını, yine ... ili ... ilçesi ve ... ilinde diyaliz merkezi, ... ili ... ilçesinde ise Rehabilitasyon Merkezi kurulduğunu yapılan
işlemlerin mirastan mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu, ayrıca saklı paylarının ihlal edildiğini ileri sürerek dava konusu 27 ada 11 - 2 ada 9 - 260 ada 15 ve 408 ada 10 parsel sayılı taşınmazlar ile davalılardan ... ve ... ..."in sahibi olduğu ... Gıda Turizm Tekstil Kuyumculuk Pazarlama San. Ve Tic.Ltd.Şti. adına kayıtlı 395 ada 2 ve 363 ada 10 parsel sayılı taşınmazlardaki 1320/1720 payın iptali ile payları oranında davacılar ve davalılar adına tesciline, davalılar ... ve ... ..."in sahibi olduğu ... Gıda Turizm Tekstil Kuyumculuk Pazarlama San. Ve Tic. Ltd.Şti. adına kayıtlı 395 ada 2 ve 363 ada 10 parsel sayılı taşınmazların 400/1720 payının, 211 ada 59 parsel sayılı taşınmazda davalı ... adına kayıtlı 1435/2400, davalı ... adına kayıtlı 965/2400 hisselerinin, davalı ... adına kayıtlı 148 ada 26 ve 23 parsel sayılı taşınmazların, davalı ... adına kayıtlı 146 ada 6 parsel ve üzerinde tüm bedeli muris tarafından ödenerek yapılmış 35 adet kat irtifak tapusunun, yine davalı ... adına kayıtlı 146 ada 4 parsel sayılı taşınmaz ile muris adına kayıtlı iken satılarak bedeli davalılara ödenen, yani davalılara bağışlanan 4 parça taşınmazın saklı payları oranında tenkisine, dava gününden başlayarak kesin olarak saptanan değere göre saklı payı aşan ve tenkisi gereken tutara yasal temerrüt faizinin dava gününden başlayarak davalılardan alınmasına, ...de bulunan ... Gıda Turizm Tekstil Kuyumculuk Pazarlama San. Ve Tic.Ltd.Şti. adına kayıtlı ticari emtianın tespiti ile 1320/1720 hissesinin muvazaa sebebiyle değerinin fazlaya ilişkin haklarının saklı kalması kaydıyla şimdilik 1.000 TL sinin davacılar ve davalıların payları oranında, 400/1720 payı üzerinden ise tenkise tabi tutulmasına, ..., ..., ... ve ...daki diyaliz merkezleri ile ...deki kuyumcu dükkanındaki altınların ve sair ticari emtianın tespiti ile yediemin sıfatıyla mirasçılara teslimi ve tenkise tabi tutularak dava gününden başlayarak kesin olarak saptanan değere göre saklı payı aşan ve tenkisi gereken tutara yasal temerrüt faizinin dava gününden başlayarak davalılardan alınmasına, davalılar adına kayıtlı olan taşınmazların yasal hak olan ve tenkis olunan payın adlarına tesciline davalılar adına olan tapu kaydının iptaline karar verilmesini istemişlerdir.
Davalılardan ... ve ... ..., adlarına kayıtlı taşınmazları kendi birikimleriyle satın aldıklarını, muristen devir olmadığını, mirasbırakan adona kayıtlı 3 parça daha taşınmaz bulunduğunu, davalılar ..., latife ve ..., davacıların iddialarının yersiz olduğunu, tenkis davası için sürenin geçtiğini belirterek davanın reddini savunmuşlardır. Mahkemece, davanın tapu iptali ve tescil davası olduğu, verilen kesin süre içerisinde davacılar vekilinin eksik harcı yatırmadığı, 27/10/2015 tarihli duruşmada dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verildiği, üç aylık yasal süre içinde taraflarca yenilenmesinin talep edilmediği gerekçesi ile HMK"nın 150/5 maddesi gereğince davanın açılmamış sayılmasına karar verilmiştir.
Dosya içeriğinden ve toplanan delillerden ; 1935 doğumlu mirasbırakan ...’in 02.10.2013 tarihinde öldüğü, geriye mirasçı olarak davacı kızları ..., ...,...,... ile davalı oğulları ...,...,..., ... ve davalı eşi ... ile davalı kızı ...’in kaldıkları, murisin adına kayıtlı 408 ada 10 ve 260 ada 15 parsel sayılı taşınmazlarını 30.06.2008 tarihli, 27 ada 11 parsel sayılı taşınmazını 17.11.1988 tarihli ve 2 ada 9 parsel sayılı taşınmazını 23.9.2004 tarihli satış işlemi ile davalı oğlu ...’ye temlik ettiği, dava konusu 363 ada 10 parsel sayılı taşınmaz dava dışı ... adına kayıtlı iken 22.9.2003 tarihli, 395 ada 2 parsel sayılı taşınmaz dava dışı ... adına kayıtlı iken 09.10.2002 tarihli satış işlemi ile ... Gıda Turizm Ltd. Şti adına adına kayıtlı hale geldiği, dava konusu 211 ada 59 parsel sayılı taşınmazın davalılar ... ve ... adlarına paylı olarak , 148 ada 23 ve 26 parsellerin davalı ... adına kayıtlı olduğu , muris adına kayıtlı 62 ada 14- 21 ada 4 ve 409 ada 42-44-59 parsel sayılı taşınmazların çeşitli tarihlerde dava dışı şahıslara satıldığı, davacıların, murislerinin adına kayıtlı taşınmazları davalılara devrederek ve üçüncü kişilere sattığı taşınmazların bedellerini davalılara aktararak, davalılar lehine yaptığı kazandırmaların mal kaçırma amaçlı ve muvazaalı olduğunu ileri sürerek tapu iptali ve tescil ile tenkis istemli olarak eldeki davayı açtıkları, yargılama aşamasında 13.03.2014 tarihli celsede 2 nolu ara karar ile “ Alınması gereken 142.734,78 TL harçtan peşin yatan 222,75 harcın mahsubu ile 142.512,03 TL harcı yatırmak için davacı vekiline gelecek celseye kadar süre verilmesine. bu süre içerisinde harcın ikmal edilmemesi halinde harçlar kanunun 30. maddesi gereğince dosyanın işlemden kaldırılacağının ihtarına. (ihtarat yapıldı)” şeklinde karar verildiği, duruşmanın 05.06.2014 tarihine ertelendiği, 5.6.2014 tarihli dilekçesinde ve aynı tarihli duruşmadaki beyanında davacılar vekilinin adli yardım talebinde bulunduğu, aynı celse davacıların sosyal ve ekonomik durumlarının araştırılması için kolluğa müzekkere yazılmasına karar verildiği, davacıların sosyal ve ekonomik durumlarına ilişkin kolluk araştırma tutanaklarının dosyaya celp edildiği, 29.09.2015 tarihli celsede ; davacı vekilinin adli müzaheret talebinin reddine karar verilerek peşin harcı yatırması için 2 haftalık kesin süre verildiği, 27.10.2015 tarihli duruşmada davacı vekilinin ; “ harcı yatıramadık, adli müzaheret talebimizi yineliyoruz” şeklinde beyanda bulunduğu, aynı celse HMK 150.maddesi gereğince dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verildiği, 28.01.2016 tarihinde ise davanın açılmamış sayılmasına şeklinde hüküm kurulduğu anlaşılmaktadır.Hemen belirtilmelidir ki Anayasamızda hak arama özgürlüğünün kullanılabilmesi ve adil yargılama hakkının unsurlarından olan, taraflar arasında silahların eşitliği ilkesinin hayata geçirilebilmesi için gerekli yargılama giderlerini ödemede sıkıntıya düşecek veya ödeyemeyecek durumda bulunan kişilere, her türlü mali ve hukuki korunma taleplerinde kolaylık sağlanması, sosyal hukuk devletinin ilkelerinden olup, bu gereğin yerine getirilebilmesi de adli yardım ile mümkündür. Bu nedenle adli yardım müessesesi 1086 sayılı HUMK"un 465 ila 472 maddeleri ile 6100 sayılı HMK"nin 334 ila 340. maddeleri arasında düzenlenmiştir.Bilindiği üzere HMK 334/1.maddesinde ; “ Kendisinin ve ailesinin geçimini önemli ölçüde zor duruma düşürmeksizin, gereken yargılama ve takip giderlerini kısmen veya tamamen ödeme gücünden yoksun olan kimseler, iddia ve savunmalarında, geçici hukuki korunma taleplerinde ve icra takibinde, taleplerinin açıkça dayanaktan yoksun olmaması kaydıyla adli yardımdan yararlanabilirler” düzenlemesine yer verilmiştir.Somut olaya gelince, davacıların sosyal ve ekonomik durumları ile muhtıra ile sorumlu tutuldukları peşin harç miktarı karşılaştırıldığında geçimlerini önemli ölçüde zor duruma düşüreceği açık bulunmakla adli yardım talebinin kabulüne karar verilerek işin esasının incelenmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru değildir. Davacıların yerinde bulunan temyiz itirazının kabulü ile, hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz eden davacılara geri verilmesine, 24.06.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.