Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/22500
Karar No: 2015/22322
Karar Tarihi: 15.12.2015

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2015/22500 Esas 2015/22322 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2015/22500 E.  ,  2015/22322 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :İş Mahkemesi

    Dava, hak sahibi konumunda yer alan davacıya bağlanan ölüm aylığının 5510 sayılı Kanun hükümleri gereğince kesilmesi yönündeki davalı ... Başkanlığı işleminin iptali ile aylığın, kesilme tarihi itibarıyla yeniden bağlanması gerektiğinin tespiti istemine ilişkindir.
    Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiştir.
    Hükmün, davalı Kurum tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    Hakkında verilen boşanma kararı 21.05.2002 tarihinde kesinleşen davacıya, yaşamını yitiren sigortalı babası ve annesi üzerinden 506 sayılı Kanun hükümlerine göre hak sahibi kız çocuğu sıfatıyla bağlanan ölüm aylıklarının, boşandığı eşiyle fiilen birlikte yaşadığının belirlendiği gerekçesiyle, 19.08.2011-18.12.2013 dönemi ile 17.10.2008-18.12.2013 döneminde yersiz ödendiği ileri sürülen aylıklar yönünden borç tahakkuk ettirildiği ve ilgili borca dair davalı kurumun aylıktan kesme işleminin iptaline ilişkin istemin, davalı kurum tarafından ilgili işlem iptal edilerek maaş bağlanması ve ödenmeyen maaşların ödenmesi nedeni ile dava konusuz kaldığından karar verilmesine yer olmadığına karar verildiği anlaşılmıştır.
    506, 1479, 2925, 2926, 5434 sayılı Kanunlarda yer almamakla birlikte ilk kez 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve ... Sağlık Sigortası Kanununun “Gelir ve aylık bağlanmayacak haller” başlığını taşıyan 56. maddesinin ikinci (son) fıkrasında düzenlenen davanın yasal dayanağı niteliğindeki norm 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe girmiş, fıkrada “Eşinden boşandığı halde, boşandığı eşiyle fiilen birlikte yaşadığı belirlenen eş ve çocukların, bağlanmış olan gelir ve aylıkları kesilir. Bu kişilere ödenmiş olan tutarlar, 96"ncı madde hükümlerine göre geri alınır.” düzenlemesine yer verilmiş olup, hükmün Anayasa"ya aykırı olduğu gerekçesiyle iptali istemiyle yapılan başvurunun, Anayasa Mahkemesi"nin 15.12.2011 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanan 28.04.2011 gün ve 2009/86 Esas - 2011/70 Karar sayılı kararı ile reddedildiği, dolayısıyla iptal edilmeyen fıkranın yürürlükte olduğu belirgindir.
    Anılan maddeye dayalı açılan bu tür davalarda eylemli olarak birlikte yaşama olgusunun tüm açıklığıyla ve özellikle taraflar arasındaki uyuşmazlık konusu dönem yönünden ortaya konulması önem arz etmektedir. Bu aşamada, özellikle Anayasa"nın 20., 5510 sayılı Kanunun 59., 100., 298 sayılı Seçimlerin Temel Hükümleri ve Seçmen Kütükleri Hakkında Kanunun 28., 45., 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanununun 3., 45 – 53., 4857 sayılı İş Kanununun 32., 01.10.2011 günü yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 6., 24 – 33., 189., 190., 191., 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 6., 19., 20., maddeleri ve diğer ilgili mevzuat hükümleri göz önünde bulundurulmak suretiyle yöntemince araştırma yapılmalı, tarafların göstereceği tüm kanıtlar toplanmalı, bildirilen ve dinlenilmesi istenilen tanıkların ifadeleri alınmalı, davalı ile boşandığı eşinin yerleşim yerlerinin saptanmasına ilişkin olarak; muhtarlıktan ikametgah senetleri elde edilmeli, ilgili Nüfus Müdürlüklerinden sağlanan nüfus kayıt örnekleri ile yerleşim yeri ve diğer adres belgelerinden yararlanılmalı, adres değişiklik ve nakillerine ilişkin bilgilere ulaşılmalı, özellikle ilgili Nüfus Müdürlüğü’nden adres hareketleri, tarihleriyle birlikte istenilmeli, ilgililerin su, elektrik, telefon aboneliklerinin hangi adreste kimin adına tesis edildiği saptanmalı, seçmen bilgi kayıtları getirtilmeli, varsa çalışmaları nedeniyle resmi/özel kurum ve kuruluşlara verilen belgelerde yer alan adresler dikkate alınmalı, boşanılan eş 4857 sayılı Kanun hükümleri kapsamında yer almakta ise adına ödeme yapılabilecek özel olarak açılan banka hesabı bulunup bulunmadığı belirlenmelidir.
    Bu yasal düzenleme ve açıklamalar ışığı altında, davacı ve eski eşinin uyuşmazlık konusu dönemlerde eylemli olarak bir arada yaşayıp yaşamadığının öğrenilmesi için davalı kuruma yazılan yazıya cevaben ... Emeklilik Hizmetleri ... Müdürlüğü Sigorta Emeklilik Daire Başkanlığı"ndan gelen 04.05.2015 tarihli yazıda; tahkikat sonucu eşiyle birlikte davacının yaşadığı tespiti üzerine aylıklarının 19.10.2008 ve 01.08.2011 tarihi itibari ile kesildiğinin bildirildiği ve davacıya 01.10.2014 tarihi itibari ile tekrar aylık bağlandığı; davalı kurumun yaptığı bu işleminin yeni bir maddi gerekçe ile oluşturduğu yeni bir işlem olarak mı kabul edileceği, yoksa 19.10.2008 ve 01.08.2011 tarihli işlemlerinin iptal edilip tekrar aylık bağlandığı konusunda oluşan tereddüt nedeni ile davalı kuruma tekrar yazılan yazıya cevaben; davalı kurumdan iki ayrı tahsis numarası ile aylık almakta iken davacının eski eşinin 30.09.2014 tarihinde başkası ile evlenmesi nedeni ile davacıya 01.10.2014 tarihinden başlatılmak üzere yetim aylığının bağlandığı ve düzenli olarak ödendiğinin belirtildiği , söz konusu yazı cevabından görüldüğü üzere davalı kurumun önceki tarihe ait muvazaalı boşanma nedeni ile almış olduğu yetim maaşının kesilmesine dair kurum işleminin iptalinin söz konusu olmadığı ve halen ilgili işlemin geçerli olduğu anlaşıldığından, davanın esasına girilerek, ayrıca yukarıda açıklandığı üzere gerekli araştırmaların yapılması ile elde edilecek tüm delillerin bir arada değerlendirilmesi neticesinde hüküm kurulmalıdır.
    Bu maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulmaksızın, mahkemece yanılgılı olarak davanın konusuz kaldığı gerekçesi ile karar verilmesine yer olmadığına karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
    O halde, davalı Kurumun bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    S O N U Ç : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 15.12.2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi