21. Hukuk Dairesi 2016/19797 E. , 2018/6032 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacılar murisinin iş kazası sonucu ölümünden doğan maddi ve manevi tazminatın ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davalılardan ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi.
K A R A R
Dava, sigortalının iş kazası sonucunda vefatı nedeniyle yakınlarının maddi ve manevi zararlarının giderilmesi istemine ilişkindir.
Mahkemece, dahili davalı olarak nitelenen ... Tic. ve San. Ltd. Şti. açısından davanın reddine, davacı çocuk Mehmet"in maddi tazminat isteminin reddine, diğer davacıların maddi tazminat istemleri ile tüm davacıların manevi tazminat istemlerinin kabulüne karar verilmiştir.
Dosya kapsamından, davacıların dava dilekçesinde işveren ... Tic. ve San. Ltd. Şti."ni davalı olarak göstermedikleri, davayı ..., ..."nün işçisi olan ... ve Sigorta şirketine karşı açtıkları, aşamalarda davanın açıldığı ... 2. Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 11/03/2010 tarih ve 2009/191 Esas, 2010/130 Karar sayılı kararı ile davaya bakla görevli mahkemenin iş mahkemeleri olduğundan bahisle görevsizlik kararı verildiği, bu aşamadan sonra davacılar vekilinin 28/02/2011 tarihli dilekçesi ile müteveffa sigortalının işvereni ... Tic. ve San. Ltd. Şti."nin davaya dahil edilmesini istediği, sonuç olarak mahkemece dava konusu uyuşmazlığa iş mahkemesi sıfatıyla bakılarak aynı şekilde karar verildiği anlaşılmaktadır.
Görev konusu kamu düzenine ilişkin olup mahkemece kendiliğinden dikkate alınmalıdır. İş mahkemelerinin görev alanını hakim, tarafların iddia ve savunmalarına göre değil, 5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu"nun 1. maddesini esas alarak belirleyecektir.
5521 sayılı İş Mahkemeleri Kanunu’nun 1. maddesi uyarınca İş Kanununa göre işçi sayılan kimselerle işveren veya işveren vekilleri arasında iş akdinden veya iş Kanununa dayanan her türlü hak iddialarından doğan hukuk uyuşmazlıklarının çözüm yeri iş mahkemeleridir.
Öte yandan, iş kazasından kaynaklanan tazminat davalarında, davalılar arasında zorunlu dava arkadaşlığı bulunmaz. Buradaki dava arkadaşlığı ihtiyari dava arkadaşlığı olup davacı yan isterse sorumluların tamamı yerine bir kısmına davasını yöneltebilir. Gerek dava tarihinde yürürlükte olan 1086 sayılı HUMK"da, gerekse karar tarihinde yürürlükte olan 6100 sayılı HMK"da dahili dava olarak adlandırılan bir müessese bulunmamaktadır.
Aralarında ihtiyari dava arkadaşlığı bulunan davalılar aleyhine olarak açılmış derdest bir davada, yargılama konusu olayla ilgisi bulunan diğer sorumlular da davaya dahil edilmek istenebilir. Bu aşamada yapılması gereken öncelikli iş davaya dahil edilmek istenen bu sorumlulara husumetin usulünce yöneltilmesini diğer bir ifade ile bu kişiler hakkında usulünce bir dava açılmasını beklemek ve her iki davayı birleştirerek bir arada karar vermek olmalıdır.
Somut olayda, dava dilekçesinde davalı olarak gösterilmeyen ... Tic. ve San. Ltd. Şti"nin davacılar vekilinin 28/02/2011 tarihli dilekçesi ile davaya dahil edilemeyeceği açıktır. Buna göre, ... Tic. ve San. Ltd. Şti."ne yönelik usulünce açılmış bir davanın varlığından söz etme imkanı bulumamaktadır.
Açıklanan hususlar dikkate alındığında, işveren ... Tic. ve San. Ltd. Şti. hakkında usulüne uygun biçimde açılmış bir dava bulunmadığı, bu nedenle uyuşmazlığın çözüm yerinin İş Mahkemeleri değil Genel Mahkemeler olduğu gözden kaçırılarak İş Mahkemesi Sıfatıyla davanın esası hakkında karar verilmiş olması isabetsizdir.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : Hükmün yukarıda açıklanan nedenle BOZULMASINA, 05/07/2018 gününde oy birliğiyle karar verildi.