3. Hukuk Dairesi 2020/3729 E. , 2020/5601 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TÜKETİCİ MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki ayıplı araca ilişkin bedel iadesi davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın davalı ...Ş. yönünden açılan davanın reddine, davalı ... Ltd. Şti. yönünden açılan davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı ile davalı ... Ltd. Şti. tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı, 30.04.2011 tarihinde ... marka otomobili sıfır ve orijinal olarak yetkili satıcısı davalı ...’den 31.400,00 TL bedelle satın aldığını, 14.01.2013 tarihinde oto test merkezine ve Ankara ... 2. el araç test merkezine götürerek rapor aldığında aracın kendisine gizli ayıplı olarak satılmış olduğunu öğrendiğini ileri sürerek davaya konu aracın davalılara iadesi ile ödemiş olduğu 31.400,00TL’nin 30.04.2011 tarihinden itibaren avans faiziyle birlikte davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalılar, araçta imalattan kaynaklı boya hatası olmadığını belirterek davanın reddini dilemişlerdir.
Mahkemece, usuli kazanılmış hak nedeni ile davalı ... San. A.Ş. yönünden açılan davanın reddine, davalı ... yönünden açılan davanın kabulü ile 3.140,00 TL değer kaybı bedel indiriminin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, karar verilmiş; hüküm, davacı ve davalı ... tarafından temyiz edilmiştir.
1- Uyuşmazlık, davacının ayıp iddiasının dayanağı olan boya hatasının imalat hatası olup olmadığı noktasında toplanmaktadır. Mahkemece, davanın...Otomotiv Sanayi Anonim Şirketi açısından reddine, gizli ayıbın bulunduğu tespit edildiğinden davacı tarafından satıcıya verilen 31.400,00 TL"nin satıcı ... San. Ltd. Şti"den alınarak davacıya verilmesine, aracın satıcı şirkete iade edilmesinin aracın davacı tarafından kullanıldığı dikkate alınarak faiz talebinin reddine, karar verilmiş ancak Yargıtay 13. Hukuk Dairesi’nin 20/04/2016 günlü, 2015/5992E, 2016/11030K sayılı ilamı ile; “ Hükme esas alınan bilirkişi raporunda, hangi bilimsel ve teknik gerekçelerle araçta gizli ayıp olduğu teknik tespit ve izahlardan yoksun olduğu gibi bu konularda bir açıklık içermediğinden, rapor denetime ve hüküm kurmaya elverişli değildir. Yetersiz araştırma ve inceleme ile hüküm kurulamaz. Aralarında kimya ve makine mühendisi bulunan ve üniversitelerden seçilecek bilirkişi heyetinden rapor alınarak, boya hatasının imalat hatası olup olmadığı ve aracın bu nedenle gizli ayıplı olup olmadığı incelenerek sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekirken; davalıların itirazları karşılanmadan eksik inceleme ve yetersiz bilirkişi raporuna göre yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir...” gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Mahkemece, bozma ilamına uyulmuş ve bilirkişiden rapor alınmıştır.Bilirkişi kurulu 13.06.2017 tarihli raporunda; araç üzerindeki incelemeler ve test sonucunda tavan, motor kaputu,sağ ön çamurluk, sağ ön ve arka kapı, sağ arka çamurluk parçalarının boyalı,sol arka çamurluğun kısmi boyalı olduğunu tespit ettiğini, dava konusu aracın gizli ayıplı olduğunu, 27.09.2017 tarihli ek raporunda ise; dava konusu aracın imalattan kaynaklı gizli ayıplı olduğunu, araçtaki boya kalınlık farklarının emsallerine göre oluşturacağı değer kaybının nispi metot yöntemine göre 3.140,00TL olacağı kanaatine varıldığını bildirmiş, mahkemece bilirkişi raporları esas alınarak yazılı şekilde hüküm tesis edilmiştir.
Hükmüne uyulan Yargıtay bozma kararları tarafları yönünden usulü kazanılmış hak oluşturur. Her ne kadar mahkemece bozma ilamına uyulmasına karar verilmiş ve bozma ilamında belirtilen hususta bilirkişi raporu alınmış ise de, hükme esas alınan bilirkişi raporu, hangi bilimsel ve teknik gerekçelerle dava konusu aracın imalattan kaynaklı gizli ayıplı olduğu sonucuna varıldığı konusunda bir açıklık içermediğinden, bozma ilamının gereğini yerine getirmeyen rapor denetime ve hüküm kurmaya elverişli değildir. Yetersiz ve taraflarca itiraza uğramış bilirkişi raporuna dayanılarak hüküm kurulması hatalıdır.Taraflar arasındaki ihtilafın çözümü için,dava konusu aracın imalattan kaynaklı gizli ayıplı olup olmadığı, yani davacının aracının satın almadan önce mi yoksa satın aldıktan sonra mı ayıplı hale geldiğinin tespitinin gerekçeleriyle ortaya konulması gerekir.
Hal böyle olunca; mahkemece, bilirkişi kurulundan boya hatasının imalat hatası olup olmadığı ve aracın bu nedenle gizli ayıplı olup olmadığı hakkında bilimsel ve teknik açıdan gerekçelendirilmiş bozmaya uygun şekilde rapor alınarak, sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve yetersiz bilirkişi raporuna göre yazılı şekilde hüküm kurulmuş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirir.
2- Bozma nedenine göre davacının temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda 1.bentte açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün temyiz eden davalı ... yararına BOZULMASINA, 2.bent gereğince davacının temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına ve peşin alınan 35,90 TL temyiz harcının davalı- ... Ltd. Şti."ye iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nın 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu davacı yönünden açık, 6100 sayılı HMK"nın geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nın 440.maddesi gereğince karar düzeltme yolu davalı yönünden kapalı olmak üzere, 07/10/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.