22. Ceza Dairesi 2015/16 E. , 2015/6 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık
HÜKÜM : Mahkumiyet ... ile ...
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi.
1-Sanık ... hakkında kurulan hükme yönelik temyiz talebinin incelemesinde;
Sanık ..."nun bina dahilinden hırsızlık suçuyla birlikte, 5237 sayılı T.C.K.’nın 116/2,119/1-c ve 151/1. maddelerinde düzenlenen birden fazla kişiyle gündüzleyin iş yeri dokunulmazlığını ihlal ve mala zarar verme suçlarını da işlediği anlaşıldığından, bu suçlarla ilgili olarak dava zamanaşımı süresi içerisinde işlem yapılması olanaklı görülmüş,
Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede;
Karar başlığına 26.10.2005 olan suç tarihinin, 26.11.2005 olarak yazılması, mahallinde düzeltilebilir maddi hata olarak kabul edilmiş,
Sanığa yükletilen eylemiyle ulaşılan çözümü haklı kılıcı zorunlu öğelerinin ve bu eylemin sanık tarafından işlendiğinin Yasaya uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı;
Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Yasada öngörülen suç tipine uyduğu,
Cezaların yasal bağlamda uygulandığı,
Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükmü etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır.
Ancak,
1-Sanığın, TCK’nın 53. maddesinin 2. fıkrası uyarınca hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar aynı maddenin 1. fıkrasında öngörülen hakları kullanmaktan yoksun kılınmasına, aynı maddenin 3. fıkrası uyarınca da kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından, söz konusu yasaklamanın koşullu salıverilen sanık hakkında uygulanmamasına karar verilmesi gerekirken, yazılı biçimde uygulama yapılması,
2 Suçu birlikte işleyen sanıklardan neden oldukları yargılama giderlerinin “ayrı ayrı” yerine, “müteselsilen” alınmasına hükmedilmesi suretiyle 5271 sayılı CMK’nın 326/2. maddesine aykırı davranılması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... savunmanının temyiz itirazı bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün açıklanan nedenle istem gibi BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi aracılığıyla CMUK’nın 322.maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasından 5237 sayılı Yasanın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin kısım çıkarılarak, yerine “Sanığın, TCK’nın 53. maddesinin 2. fıkrası uyarınca hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar aynı maddenin 1.fıkrasında öngörülen hakları kullanmaktan yoksun kılınmasına, aynı maddenin 3. fıkrası uyarınca da kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından, söz konusu yasaklamanın koşullu salıverilen sanık hakkında uygulanmamasına”ve yine hüküm fıkrasından yargılama giderlerine ilişkin kısım çıkartılarak yerine “Sebebiyet verdikleri yargılama giderinin sanıklardan payları oranında ayrı ayrı alınarak hazineye gelir kaydına” cümlelerinin yazılması suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
2- Sanıklar ... ve ... hakkında kurulan hükümlere yönelik temyiz taleplerinin incelenmesinde;
1-Sanıklar ... ve ..."nin tüm aşamalarda üzerlerine atılı hırsızlık suçunu işlemediklerini savunmaları, savunmalarının aksini ispatlayacak diğer sanık ..."nun beyanı dışında delil bulunmadığı, ancak olayda kullanıldığı iddia edilen ve terk edilmiş vaziyette 27.10.2005 tarihinde ... il merkezinde bulunan . ... Accent marka aracın içerisinde dört adet sigara izmariti bulunduğu ve 29.11.2005 tarihli ... Kriminal Polis Laboratuvarının verdiği ekspertiz raporuna göre bu izmaritlerin 3 farklı erkek şahsa ait olduğunun tespit edildiğinin anlaşılması karşısında ; öncelikle sigara izmaritlerinin adı geçen sanıklara ait olup olmadığı araştırıldıktan sonra düzenlenecek rapora göre, delillerin bir bütün halinde değerlendirildikten sonra sanıkların hukuki durumunun tayin ve takdiri gerektiği dikkate alınmadan eksik inceleme ile yazılı biçimde hüküm kurulması,
2- 5237 sayılı TCK"nın 53/1-(c) maddesinde yer alan hak yoksunluğunun süresi ve kapsamı açısından anılan Kanun maddesinin 3. fıkrası hükmünün gözetilmemesi,
3- Suçu birlikte işleyen sanıklardan neden oldukları yargılama giderlerinin “ayrı ayrı” yerine, “müteselsilen” alınmasına hükmedilmesi suretiyle 5271 sayılı CMK’nın 326/2. maddesine aykırı davranılması,
4-5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı hakkındaki Yasanın 108/2. maddesi uyarınca tekerrür nedeniyle koşullu salıverme süresine eklenecek miktarın, tekerrüre esas alınan cezanın en ağırından fazla olamayacağının anlaşılması karşısında; sanık ..."nin adli sicil kaydına ve getirtilen mahkeme ilamlarına göre, önceki suçların içinde tekerrüre esas alınabilecek en ağır mahkumiyetin ... 1.Asliye Ceza Mahkemesi"nin 19.07.2002 gün,2002/184 E ve 2002/505 sayılı kararına konu hırsızlık suçundan hükmedilen 1 yıl 9 ay hapis cezası olduğu ve bu hükümlülüğün tekerrüre esas alınması gerektiği belirtilmeden, ayrıca bu hükmün yanında sanığın ... 2.Asliye Ceza Mahkemesi"nin 24/06/2002 gün, 2002/150 E ve 2002/ 359 Karar sayılı ilamınında tekerrüre esas olduğu belirtilerek, infazda tereddüte neden olacak şekilde karar verilmesi,
5-Karar başlığına 26.10.2005 olan suç tarihinin, 26.11.2005 olarak yazılması,
Kanuna aykırı, sanıklar ... ve ..."in temyiz nedenleri ile tebliğnamedeki düşünce yerinde görüldüğünden HÜKMÜN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine, 13/04/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.