3. Ceza Dairesi 2018/1242 E. , 2019/5251 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
HÜKÜM : Beraat, mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle evrak okunarak;
Gereği görüşülüp düşünüldü:
Av. ..."nun temyiz dilekçesinin incelenmesinde, sanıklar ..., ... ve ... adına hükümleri temyiz ettiği, müvekili olan katılan sanık ... yönünden temyiz isteminde bulunmadığı anlaşılmakla yapılan incelemede;
1) Sanık ... hakkında katılan ..."ya karşı kasten yaralama suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik sanık ... ve müdafiin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Hükmolunan adli para cezasının tür ve miktarı, 14.04.2011 tarihinde yürürlüğe giren 31.03.2011 tarih ve 6217 sayılı Kanun"un 26. maddesiyle 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkındaki Kanun"a eklenen geçici 2. maddesi uyarınca kesin nitelikte bulunduğundan, sanık ... ve müdafiin temyiz isteminin 6723 sayılı Kanun"un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"un 317. maddesi uyarınca istem gibi REDDİNE,
2) Sanıklar ..., ... ve ... hakkında katılan ..."a karşı tehdit ve hakaret suçlarından kurulan beraat hükümlerine yönelik katılan ... ve vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Yapılan yargılamaya, toplanan ve karar yerinde açıklanan delillere, mahkemenin kovuşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine, gösterilen gerekçeye ve uygulamaya göre katılan ... ve vekilinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin istem gibi ONANMASINA,
3) Sanık ... hakkında katılan ..."a karşı kasten yaralama suçundan kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik sanık ... müdafii ile katılan ... ve vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 10.03.2009 tarih ve 2009/2-43 Esas - 2009/56 sayılı kararında belirtildiği üzere; kesin nitelikteki hükümlerin suç vasfına yönelik aleyhe temyiz yasa yoluna başvurulması halinde temyiz incelemesine konu olabilecekleri kabul edildiğinden, katılan ve vekilinin suç vasfına ilişkin aleyhe temyiz istemi üzerine işin esasına girilerek yapılan incelemede;
Yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Oluşa ve tüm dosya içeriğine göre, olay tarihinde katılanın yolda yürüdüğü sırada, sanıkların aynı araçla olay yerine gelerek, araçtan inip fikir ve eylem birliği içerisinde katılana saldırdıkları, her ne kadar katılanın kemik kırığına neden olan yaralanmasının sanıklar ... ve ..."nın sopa ile vurması sonucunda gerçekleştiği, sanık ..."un ise silahtan sayılan bir cisim kullanmayıp elleri ile vurmak suretiyle katılanı yaraladığı kabul edilerek, suçta kullanılan silahtan ve meydana gelen ağır neticeden sanık ... sorumlu tutulmamış ise de; sanıkların aynı suç işleme kararının icrası kapsamında iştirak halinde eylemlerini gerçekleştirmeleri nedeniyle, sanık ..."un da suçta kullanılan silahtan ve meydana gelen ağır neticeden TCK"nin 37/1. maddesi gereğince sorumlu tutulması gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde hüküm kurulması suretiyle eksik ceza tayini,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafii ile katılan ... ve vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükmün bu nedenle 6723 sayılı Kanun"un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca isteme aykırı olarak BOZULMASINA,
4) Sanıklar ..., ... ve ... hakkında katılan ..."a karşı kasten yaralama suçundan kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik sanıklar ... ve ... müdafii ile katılan ... ve vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
a) Katılan hakkında Elbistan Devlet Hastanesinde görevli göğüs cerrahi uzmanı tarafından düzenlenen 20.06.2012 tarihli raporun hükme esas alınacak yeterlilikte bulunmadığı gözetilmeden, katılanın geçici ve kesin raporları ile yaralanmasına ilişkin tüm tıbbi evrakları en yakın Adli Tıp Şube Müdürlüğüne gönderilerek, 5237 sayılı TCK"nin 86. ve 87. maddelerinde belirlenen ölçütlere göre rapor alınması gerekirken, eksik inceleme ve yetersiz rapor ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
b) Sanık ... hakkında kurulan mahkumiyet hükmü yönünden; sanığın, oğlu olan ..."yı suça azmettirdiği anlaşılmakla, 5237 sayılı TCK"nin 38/2. maddesi gereğince "üstsoy ve altsoy ilişkisinden doğan nüfuz kullanılmak suretiyle suça azmettirme halinde, azmettirenin cezası üçte birden yarısına kadar artırılır." düzenlemesi gereğince sanığın cezasında artırım yapılması gerektiği gözetilmeden eksik ceza tayini,
c) Uzun süreli hapis cezaları ertelenen sanıklar hakkında; Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 Esas - 2015/85 Karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesindeki bazı ibarelerin iptal edilmesi nedeniyle hak yoksunlukları yönünden sanıkların hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması,
Kabule göre de;
d) Katılan hakkında hükme esas alınan adli raporda kemik kırıklarının hayat fonksiyonlarını kaçıncı derecede etkilediğinin belirtilmediği gözetilmeden, denetime imkan vermeyecek şekilde sanıkların cezasında TCK"nin 87/3. maddesi gereğince (1/3) oranında artırım yapılması,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ... ve ... müdafii ile katılan ... ve vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin bu nedenlerle 6723 sayılı Kanun"un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, 13.03.2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.