21. Hukuk Dairesi 2017/1754 E. , 2018/6214 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
TÜRK MİLLETİ ADINA
Asıl ve birleşen davaların davacısı, iş kazası sonucu ölümünden doğan maddi ve manevi tazminatının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde asıl ve birleşen davaların kısmen kabulüne kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davacılar ve davalılardan ... ve ... Büyükşehir Belediyesi Aski Genel Müdürlüğü vekillerince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi.
K A R A R
1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerektirici nedenlere göre davalılar ... Aski Gen. Müd. ve ... vekillerinin tüm, davacılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddine,
2- Dava, sigortalının 30.05.2012 tarihinde geçirdiği iş kazası sonucu vefat etmesi nedeniyle yakınlarının maddi ve manevi zararlarının giderilmesi istemine ilişkindir.
Mahkemece, davacılar ... için 161.005,10 TL, ... için 8.395,28 TL, ... için 15.356,08 TL, ... için 21.530,26 TL ki toplam 206.286,72 TL maddi tazminatın olay tarihi 30/05/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak adı geçen davacılara verilmesine, ... için 50.000,00 TL, ... için 30.000,00 TL, ... için 30.000,00 TL, ... için 30.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihi 30/05/2012 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak adı geçen davacılara verilmesine, karar verilmiştir.
Tazminatın saptanmasında, zarar ve tazminata doğrudan etkili olan işçinin net geliri, PMF yaşam tablosuna göre bakiye ömrü, işgörebilirlik çağı, işgöremezlik ve müterafik kusur oranları, Sosyal Sigortalar tarafından bağlanan gelirin ilk peşin sermaye değeri gibi tüm verilerin hiçbir kuşku ve duraksamaya yer vermeyecek şekilde öncelikle belirlenmesi gerektiği tartışmasızdır. Öte yandan tazminat miktarı; işçinin ve destek görenin olay tarihindeki bakiye ömrü esas alınarak aktif ve pasif dönemde elde edeceği kazançlar toplamından oluştuğu yönü ise söz götürmez. Başka bir anlatımla, işçinin günlük net geliri tesbit edilerek bilinen dönemdeki kazancı mevcut veriler nazara alınarak iskontolama ve artırma işlemi yapılmadan hesaplanacağı, bilinmeyen dönemdeki kazancının ise; yıllık olarak %10 arttırılıp %10 iskontoya tabi tutulacağı, 60 yaşına kadar (aktif) dönemde, 60 yaşından sonrada bakiye ömrüne kadar (pasif) dönemde elde edeceği kazançların ortalama yöntemine başvurulmadan her yıl için ayrı ayrı hesaplanacağı, hesaplanan tazminattan SGK tarafından bağlanan gelirlerin ilk peşin sermaye değerlerinin rücuya tabi kısımlarının tenzil edilerek yapılan hesabın hükme esas alınması Yargıtay"ın oturmuş ve yerleşmiş görüşlerindendir.
Somut olayda, yukarıda yapılan açıklamalar doğrultusunda sigortalının tüm yıl çalışacağının kabulü ile sonuca gidilmesi gerekirken sigortalının ayda 26 gün ve yılda 9 ay çalışacağının kabulü (yevmiye usulü ile inşaat sektöründe çalıştığı, inşaat sektöründe yılın 12 ayı çalışılamayacağı gerekçesi ile) ile zarar miktarlarını belirleyen hesaba ilişkin bilirkişi raporunun hükme esas alınması ile sonuca gidilmesi isabetli değildir.
O halde yapılacak iş, taraflar lehine oluşan usuli kazanılmış haklar da dikkate alınarak davacıların maddi zararlarını yukarıda yapılan açıklamalar doğrultusunda sigortalının tüm yıl çalışacağının kabulü ile belirlenmek üzere hesaba ilişkin bilirkişi raporu aldırılarak sonucuna göre diğer bilgi ve belgelerle birlikte değerlendirilerek karar vermekten ibarettir.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular nazara alınmaksızın yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davacılar vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul olunmalı ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacılara iadesine, aşağıda yazılı temyiz harcının temyiz eden davalılara yükletilmesine, 11.09.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.