9. Ceza Dairesi 2016/840 E. , 2016/5964 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ağır Ceza
Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma
Hüküm : 1- Sanık ... hakkında beraat
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Suç tarihinin gerekçeli karar başlığına " 16.10.2006, 07.10.2006, 21.11.2006, 09.10.2006, 11.12.2006, 26.11.2006, 09.12.2006, 21.10.2006, 22.10.2006, 05.11.2006, 27.10.2006, 27.12.2006, 15.01.2007" yerine " 2006 yılı Ekim - Kasım - Aralık ve 2007 yılı Ocak ayları" olarak yazılması ile sanıklar hakkında temel ceza tayin edilirken uygulanan kanun maddesinin "TCK"nın 188/3 maddesi" yerine "TCK"nın 188/5. maddesi" olarak gösterilmesi mahallinde düzeltilebilir maddi hata kabul edilmiştir.
1-Sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... hakkında verilen hükümlere yönelik incelemede;
Tekerrüre esas sabıkası bulunan sanıklar ..., ..., ..., ... hakkında TCK"nın 58. maddesinin uygulanmaması aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren ve TCK"nın 53. maddesinin bazı hükümlerini iptal eden Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarih ve 2014/140-2015/85 sayılı kararının infaz aşamasında dikkate alınması mümkün görülmüştür.
Yapılan yargılama sonunda aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda tartışılıp, sanıkların suçunun sübutu kabul, olay niteliğine ve kovuşturma sonuçlarına uygun şekilde vasfı tayin edilmiş, cezayı azaltıcı sebebin niteliği takdir kılınmış, incelenen dosyaya göre verilen hükümlerde bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan sanıklar ..., ..., ..., ... ve ... ile ..., ..., ...,müdafilerinin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin ONANMASINA,
2- Sanık ... hakkında verilen hükme yönelik incelemede,
Yapılan yargılama sonunda yüklenen suçun sanık tarafından işlendiğinin sabit olmadığı gerekçeleri gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan Cumhuriyet savcısının yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle beraate ilişkin hükmün ONANMASINA,
3- Sanık ... hakkında verilen hükme yönelik incelemede;
Hükümden sonra 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren ve TCK"nın 53. maddesinin bazı hükümlerini iptal eden Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 tarih ve 2014/140-2015/85 sayılı kararının infaz aşamasında dikkate alınması mümkün görülmüştür.
Yapılan yargılama sonunda aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda tartışılıp, sanığın suçunun sübutu kabul, olay niteliğine ve kovuşturma sonuçlarına uygun şekilde vasfı tayin edilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümde aşağıdaki husus dışında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan sanığın yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
TCK"nın 5 ve 53. maddeleri ile 5252 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun"un geçici 1. maddesi hükmü karşısında sanık hakkında 2918 sayılı Kanun"un 119. maddesinin uygulanamayacağı gözetilmeden sürücü belgesinin geri alınmasına karar verilmesi,
Kanun"a aykırı olup, hükmün bu nedenle BOZULMASINA, bu hususun yeniden yargılama yapılmaksızın CMUK"nın 322. maddesine göre düzeltilmesi mümkün bulunduğundan; sanık hakkında 2918 sayılı Kanun"un 119. maddesinin uygulanması ile ilgili bölümün karardan çıkarılması suretiyle diğer yönleri usul ve kanuna uygun olan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
4- Sanıklar ..., ..., ..., ... hakkında verilen hükümlere yönelik incelemeye gelince;
a- Sanık ..."ta ele geçen suça konu uyuşturucu maddeyi kullanma dışında satma veya başkasına vermek amacıyla bulundurduğuna dair savunmasının aksine kuşku sınırlarını aşan yeterli ve kesin delil bulunmadığı sabit olan fiilin kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçunu oluşturduğu, hukuki durumunun buna göre tayin ve takdiri gerektiği gözetilmeden suç vasfında yanılgıya düşülerek yazılı şekilde hüküm kurulması,
b-Kendilerinde herhangi bir uyuşturucu veya uyarıcı madde ele geçmeyen sanıklar ..., ..."ın savunmalarının aksine, haklarında hüküm onanan sanıklardan ele geçirilen uyuşturucu maddelerle ilgisi olduklarına veya adı geçen sanıkların suçuna iştirak ettiklerine ilişkin, kuşku sınırlarını aşan yeterli ve kesin delil bulunmadığı, anlaşıldığından, "Şüpheden sanık yararlanır" ilkesi de gözetilerek sanıkların beraatlerine karar verilmesi gerekirken, yazılı gerekçelerle mahkûmiyetlerine hükmedilmesi,
c-UYAP sisteminden alınan ve dosya içerisine konulan nüfus kayıt örneğine göre sanık ..."ın hükümden sonra 25.01.2016 tarihinde öldüğüne ilişkin kayıt araştırılarak TCK"nın 64/1. maddesi gereğince hukuki durumunun tayin ve takdirinde zorunluluk bulunması,
Kanuna aykırı, sanıklar ..., ..., ... müdafileri ile sanık ... ve ..."ın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin bu sebeplerden dolayı BOZULMASINA, 08.06. 2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.