1. Ceza Dairesi 2019/3047 E. , 2019/4412 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Kasten öldürmeye teşebbüs, kasten yaralamaya teşebbüs
HÜKÜM : Sanık ... hakkında;
TCK"nin 25/1. maddesi uyarınca beraat,
Sanık ... hakkında;
1)TCK"nin 25/1. maddesi uyarınca beraat,
2)6136 sayılı Kanunun 13/1, TCK"nin 62, 52/2-4. maddeleri uyarınca 10 ay hapis cezası ve 500TL adli para cezası,
Sanık ... hakkında;
1)6136 sayılı Kanunun 13/1, TCK"nin 62, 52/2-4. maddeleri uyarınca 10 ay hapis cezası ve 500 TL adli para cezası.
2)TCK"nin 86/2-3-e, 35, 62. maddeleri uyarınca 1 ay 7 gün hapis cezası.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanık ... hakkında mağdur sanık ...’a yönelik kasten yaralamaya teşebbüs ve 6136 sayılı Yasaya muhalefet, sanık ... hakkında 6136 sayılı Yasaya muhalefet suçlarının sübutu kabul, oluşa ve soruşturma sonuçlarına uygun şekilde suç nitelikleri tayin, takdire ilişen cezayı azaltıcı nedenin nitelik ve derecesi kabul ve takdir kılınmış, savunmaları inandırıcı gerekçelerle değerlendirilmiş, incelenen dosyaya göre verilen hükümlerde düzeltme ve bozma nedenleri dışında bir isabetsizlik görülmemiş olduğundan, sanık ... müdafiinin; kararın hukuka aykırı olduğuna, sanık ... müdafiinin; sanığa verilen suçlarda lehe olan hükmün açıklanmasının geri bırakılması hükümlerinin uygulanması gerektiğine, Cumhuriyet savcısının; ve saireye yönelen ve yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle,
Sanık ... hakkında mağdur sanık ...’a yönelik kasten yaralamaya teşebbüs ve 6136 sayılı Yasaya muhalefet, Sanık ... hakkında 6136 sayılı Yasaya muhalefet suçları yönünden;
Anayasa Mahkemesinin 08.10.2015 tarih, 2014/140 e. ve 2015/85 k. sayılı kararı ile TCK"nin 53. maddesinin iptal edilen bölümleri nazara alındığında mahkemenin bu madde ile yaptığı uygulama kanuna aykırı ise de, bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, CMUK"un 322. maddesinin tanıdığı yetkiye dayanılarak hüküm fıkrasının mahsus bölümünde yer alan TCK"nin 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün "anayasa mahkemesinin iptal kararındaki hususlar gözetilerek TCK"nin 53/1-2-3. maddelerinin tatbikine" şeklinde değiştirilmesine karar verilmek suretiyle DÜZELTİLEN, hükümlerinin tebliğnamedeki düşünce gibi ONANMASINA,
Sanıklar Sedat ve Serap hakkında mağdur sanık ...’e yönelik kasten yaralama suçlarından kurulan beraat hükümlerine yönelik yapılan incelemede;
Oluşa ve dosya içeriğine göre; Mahkemenin kabulüne dayanak yaptığı tanık ...’nın soruşturma aşamasında verdiği 26.01.2007 tarih ve 22:15 saat ilk beyanında apaçi lakabıyla bildiği Sedat ile ismini sonradan öğrendiği sanık ...’in tartıştıklarını gördüğünü, sonra tanımadığı şahıs (...)’in aniden belinden tabanca çıkardığını, sanık ...’ın da belinden tabanca çıkardığını ve birbirlerine ateş ettiklerini beyan etmesi karşısında;
1)Sanık ...’ın eyleminin haksız tahrik altında kasten öldürmeye teşebbüs suçunu oluşturduğu gözetilmeden, oluş ve olay yeri ile uyumlu tanık anlatımları dikkate alınarak suçun sübutunun kabulü gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi,
2)Mahkemenin kabulü ve sanık ...’ın aşamalarda istikrarlı beyanları ile sabit olduğu üzere, sanık ...’ın sanık ...’ın sanık ...’e ateş etmesinden sonra olay yerine geldiği ve sanık ...’i 6 bıçak darbesiyle yaralayarak Adli Tıp 2. İhtisas Kurulunun 18.07.2014 tarihli raporunda da belirtildiği üzere hayati tehlike geçirmeyecek, basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek şekilde yaraladığı olayda;
Sanık ...’ın sanık ...’ın eylemine iştirak etmeksizin eyleminin haksız tahrik altında 5237 sayılı TCK’nin 86/2. maddesinde düzenlenen basit yaralama suçuna uyduğu gözetilmeksizin, yazılı şekilde karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün tebliğnamedeki düşünceye aykırı olarak BOZULMASINA, Üye ...’ın sanık ...’ın eyleminin yasal savunma sınırları içerisinde olduğu ve beraat etmesi gerektiği yönündeki karşıoyu ve oy çokluğu ile, 16/10/2019 gününde karar verildi.
(M)
KARŞI OY:
Olayın tek görgü tanığı olan ... hazırlık aşamasında alınan beyanında, sanık ... ile ..."in tartışmaya başladıklarını, bu tartışma sırasında önce ..."in daha sonra sanık ..."ın tabancasını çektiğini ve karşılıklı olarak birbirlerine ateş ettiklerini belirtmiştir. Gerek yerel Mahkemenin karardaki gerekçesinin, gerekse Dairemizin gerekçesinin ..."nın bu beyanları ile örtüştüğü görülmektedir.
Sanık ... ile öldürmeye teşebbüs suçunun mağduru olup, aynı zamanda yerel Mahkemece yaralamaya teşebbüs suçunun sanığı olarak ceza tayin edilen ... arasında, alım satıma konu bir aracın devri yüzünden olay öncesi bir zamanda da tartışma yaşanmıştır.
Olay yerinde yapılan incelemede, 7,65 mm çapında 1 adet boş kovan ile 9 mm çapında 1 adet boş kovan bulunmuştur. Boş kovanlar ile kolluğa teslim edilen iki silah yönünden yapılan kriminal incelemede, boş kovanların teslim edilen silahlardan atıldığı tespit edilmiştir.
Sanık ..."ın evinin önü olan olay yerine silahlı olarak gelen ve silahını ilk olarak çeken mağdur sanık ..."dır. Silahlı atışı ilk olarak kimin yaptığı anlaşılamamıştır. Ancak mağdur sanığında ateş ettiği hem tanık beyanı hem kriminal raporla sübut bulmuştur. Sanık ..."ın karşılık vermemesi halinde ağır şekilde yaralanması veya ölmesi mümkündür. Sanık ..."ın yasal savunma durumunda olduğunu kabul etmek için mutlaka ağır bir şekilde yaralanması beklenmemelidir. Bu nedenle yerel Mahkemenin sanık ..."ın yasal savunma kapsamında atılı suçu işlediğine dair kararının onanması gerektiğini düşündüğümden, Dairemizin sayın çoğunluğunun, sanığın eyleminin tahrikin etkisi ile kasten öldürmeye teşebbüs suçunu oluşturduğuna dair görüşüne katılmıyorum.
...
Muhalif Üye