1. Ceza Dairesi 2019/2338 E. , 2019/4428 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ceza Dairesi
SUÇ : Kasten öldürmeye teşebbüs ve bu suça azmettirme
HÜKÜM : Manisa 2.Ağır Ceza Mahkemesinin 11.04.2018 tarih ve 2017/805 esas ve 2018/263 sayılı kararıyla;
1- Sanıklar ..., ...,... ve ... hakkında;
... ve ..."e karşı olası kastla yaralama suçlarından ayrı ayrı beraatlerine,
2- Sanık ... hakkında;
..."ı öldürmeye teşebbüs suçundan; TCK.nin 81/1, 35/1-2, 62, 53, 58. maddeleri uyarınca 8 yıl 4 ay hapis cezası,
3- Sanıklar ..., ... ve ... hakkında;
..."ı öldürmeye azmettirmeye teşebbüsten; TCK.nin 38, 81/1, 35/2, 29, 62. maddeleri uyarınca ayrı ayrı 6 yıl 3 ay hapis cezasına ilişkin kararın Aile ve Sosyal Politikalar
Bakanlığı, ... müdafii ve katılanlar vekilinin istinaf taleplerinin esastan reddine.
TÜRK MİLLETİ ADINA
İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin 06/07/2015 gün ve 2018/1722 E. 2018/1655 K. sayılı kararının katılan ... ... vekili tarafından, 5271 sayılı CMK"nin 294/1 ve 295/1. maddelerine aykırı olarak, temyiz sebebi bildirilmeden gerekçesiz olarak temyiz edildiği anlaşıldığından, temyiz isteminin 5271 sayılı CMK"nin 298. maddesi uyarınca reddine karar verilerek, sanık ... müdafiinin, sanıklar... müdafilerinin, katılan bakanlık vekilinin temyiz istemleri ile sınırlı olarak inceleme yapılmıştır.
Sanıklar müdafilerinin duruşmalı inceleme isteklerinin 5271 sayılı CMK’nin 299. maddesi uyarınca takdiren duruşmasız olarak yapılan incelemede;
Sanık ... hakkında mağdur ... ...’ı kasten öldürmeye teşebbüs suçundan kurulan mahkumiyet hükmünün, sanıklar Kadir, Volkan ve Erhan haklarında mağdur ... ...’ı kasten öldürmeye teşebbüs suçuna azmettirme, sanık ...’ın mağdur ... ...’ı olası kastla öldürmeye teşebbüs, sanıklar ..,.., haklarında mağdur ... ...’ı olası kastla öldürmeye teşebbüş suçuna azmettirme suçlarından kurulan beraat hükümlerinin sanıklar müdafii, katılan bakanlık vekili ve katılan bakanlık vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesi 06/07/2015 gün ve 2018/1722 E. 2018/1655 K. sayılı kararıyla istinaf taleplerinin esastan reddine karar verildiği, bu karara karşı sanıklar müdafii, katılan bakanlık vekili ve katılan bakanlık vekili tarafından temyiz talebinde bulunulduğu anlaşılmakla yapılan incelemede;
İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesinin istinaf istemlerinin esastan reddine ilişkin kararı yerinde olduğundan sanık ... müdafiinin; vasfa, sanığın mağdur ...’e karşı öldürme kastının olmadığına, sanık hakkında tayin olunan ceza miktarının fazla oluşuna, haksız tahrikin varlığına, sanıklar ..,.., müdafilerinin; sanıklar hakkında diğer sanıklar ...’ı azmettirdikleri gerekçeleri ile verilen mahkumiyet kararlarının hatalı olduğuna, azmettirmenin unsurlarını oluşmadığına, eksik incelemeye, sanıkların savunma haklarının kısıtlandığına, katılan bakanlık vekilinin; haklarında beraat kararı verilen sanıklar ..,.., hakkında olası kastla tasarlayarak öldürmeye teşebbüs suçlarından ceza verilmesi gerektiğine ve eksik incelemeye yönelen ve yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının 5271 sayılı CMK’nin 301/1. maddesi uyarınca ESASTAN REDDİNE, aynı kanunun 304/1. maddesi uyarınca dosyanın Manisa 2. Ağır Ceza Mahkemesine, Yargıtay ilamının bir örneğinin ise İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 1. Ceza Dairesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Bassavcılığına TEVDİİNE, sanık ... hakkında tayin olunan ceza miktarı ile tutuklu kaldığı süreler dikkate alınarak sanık ... müdafiinin tahliye taleplerinin reddine, 21/10/2019 gününde heyetimizden sayın ...’in temyiz neden olmaksızın inceleme yapılabileceğine ilişkin karşı oyu ve oyçokluğu ile karar verildi.
KARŞI OY:
Sanık ..."ın mağdur katılan ..."nu öldürmeye teşebbüs etmesine, diğer sanıklar..,..,"ı azmettirmekten açılan kamu davasında mağdur katılan ... vekilince yapılan temyizin sebep içermediğinden bahisle reddine dair çoğunluk görüşüne katılmıyorum.
5271 sayılı CMK"da olağan kanun yolları başlığı altında yer alan 294/1.md: Temyiz eden, hükmün neden dolayı bozulmasını istediğini temyiz başvurusunda göstermek zorundadır, 295.md: Temyiz başvurusunda temyiz nedenleri gösterilmemişse temyiz başvurusu için belirlenen sürenin bitmesinden veya gerekçeli kararın tebliğinden itibaren yedi gün içinde hükmü temyiz olunan bölge adliye mahkemesine bu nedenleri içeren bir ek dilekçe verilir. Cumhuriyet savcısı temyiz dilekçesinde, temyiz isteğinin sanığın yararına veya aleyhine olduğunu açıkça belirtir, 298. Md: Yargıtay...... ya da temyiz dilekçesinin temyiz sebeplerini içermediğini saptarsa temyiz istemini reddeder, 301 md: Yargıtay yalnız temyiz başvurusunda belirtilen hususlar ile temyiz istemi usule ilişkin noksanlardan kaynaklanmışsa temyiz başvurusunda bunu belirten olaylar hakkında inceleme yapar şeklinde düzenlemeler yapılmakla Bölge Adliye Mahkemelerinden geçerek Yargıtay incelemesine tabi olan dosyalarda temyizin ancak temyiz dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılabileceğini düzenlemiştir.
Yine 5271 sayılı CMK"da olağanüstü kanun yolları başlığı altında 5271 sayılı CMK 308. maddesinde Yargıtay Cumhuriyetbaşsavcısının itiraz yetkisini düzenlemiştir.
CMK 308. md: Yargıtay ceza dairelerinden birinin kararına karşı Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı, re"sen veya istem üzerine, ilâmın kendisine verildiği tarihten itibaren otuz gün içinde Ceza Genel Kuruluna itiraz edebilir. Sanığın lehine itirazda süre aranmaz.
İtiraz üzerine dosya, kararına itiraz edilen daireye gönderilir.
Daire, mümkün olan en kısa sürede itirazı inceler ve yerinde görürse kararını düzeltir; görmezse dosyayı Yargıtay Ceza Genel Kuruluna gönderir. şeklinde düzenlenmiştir.
Yargıtay Ceza Genel Kurulumuzun kendisine itirazen gelen bir dosyada sadece itiraz sebepleriyle sınırlı kalmayıp dosyada bulunan yasaya aykırılıkların tamamını resen
inceleyip bu hususlarda kararlar verdiği bilinmektedir.
Görüldüğü üzere aynı yasada olağan kanun yollarından temyiz yolunda temyiz davasını açan sanık veya katılan tarafın veya müdafilerinin dilekçesinde sebep bildirme zorunluluğu getirilmiş (CMK 294/1) sebepten yoksun sadece kendi aleyhine verilen karara karşı temyiz hakkının kullandığını yasal süreleri içerisinde yargı merciine bildiren ve kararı davaya temyiz ediyorum diyen tarafın talebinin ise temyiz sebebi içermemesi nedeniyle reddolunacağını yasa koyucu hüküm altına almıştır. (CMK 298. md.)
Yürürlükte olan mevzuat gözönüne alındığında herhangi bir hukuk eğitimi almayan ve ceza davasına taraf olan kişinin veya ilgili tarafın avukatının istinaf mahkemelerinden aleyhine çıktığını düşündüğü kararı sebep bildirmeksizin süresinde temyiz etse dahi bu temyizin yargıtay dairesince reddolunacağı ancak Yargıtay Cumhuriyet Savcısının ilgili Yargıtay Dairesinin kararına karşı Yargıtay Ceza Genel Kuruluna itiraz etme hakkını kullanırken hiçbir sebep bildirmek zorunda olmadığı bununda vatandaşın aleyhine olarak 1982 Anayasasının 10,11,36,90 md. Ile Avrupa insan hakları sözleşmesinin 6 ve 10. maddelerinde karşılıklarını bulan kanun önünde eşitlik ve silahların eşitliği ilkelerine aykırılık teşkil ettiğini, yasal düzenlemelerin millet adna TBMM tarafından yapıldığını ancak bunların ilahi metinler olmayıp uygulayıcılar tarafından eksik,yanlış veya hakkaniyete aykırı olanlar var ise bunların belirlenip düzeltilmesinin de yasalarda düzenlendiği, usuli bir düzenlemeyi bilemediği için yasal süresi içerisinde temyiz dilekçesini sebep bildirmeden veren davanın tarafı veya taraf avukatının temyiz talebinin usul hükmü gereği sebep bildirilmediği düşüncesi ile reddolunmasının hukuki ve vicdani olmadığını sadece kanuni olduğunu ancak hakimin görevinin kanunu değil hukuku uygulamak olduğunu düşündüğümden Ceza Muhakemesinin odak noktası sayılan maddi gerçeğin ortaya çıkmasını engelleyecek mahiyetteki bu usul hükümlerinin davaya konu olaya uygulanması yerine öncelikle bu hükümlerin 1982 Anayasasına aykırılığı düşüncesi ile Anayasa mahkemesine iptal talebi ile gidilmesi bu kabul edilmeyecek ise Yargıtay dairemiz tarafından CMK da sanık lehine kıyasın yasak olmadığı dikkate alınarak CMK 294/1. madde hükmündeki sebeple bağlılık kuralının CMK 308. maddesindeki sebep bildirmenin zorunlu olmadığı şeklinde yorumlanması gerektiği ve sebep bildirilmese ve hatta taraf müdafii tarafından verilse dahi temyizen incelenme iradesinin belirlenebildiği dosyaların usule aykırılık nedeniyle reddedilip toplumun adalete, devlete, hukuka olan inancının sarsılmasını önlemek ve ihkakı hak yolunun açılmasının önüne de geçmek gerektiği düşüncesi ve gerekçesi ile çoğunluğun kanaatine usul yönünden muhalifim.Saygılarımla.
Muhalif Üye
...