Abaküs Yazılım
2. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/824
Karar No: 2019/3406

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi 2018/824 Esas 2019/3406 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Taraflar arasındaki karşılıklı boşanma davasında, bölge adliye mahkemesi hukuk dairesi verdiği kararda, davacı-karşı davalı kadının istinaf başvurusunun süresinde yapılmadığından bahisle istinaf dilekçesinin reddedildiğini belirtmiştir. Ancak davacı-karşı davalı kadın vekiline yapılan tebligatların usulsüz olduğu gerekçesiyle bölge adliye mahkemesi hukuk dairesi kararı bozulmuştur. Yüksek Mahkeme, adli tatilin sürelere etkisinin adli tatilin bittiği günden itibaren bir hafta uzatılmış sayılacağına dair kanun maddelerini açıklayarak kararını vermiştir. Bu kapsamda, usulsüz tebligatların geçersiz sayılması gerektiğine hükmedilmiştir. Kararda, 7021 sayılı Tebligat Kanunu'nun 17. maddesi ve Yönetmeliğin 26. maddesi ile HMK'nın 92/2. maddesi ve 104. maddesi açıkça belirtilmiştir.
2. Hukuk Dairesi         2018/824 E.  ,  2019/3406 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesi
    DAVACI-DAVALI : ...
    DAVALI-DAVACI : ...
    DAVA TÜRÜ : Karşılıklı Boşanma

    Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm taraflarca temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
    Bölge adliye mahkemesi hukuk dairesince verilen 08.11.2017 tarihli karar ile davacı-karşı davalı kadının istinaf başvurusunun süresinde yapılmadığından bahisle istinaf dilekçesinin ve buna bağlı olarak davalı-karşı davacı erkeğin katılma yoluyla istinaf dilekçesinin reddine karar verilmiş ise de; davacı-karşı davalı kadın vekiline tebliğe çıkarılan ilk derece mahkemesi gerekçeli kararının aynı iş yerinde çalışan katibi imzasına tebliğ edildiği anlaşılmaktadır. Vekil adına daimi çalışanına yapılan iş bu tebligatlarda, tebliğ memuru tarafından, tebligatın yapılması gereken avukatın, tevziat sırasında belirtilen adreste bulunup bulunmadığı ve bulunmama sebebi belirlenmeden, tebligatın muhatap olan vekil yerine, daimi çalışanına tebliğ edildiği görülmekte olup, bu durumda tebliğ işlemleri, 7021 sayılı Tebligat Kanunu"nun 17. maddesi ve Yönetmeliğin 26. maddesi hükümlerine uygun yapılmadığından usulsüzdür (HGK"nun 30.01.2013 tarih, 2012/6 - 644 E.-2013/146 K. sayılı ilamı). Bu haliyle davacı-karşı davalı kadın vekiline yapılan tebligatlar geçersizdir.
    Diğer yandan Yargıtay Hukuk Genel Kurulu"nun 29.11.2017 tarih 2017/20-2873 esas- 2017/1449 karar sayılı kararında; "... Adli tatilin sürelere etkisi" başlıklı 6100 sayılı HMK"nın 104. maddesinde “Adli tatile tabi olan dava ve işlerde bu Kanunun tayin ettiği sürelerin bitmesi tatil zamanına rastlarsa, bu süreler ayrıca bir karara gerek olmaksızın adli tatilin bittiği günden itibaren bir hafta uzatılmış sayılır” düzenlemesi mevcuttur. Madde gerekçesinde de, “adli tatile tâbi olan, yani adli tatilde görülemeyecek dava ve işlerdeki süreler açısından tatilin etkisinin düzenlendiği, burada kastedilenin, maddi hukuka ait süreler olmayıp, zamanaşımı gibi, usul hukukundaki süreleri olduğu, örneğin yirmi temmuzda başlayan onbeş günlük sürenin bitim tarihinin dört ağustos günü akşam mesai saati sonu olduğu, ancak bu tarihin tatil zamanına rastlaması nedeniyle sürenin, altı eylül gününden itibaren uzayacağı” açıklanmıştır (6494 sayılı Kanunla 6100 sayılı HMK’nın 102. maddesinde yapılan değişiklikten önceki madde metni "Adli tatil her yıl 1 Ağustosta başlar, 5 Eylülde sona erer" şeklindedir). Gerekçe metninden de anlaşılacağı üzere uzatılması gereken bir haftalık sürenin adli tatilin sona erdiği 31 Ağustos tarihini takip eden 1 Eylül tarihinden itibaren başlatılması gerekmektedir. HMK"nın “sürelerin bitimi” başlıklı 92/2. maddesinde süre; hafta, ay ve yıl olarak belirlenmiş ise başladığı güne son hafta, ay ve yıl içindeki karşılık gelen günün tatil saatinde biter hükmü yer almaktadır. HMK"nın 102. maddesi uyarınca adli tatilin başladığı gün 01.09.2017 tarihi olup, Cuma gününe rast gelmektedir. Bu tarihe bir hafta eklendiğinde o haftaya tekabül eden gün Cuma günü olacağından kanunen temyiz süresi 08.09.2017 tarihinde dolacaktır." şeklinde gerekçeye yer verilmiş olup bölge adliye mahkemesi hukuk dairesi gerekçesi de usul ve yasaya uygun değildir.
    Bu durumda davacı-karşı davalı vekilinin 08.09.2017 tarihli ve davalı-karşı davalı erkeğin 26.09.2017 tarihli katılma yoluyla istinaf isteminin süresinde olduğunun kabulü ile dosyanın esastan incelenmesi gerektiği anlaşılmakla bölge adliye mahkemesi hukuk dairesi kararının bozulmasına karar verilmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda gösterilen sebeple ... Bölge Adliye Mahkemesi 1. Hukuk Dairesinin 08.11.2017 tarih, 2017/2246 esas - 2017/1105 karar sayılı kararın BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde yatıranlara geri verilmesine, dosyanın ilgili bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 26.03.2019 (Salı)











    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi