22. Hukuk Dairesi 2014/9747 E. , 2015/19262 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA : Davacı, kıdem tazminatı, yıllık izin ücreti, fazla çalışma ücreti, hafta tatili ile ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı, davacının 1978 tarihinden 13.04.2012 tarihine kadar davalı kurum nezdinde inşaat ustası olarak çalıştığını, 13.04.2012 tarihinde emekli olmak için işten ayrıldığını, 1978 tarihinden 2001 tarihine kadar mevsimlik işçi olarak, 2001 tarihinden sonra kadrolu işçi olarak çalıştığını, kıdem tazminatının ödenmediğini, fazla çalışma yaptığını, haftasonları iş yeri uygulaması gereği saat 21.00"e kadar çalıştığı dönemler olduğunu, ücretinin ödenmediğini, 2010 yılında geçirdiği ameliyat gerekçe gösterilip o yıl için yıllık izin hakkı verilmediğini; davacının ödenmeyen kıdem tazminatının, fazla çalışma ücretinin, yıllık izin ücretinin, ulusal bayram ve genel tatil ücretinin, hafta tatili ücretinin davalıdan tahsiline, karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı vekili, davacının inşaat işçisi olarak değil, mevsimlik işçi statüsünde boyacı olarak 1978 tarihinde işe başladığını, 2001 yılında düz işçi olarak daimi işçi kadrosuna atandığını, iş sözleşmesinin feshedilmediğini, davacının emekli olup işinden ayrıldığını, yıllık izin ücreti talebinin zamanaşımına uğradığını, davacının değişik zamanlarda ve süresi bir yılı bulmayan dönemlere ilişkin yıllık ücretli izin hakkının bulunmadığını, davacının ilk yıllık iznini 1994 tarihinde kullandığını, devam eden yıllarda da yıllık izinlerini kullandığını, iddianın aksine davacının imzasının bulunduğu dilekçesine göre 03.03.2010 ila 08.03.2010 tarihleri arasında yılında beş gün yıllık izin kullandığını, davacının emekli olurken ihtirazi kayıt koymadığını, imzasını taşıyan belgede 2010 yılına ait yıllık iznini kullanmayacağını ve ücretini istemediğini belirttiğini, 2011 yılı yıllık izin ücretinin ödendiğini, davacıya 19.04.2012 tarihinde 71.827,59 TL kıdem tazminatı ödendiğini, hiçbir alacağının kalmadığını; bu sebeple davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Karar davalı vekilince temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere göre davalının aşağıdaki bendlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Taraflar arasında davacının yıllık izin alacağı olup olmadığı uyuşmazlık konusudur.
Davacı dava dilekçesinde 2010 ve 2012 yıllarına ait ücretli izin hakkını kullanmadığından dolayı bu dönemlere ilişkin ücretinin de kendisine ödenmesi gerektiğini iddia etmiştir. Bu husus dikkate alınmadan, hak kazandığı yıllık izin ücretinin tüm çalışma dönemi için belirlenmesi, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 26. maddesinde belirtilen taleple bağlılık ilkesine aykırı ve isabetsizdir.
3-Aynı zamanda, yıllık izin hesaplamasının 01.03.2011-28.02.2013 yürürlük tarihli toplu iş sözleşmesi hükümlerine göre yapıldığı, anlaşılmaktadır. Dosya içersine talep edilen dönemlerde yürürlükte bulunan toplu iş sözleşmeleri celp edilerek yıllık izin alacağının ait olduğu yıl yürürlükte bulunan toplu iş sözleşmesi hükümleri uyarınca hesaplanması gerektiği gözetilmeksizin tüm dönemlere ... ile ... arasında imzalanan 01.03.2011-28.02.2013 yürürlük tarihli toplu iş sözleşmesi hükümlerin uygulanması hatalıdır.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 02.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.