22. Hukuk Dairesi 2014/7008 E. , 2015/19434 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA : Davacı, kıdem, ihbar tazminatı, izin, fazla mesai, hafta tatili, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde taraflar avukatları tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı, iş sözleşmesinin haksız feshedildiğini ileri sürerek kıdem ve ihbar tazminatı, ile bir kısım işçilik alacaklarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı davacının kendi isteği ile ayrıldığını alacak iddilarının yerinde olmadığını beyan ederek davanın reddini savunmuştur.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, hafta tatili alacak isteğinin reddine diğer isteklerin kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı taraf vekilleri temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, tarafların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-İş sözleşmesinin kim tarafından sona erdirildiği konusunda taraflar arasında uyuşmazşlık bulunmaktadır. Sosyal güvenlik kurumu kayıtlarına göre 21.05.2001 tarihinden beri davalı işyerinde garson olarak çalışan davacı, iş kazası sonrası hastaneye gitmek istemesine rağmen hakaret ve küfür edilerek işten 18.09.2012 tarihinde çıkarıldığını iddia ettiği gibi 21.09.2012 tarihli ihtarname de de aynı konuyu tekrar ederek alacak taleplerinde bulunmuştur. Davalı ise iş kazası sebebiyle hastaneye gönderildiğini tedavisi yapıldıktan sonra davacının bir daha işe gelmediğini savunmuştur. Davacı tanıklarının sözleşmenin feshine dair bilgi ve görgüsü bulunmadığı, davalı tanıkları ise davacının ayrıldığını ve davacıya hakret edilmediğini dikkatli olması için kızıldığını beyan ettikleri görülmüştür. Dosya içeriğindeki tüm delillere davalı tanığının dolaylı anlatımlarına göre davacının iş kazası sonrası maruz kaldığı işverenin haksız davranışı sebebiyle eylemli olarak iş sözleşmesini haklı feshettiğinden ihbar tazminatının reddi gerekir.
3-Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp ispatlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda iş yeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, iş yeri iç yazışmaları, delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın bu tür yazılı belgelerle ispatlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları şahit beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada gözönüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille söz konusu olabilir. Buna karşın, bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda dahi, işçinin geçerli bir yazılı belge ile bordroda yazılı olandan daha fazla çalışmayı yazılı delille ispatlaması gerekir.
Davalı işyeri alkollü lokanta olduğu ve davalı tanıklarına göre ramazan aylarında işyerinde çalışma olmadığı yönündeki beyanlar ile işin niteliği de dikkate alındığında ramazan aylarını dışlamadan fazla çalışma ücreti hesabı yapan bilirkişi raporu esas alınarak karar verilmesi isabetsiz olmuştur
4-Hükme esas alınan bilirkişi hesap raporunda yıllık izin alacağı brüt ücretten hesaplanıp netleştirilirken sadece gelir vergisi ve damga vergisi düşülerek alacak belirlenmiş ve mahkemece bu tutar net olarak hüküm altına alınmıştır. Oysa yıllık izin alacağı hesabında bürüt ücretten net ücrete gidilirken sigorta primi ve işsizlik sigortası primlerininde düşülmesi gerekirken eksik inceleme ile karar verilmesi bozma sebebidir.
Sonuç :
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 04.06.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.