Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/7071
Karar No: 2019/7549

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2017/7071 Esas 2019/7549 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Bu dava, bir taşınmazın orman sınırları dışına çıkarıldığı ve fiilen kullanıldığı iddiasıyla açılmıştır. Mahkeme, taşınmazın kullanımının tespiti için kadastro çalışması yapılması gerektiğini ancak bu tespitin orman kadastrosunun dışında olduğunu belirtmiştir. Ayrıca, taşınmazın niteliği ve fiili kullanıcısının 2/B tutanaklarında belirtilmediği için bu tutanakların hukuki bir değer taşımadığı ifade edilmiştir. Sonuç olarak, dava reddedilmesi gerektiği ancak mahkeme tarafından yanlış bir karar verildiği belirtilmiştir.
Kanun Maddeleri:
- 5831 sayılı Kanunun 8. maddesi
- 3402 sayılı Kanunun Ek-4 maddesi
- 6831 sayılı Orman Kanunu'nun 2/B maddesi
- 3402 sayılı Kanunun 25. maddesi
- 3402 sayılı Kanunun 27. maddesi
20. Hukuk Dairesi         2017/7071 E.  ,  2019/7549 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi
    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı Hazine tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    K A R A R
    Davacı vekili ....sayılı Kanunun 8 ve 3402 sayılı Kanunun Ek-4 maddesine göre yapılan kadastronun iptali ile, davacıların kullanımında olan 502.00 m2"lik taşınmazın 2/B arazisi olarak orman sınırları dışına çıkarılan yerde kaldığının tespit edilerek Hazine adına tespit ve tescili ile davacıların kullanımında olduğunun tespit ve tesciline karar verilmesi istemiyle dava açmıştır.
    Mahkemece hakkında tutanak düzenlenmeyen taşınmazlarla ilgili uyuşmazlıkların kadastro mahkemesinde çözümlenmesinin mümkün olmayacağından bahisle davanın görevsizlik nedeniyle reddine karar verilerek dava dosyası Köyceğiz Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmiş, .... Asliye Hukuk Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda da görevsizlik kararı verilmiş, davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 30.12.2011 tarihli 2011/17318 E. - 16339 K. sayılı kararıyla hüküm bozulmuştur.
    Hükmüne uyulan bozma ilamında özetle ‘‘5831 sayılı Kanun ile 3402 sayılı Kanuna eklenen Ek 4/1. maddesi gereğince "6831 sayılı Orman Kanunun 20/06/1973 tarihli ve 1744 sayılı Kanunla değişik 2. maddesi ile 23/09/1983 tarih ve 2896 sayılı, 05/06/1986 tarihli ve 3302 sayılı Kanunlarla değişik 2. maddesinin (B) bendine göre orman kadastro komisyonlarınca Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan yerler, fiili kullanım durumları dikkate alınmak ve varsa üzerindeki muhdesatın kime veya kimlere ait olduğu ve kim veya kimler tarafından ne zamandan beri kullanıldığı kadastro tutanağının beyanlar hanesinde gösterilmek suretiyle, bu Kanunun 11. maddesinde belirtilen askı ilanı hariç diğer ilanlar yapılmaksızın öncelikle kadastrosu yapılarak Hazine adına tescil..." edilir.
    Kadastro mahkemesinin genel olarak görevi 3402 sayılı Kanunun 25. maddesinde, zaman bakımından görev ve yetkisi ise aynı Kanunun 27. maddesinde düzenlenmiştir. 5831 sayılı Kanunun 8. maddesi ile 3402 sayılı Kanuna eklenen Ek 4. madde hükmüne göre yapılan kadastro işlemine itiraz davasında kadastro mahkemesi görevli olup, davacıya ait taşınmazın 6831 sayılı Kanunun 2/B madde uygulamasıyla Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan yerlerden olduğu halde, 3402 sayılı Kanunun Ek 4. maddesine göre bu yer için tutanak düzenlenmediği iddiasıyla açılan davada kadastro mahkemesi görevli değildir.
    Diğer taraftan, çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde yapılan orman kadastrosu, orman kadastrosunun aplikasyonu ve 2/B işlemlerine itiraz niteliğinde olduğu düşünülse bile, altı aylık hak düşürücü süre geçtiğinden, davada kadastro mahkemesi görevli olmayıp genel mahkeme görevlidir...’’ hususlarına değinilmiştir.
    Mahkemece bozma kararına uyularak yapılan yargılama sonunda, davanın kabulü ile fen bilirkişi raporunda (A) ile gösterilen 499,29 m2"lik taşınmazın 2/B vasfında Hazine adına tesciline, sicilin beyanlar hanesine taşınmaz ve üzerindeki evin davacıların kullanımında olduğunun yazılmasına karar verilmiş, hüküm davalı Hazine tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, orman rejimi dışına çıkarılan ancak henüz kullanım kadastrosu yapılmamış taşınmazda zilyetliğin tespiti isteğine ilişkindir.
    Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede 1940 yılında yapılan orman kadastrosu, daha sonra 21.05.1993 tarihinde ilan edilen sınırlaması yapılmış yerlerde eski tahdidin aplikasyonu ile 6831 sayılı Orman Kanununun 3302 sayılı Kanunla değişik 2/B madde uygulaması bulunmaktadır.
    Dosya kapsamından davacılar vekilinin, dava konusu taşınmazın Hazine adına orman sınırı dışına çıkarılan ve davacıların kullanımında olduğunun tespitini dava ettiği anlaşılmaktadır. Ancak, orman sınırı dışına çıkartılan bu neviden yerlere ilişkin olarak, 3402 sayılı Kanuna 5831 sayılı Kanun ile eklenen Ek-4. maddesi uyarınca yapılacak kullanım kadastro çalışmasında taşınmazın fiilî kullanıcısı ve niteliği belirlenebilir. 6831 sayılı Kanunun 2/B madde uygulama çalışmaları sırasında, fiilî kullanıcı tesbiti ve (mera, tarla, bahçe gibi) nitelik tesbiti yapılmamaktadır. Sadece taşınmazın 31.12.1981 tarihinden önce bilim ve fen bakımından orman niteliğini tam olarak kaybetmiş olup olmadığının tesbiti yapılmaktadır. Davacıların adının, 2/B madde uygulama tutanaklarında işgalci olarak geçmesi veya geçmemesi veya taşınmazın mera veya tarla olarak nitelendirilmesi, hem taşınmazın fiilî kullanıcısına hem de niteliğine ilişkin bir karine teşkil etmez. Davacıların dava konusu ettiği husus, ancak; 3402 sayılı Kanuna 5831 sayılı Kanun ile eklenen Ek-4. maddesi uyarınca yapılacak kullanım kadastro çalışmalarında söz konusu olabilir. Dolayısıyla, Hazine adına orman sınırı dışına çıkartılan yerlere ilişkin tutanaklarda işgalci olduğunun belirtilmemesi veya taşınmazdan mera, tarla, bahçe ve benzeri nitelendirmeler ile söz edilmesi herhangi bir hak kaybına yol açmaması nedeniyle, 2/B tutanaklarının içeriğinde yer alan işgalci ve niteliğe dair beyanlara karşı ilgililerin dava açmada hukukî yararlarının bulunduğundan söz edilemez. Zira, komisyonun işgalci, yani fiilî kullanıcı ve mera, tarla, bahçe ve benzeri şekilde nitelik belirleme yetkisi bulunmadığı için 2/B madde uygulama çalışma tutanaklarındaki bu ifadelerin hukukî bir değeri bulunmamaktadır. 2/B madde uygulama çalışması tutanaklarında yer alan işgalci veya niteliğe dair ifadeler sadece taşınmazın orman vasfında olmadığının veya bir başka ifade ile orman niteliğini kaybettiğinin dolaylı yoldan ifadesi olup, bunun ötesinde bir hukukî sonucu yoktur. Kadastro müdürlüğünce dava konusu taşınmazla ilgili kullanım kadastro çalışması yapılmadığı ve tutanak düzenlenmediği bildirildiğine göre mahkemece davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalı Hazine vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA 17/12/2019 günü oy birliği ile karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi