Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/4820
Karar No: 2020/3417
Karar Tarihi: 02.07.2020

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2017/4820 Esas 2020/3417 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Tapu iptali ve tescil davasıyla ilgili olarak görülen davada, davalı tahsisin iptal edildiğini ileri sürerek tapunun iptalini ve adına tescilini isteyen davacıya yönelik olarak mahkemece asıl davanın kabulüne birleştirilen davanın reddine karar verilmiştir. Asıl dava dahilindeki temyiz itirazları reddedilirken, taşınmazın aynına ilişkin davalarda, harcı tamamlanan dava değeri üzerinden karar tarihinde yürürlükte olan A.A.Ü.T. hükümleri uyarınca nispi vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği belirtilmiştir. Dava değeri 35.000 TL olarak gösterilmiş ve bu değer üzerinden harçlandırılmıştır. Hükmen harcı tamamlanan 64.400 TL. üzerinden fazla vekalet ücretine hükmedilmesi yanlış olduğu vurgulanmıştır. \"6100 sayılı HMK'nun geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 438/7. maddesi\" kullanılarak hükmün düzeltilerek onanması kararlaştırılmıştır.
1. Hukuk Dairesi         2017/4820 E.  ,  2020/3417 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :
    DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL

    Taraflar arasında görülen davada;
    Asıl davada davacı, dava konusu ... ada ... parsel sayılı taşınmazın ... adına ...-...-... Sayılı Yasa ve Uygulama Yönetmelikleri uyarınca tahsisinin yapıldığını, yapılan araştırmalarda 1995 ve 1997 tarihli hava fotoğraflarında parselin boş ve işgalsiz olduğunun görüldüğünü, tapu tescil tarihinden itibaren yasal sürede inşaata başlanmadığının tespit edildiğini, bu nedenle tahsis işleminin iptal edildiğini ileri sürerek tapu kaydının iptali ile adına tescile karar verilmesini istemiştir.
    Asıl davada davalı, iptal kararına karşı idari yargı yoluna başvurulduğunu, taşınmaz üzerinde bina bulunduğunu belirterek davanın reddini savunmuş, yargılama sırasında ölümü ile mirasçıları davaya dahil edilmiştir.
    Birleştirilen davada davacı, dava konusu taşınmazı ... 1. Noterliğinin 22.07.1998 tarih ve 20202 yevmiye nolu satış vaadi sözleşmesi ile satın aldığını, taşınmaz üzerindeki şerhin terkinine karar verilmesini istemiştir.
    Asıl davanın reddine birleştirilen davanın açılmamış sayılmasına ilişkin olarak verilen karar Dairece “...Hemen belirtilmelidir ki; mahkemece asıl dava yönünden; tahsis işlemi üzerinden uzun süre geçtikten sonra dava açılmasının iyiniyet kuralları ile bağdaşmayacağı ve taşınmazın üzerine bina yapılarak tahsis amacına uygun kullanıldığı gerekçesiyle asıl davanın reddine karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik bulunmamaktadır. O halde, davacı (birleştirilen davanın davalısının) asıl dava bakımından temyiz itirazları yerinde değildir, reddine. Birleştirilen dava bakımından temyiz itirazlarına gelince;... birleştirilen davanın yasal süresi içerisinde yenilendiği kabul edilerek işin esasına girilerek, varılacak sonuç çerçevesinde bir karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı olduğu üzere karar verilmiş olması doğru değildir...” gerekçesiyle bozulmuş, asıl davada davacının karar düzeltme isteği üzerine Dairece “...asıl dava bakımından davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması doğru değildir...” gerekçesiyle ilk karar ortadan kaldırılarak hüküm bozulmuş, bozmaya uyularak yapılan yargılama neticesinde, mahkemece asıl davanın kabulüne birleştirilen davanın reddine karar verilmiştir.
    Karar, asıl davada dahili davalılar, birleştirilen davada davacı tarafından süresinde temyiz edilmiş olmakla; Tetkik Hâkimi ..."nün raporu okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü.
    -KARAR-
    Hükmüne uyulan bozma ilamı uyarınca yazılı şekilde karar verilmesinde bir isabetsizlik yoktur. Asıl davada dahili davalıların, birleştirilen davada davacının bu yöne değinen temyiz itirazları yerinde olmadığı için reddine.
    Asıl davada dahili davalıların öteki temyiz itirazına gelince;
    Taşınmazın aynına ilişkin davalarda, harcı tamamlanan dava değeri üzerinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. hükümleri uyarınca nispi vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğinde kuşku yoktur.
    Eldeki asıl davada, dava dilekçesinde dava değeri 35.000 TL olarak gösterilmiş ve bu değer üzerinden harçlandırılmış olup, hükmen harcı tamamlanan 64.400 TL. üzerinden fazla vekalet ücretine hükmedilmesi doğru değildir.
    Ne var ki, bu hususun düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden; hükmün 3. bendinde yer alan “ 7.434,00 TL" ibaresinin hükümden çıkarılarak yerine "4.200 TL" ibaresinin yazılmasına, asıl davada dahili davalıların bu yöne ilişkin temyiz itirazının kabulü ile 6100 sayılı HMK"nun geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK"nun 438/7. maddesi uyarınca hükmün bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 02.07.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi