12. Ceza Dairesi 2020/1701 E. , 2021/8570 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat
Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davacı vekili ve davalı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Tazminat talebinin dayanağı olan ... Anadolu 4. Ağır Ceza Mahkemesinin 2014/188 Esas - 2015/143 Karar sayılı ceza dosyası kapsamında, davacının Türkiye Cumhuriyeti hükümetini cebren iskat veya vazife görmekten menetmeye teşebbüs suçundan 24.09.2012 – 19.06.2014 tarihleri arasında 1 yıl 8 ay 28 gün tutuklu kaldığı, yapılan yargılama sonunda beraatine hükmedildiği, beraat hükmünün 08/06/2015 tarihinde kesinleştiği, davanın tutuklama tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 5271 sayılı CMK"nın 142. maddesinde öngörülen süre içinde yetkili ve görevli mahkemeye açıldığı ve dava için kanunda öngörülen yasal şartların oluştuğu,
Davacının 262.162,70 TL maddi, 1.000.000 TL manevi tazminatın tutuklama tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile ödenmesi talebine ilişkin söz konusu davada, yerel mahkemece 5.750 TL maddi, 21.000 TL manevi tazminatın tutuklama tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya ödenmesine hükmedilmesi üzerine Dairemizce yapılan incelemede; nesnel bir ölçüt olmamakla birlikte, hükmedilecek manevi tazminatın davacının sosyal ve ekonomik durumu, üzerine atılı suçun niteliği, tutuklanmasına neden olan olayın cereyan tarzı, tutuklu kaldığı süre ve benzeri hususlar ile tazminat davasının kesinleşeceği tarihe kadar davacının elde edeceği parasal değer dikkate alınıp, hak ve nesafet ilkelerine uygun makul bir miktar olarak tayin ve tespiti gerekirken, davacı lehine belirlenen ölçütlere uymayacak miktarda fazla manevi tazminata hükmolunması, davacının tutukluluğu devam ederken 13/01/2014 tarihinde emekli olduğunun anlaşılması karşısında, 13/01/2014 ile tahliye tarihi olan 19/06/2014 tarihi arasında cezaevinde geçen süre için Aile Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığınca belirlenen net asgari ücret tarifesi üzerinden hesaplanacak gelir kaybının maddi tazminat olarak hükmolunmaması,tazminat talebinin dayanağı olan ceza dava dosyasında beraat etmiş olması nedeniyle davacı lehine maktu vekalet ücretine hükmolunması gerektiği, maktu vekalet ücretini aşan ve serbest meslek makbuzu ile ispatlanan kısmın ise davacı ile avukatı arasındaki hukuki ilişkiye dayandığı, bu nedenle koruma tedbirleri nedeniyle tazminat davasında zarar kapsamında değerlendirilemeyeceğinin gözetilmemesi gerekçesi ile hükmün bozulması üzerine yerel mahkemece duruşma açılıp, 4.483,80 TL maddi, 126.000,00 TL manevi tazminatın tutuklanma tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya ödenmesine karar verildiği anlaşılmakla;
Bozma ilamına uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre,
1-Maddi tazminatın, davacının tutuklu kaldığı döneme ilişkin net asgari ücret üzerinden hesaplanan "4.410,11" TL yerine, hatalı bilirkişi raporuna dayanılarak bu miktarın üstünde kalacak şekilde ‘’4.483,80’’ TL olarak tayin edilmesi suretiyle, davacı lehine fazla maddi tazminata hükmolunması,
2-Dosya içeriğine göre, tutukluluğu sırasında 13/01/2014 tarihinde emekli olan davacının emekli olduğu tarih ile tahliye tarihi arasındaki tutukluluk süresine ilişkin olarak net asgari ücret miktarı üzerinden hesaplama yapılarak bulunan gelir kaybının emeklilik tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davacıya ödenmesine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, yasal faizin tutuklama tarihinden itibaren işletilerek fazla miktarda faize hükmolunması,
Kanuna aykırı olup, davacı vekilinin ve davalı vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapmayı gerektirmeyen bu hususun aynı Kanunun 322. maddesine göre düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasının 1. bendinde davacı lehine hükmolunan maddi tazminat miktarının ‘’ 4.410,11’’ TL’ye indirilmesine, maddi tazminatın tayin edildiği hüküm fıkrasında miktardan sonra gelmek üzere "13/01/2014 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalı hazineden alınarak davacıya verilmesine" ibaresinin eklenmesi suretiyle, sair yönleri usul ve Kanuna uygun olan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 06.12.2021 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.