3. Hukuk Dairesi 2020/7336 E. , 2020/6337 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : SÖKE 2. ASLİYE (TÜKETİCİ) HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında ilk derece mahkemesinde görülen tazminat davasının kabulüne dair verilen karar hakkında bölge adliye mahkemesi tarafından yapılan istinaf incelemesi sonucunda; davacı ve davalı .... vekillerinin istinaf başvurusunun reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili, müvekkilinin 02.04.2012 tarihinde davalı ... Otomotiv Ltd Şti"den ... marka araç aldığını, 29.907,15 TL ödediğini, satın aldıktan sonra birçok kere arıza yaptığını ve arızaların servis görevlilerince giderilemediği için 04.09.2014 tarihinde ihtarname ile davalılardan yeni bir araç verilmesi talebinde bulunulduğunu, davalıların bu ihtarnameye cevap vermediklerini belirterek söz konusu aracın iade alınarak aynı marka ve özellikte sıfır kilometre yeni bir araç verilmesini, aynı marka ve özelliklere ait bir araç bulunmaması halinde benzer ve uygun muadilli başka bir araçla değiştirilmesi, bunun kabul edilmemesi halinde araç bedelinin ödeme tarihinden itibaren işleyecek reeskont faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini istemiştir.
Davalılar, davanın reddini dilemişlerdir.
İlk derece mahkemesince, davanın kabulü ile dava konusu aracın iadesine ve 29.907,15 TL nin aracın iade tarihinden itibaren işleyecek reeskont faiziyle birlikte davalılardan tahsiline, davacıya ödenmesine karar verilmiş; davacının ve davalı ..."nin istinaf talebi İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 13. Hukuk Dairesince incelenerek; istinaf başvurusunun oy çokluğu ile esastan reddine karar verilmiştir. Bu karar süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmiştir.
1- 6502 sayılı yasanın 11. maddesinde, malın ayıplı olması durumda tüketicinin seçimlik hakları düzenlenmiştir. Bu seçimlik haklarda tüketici; bedel iadesini de içeren sözleşmeden dönme, malın ayıpsız misliyle değiştirilmesi veya ayıp oranında bedel indirimi ya da ücretsiz onarım isteme haklarına sahiptir. Satıcı, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlüdür. Açıklandığı şekilde tüketici seçimlik haklarından herhangi birisini kullanabilecektir. Öğretide ve uygulamada da kabul edildiği üzere tüketicinin seçimlik haklarını tek yanlı ve varması gereken bir irade açıklamasıyla
kullanması gerekmektedir. Tüketici bu haklardan hangisini seçtiğini, bir kez bildirmekle, seçim hakkını kullanmış olur ve artık tercihini değiştiremez. Çünkü, satıcı kayıtsız şartsız, bildirilen tercihi yerine getirmek zorundadır. Bu nedenle tüketicinin seçim hakkı, bir kez kullanılmakla sona ermekte ve onun yerine tercih ettiği hak geçmektedir. Bu özelliği nedeniyle, tüketicinin seçimlik hakkının yenilik doğrucu (inşai) haklardan olduğunu söyleyebiliriz.
Davacı’nın dava dilekçesindeki talebi aracın ayıpsız misli ile değişimi, bunun mümkün olmaması halinde ise araç bedelinin iadesine hükmedilmesi yönündedir. Davacının talebi terditli dava mahiyetindedir. 6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu"nun 227. maddesinde alıcıya tanınan haklar yenilik doğurucu yani tüketilen haklardan olup alıcı bunlardan ancak birini kullanabilecek, başka bir anlatımla terditli olarak talepte bulunamayacaktır. Tüketicinin seçimlik hakkını hangi yönde kullandığı hususunda tereddüt var ise de, davacıya bu talebi hakkında değişim hakkını mı, ya da sözleşmeden dönme hakkını mı kullanacağı hususu açıklattırılmak suretiyle sonuca gidilmesi gerekir. Somut olayda ilk derece mahkemesince bedel iadesine karar verilmiş davacı, dilekçesindeki ilk talebi olan ayıpsız misli ile değişimine karar verilmesi talebiyle istinaf talebinde bulunmuş Bölge Adliye Mahkemesince davacının istinaf talebinin reddine karar verilmiş davacı yine aynı talepte bu kez temyiz isteminde bulunmuştur. Bu minvalde davacının istinaf ve temyiz taleplerinde misliye değişim talep ettiği gözetildiğinde tüketicinin seçimlik hakkını misli ile değişim yönünde kullanmış olduğunun kabulü gerekir.
Yukarıda açıklandığı üzere, tüketici seçimlik hakkını ayıpsız misli ile değişim yönünde kullanmış olup, stoklarda bu aracın mislinin bulunmaması halinde, infaz aşamasında İİK 24. maddesinin uygulanması imkanı bulunduğundan, ilk derece mahkemesince bedel iadesine hükmedilmesi hatalı olmakla, bu husus bozma sebebi yapılmıştır.
İlk derece mahkemesi kararının, yukarıda açıklanan nedenlerle bozulmasına karar verilmiş olduğundan, HMK"nın 373. maddesinin birinci fıkrası uyarınca, iş bu karara karşı yapılan istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin bölge adliye mahkemesi kararının da kaldırılmasına karar verilmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle 6100 sayılı HMK"nın 373/1. maddesi uyarınca temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının KALDIRILMASINA, aynı Kanun"un 371. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesi kararının davacı yararına BOZULMASINA,dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin de bölge adliye mahkemesine gönderilmesine, 10/11/2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.