1. Hukuk Dairesi 2018/4098 E. , 2020/3566 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : GAİPLİK/BEDEL
Taraflar arasında görülen gaiplik - bedel davası sonunda, yerel mahkemece davanın reddine ilişkin olarak verilen karar davalı kayyım vekilleri tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi ..."nun raporu okundu, açıklamaları dinlendi, gereği görüşülüp düşünüldü;
-KARAR-
Dava, davacı Vakıflar İdaresi tarafından açılan 5737 Sayılı Yasanın 17.maddesine dayalı gaiplik ve bedel isteklerine ilişkindir.
Davacı, ... ada ... parsel sayılı bahçeli ahşap ev vasıflı "... Vakfından’’ olan taşınmazın 1/4 payının ... kızı ..., 1/4 payının ... oğlu ... adlarına kayıtlı iken kamulaştırma sonucu kamulaştırma bedeli olarak takdir edilen bedelden 9.542.69 TL taviz bedelinin ödendiğini, geri kalan 85.881.47 TL"nin kayyım hesabına aktarıldığını ileri sürerek gaiplik kararı verilmek suretiyle kayyım hesabına aktarılan 85.881.47"TLnin işlemiş ve işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Davalı, dava konusu olayda gaiplik için süre dolmadığından davanın dayanaktan yoksun olduğunu, taşınmazın kamulaştırma bedelinin ... Belediye Başkanlığı tarafından %10 taviz bedeli Vakıflar Genel Müdürlüğüne aktarıldıktan sonra kayyım hesabına aktarıldığını, dava dilekçesinde vakfın niteliğinin belirtilmediğini, vakfın niteliğinin araştırılması gerektiğini belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, ... oğlu ... yönünden 5737 Sayılı Yasanın 17.maddesindeki şartların oluştuğu gerekçesi ile ... oğlu ...’in gaipliğine ve payına isabet eden kamulaştırma bedelinin kamulaştırma tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, kızı ...’nün ise mirasçıları tespit edildiğinden ... kızı .... payına yönelik davanın reddine karar verilmiştir.
Hemen belirtilmelidir ki, ... kızı ... payına yönelik davanın reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik yoktur. Davacının temyiz itirazının yerinde olmadığından reddine.
Davalının temyiz itirazlarına gelince;
Dosya içeriği ve toplanan delillerden; dava konusu ... ada ... parsel sayılı bahçeli ahşap ev vasıflı taşınmazın 30.12.1954 tarihli tapulama tespiti ile 2/4 payının 22.03.1994 tarihli tapu kaydına binaen ..., ½ payının 6. K. Evvel, 336 tarih 133 sıra nolu tapu kaydı ile ... kızı ... ve ... oğlu ... adına 1/4’er paylı olarak tespit ve tescil
edildiği, tutanağın iliştirilen belgeler sütununda ilaveten 22 nisan 333 tarih 121 nolu kaydın da bulunduğu, tespitin itirazsız olarak 15.02.1957 tarihinde kesinleştiği, tapulama tutanağında taşınmazın vasfının bahçeli ahşap ev ‘... Vakfından’’ olarak belirtildiği, 22 nisan 333 tarih ve 121 sıra nolu tapu kaydına göre taşınmaz ... oğlu ... uhdesinde iken 334 senesinde ölümü ile geride eşi ... ile çocukları ..., ... ve ...’nin kaldığı, bunlardan ... ile ...’e ait 2/4 payın tedavülen 23.03.1994 tarih 184 sıra nolu tapu sicili ile ... adına tespitine karar verildiğinin açıklandığı, anılan kayıtların ekinde gönderilen tapu muamelatına mahsus ilmuhaberde ise ... ve ... oğlu ...’in 1324 doğumlu olduğu, ... ve ... kızı ...’nin 1285 doğumlu olduğunun ifade edildiği, aynı evrakta anılan kişilerin nüfusa kayıtlı oldukları ilçelerin de yazılı olduğu, ... Nüfus Müdürlüğünün ... ve ... kızı 1889 (1305) ... doğumlu ...’ın nüfus kaydını gönderdiği, aşamada ...’ın torunlarının sağ olduğu ve hem ... hem de ...’in mirasçısı olduklarını ileri sürdükleri, ...’a ait veraset ilamını dosyaya ibraz ettkleri, mahkemece anılan ...’nün evlenerek geldiği hanenin tespiti için yeniden müzekkere yazıldığı, verilen cevapta geldiği hanenin ... ... Ormanlı Köy olduğunun bildirildiği, ... Nüfus Müdürlüğüne ... için yazılan müzekkereye verilen cevapta ise anılan kişiye ait kayda rastlanmadığının bildirildiği, ... Nüfus Müdürlüğünün ise ... ve ... oğlu 1324 doğumlu ...’e ilişkin kayıt olmadığını ancak ... ve ... oğlu 1324 doğumlu ...’in kaydının bulunduğunun bildirildiği anlaşılmıştır.
Hal böyle olunca, tapulamaya esas tüm tapu kayıtlarının (22.03.1994 tarihli tapu kaydı, 6. K. Evvel, 336 tarih 133 sıra nolu tapu kaydı, 22 nisan 333 tarih 121 nolu tapu kaydı) getirtilmesi, tapulama tutanağı ve ekindeki anlatımdan ...’nün kardeşi olduğu anlaşılan ... oğlu ... ile dosyadaki ... Kızı ...’ye ait nüfus kayıtları ilgi tutularak ... oğlu ...’in nüfus aile kayıt tablolarının Nüfus ve Vatandaşlık Genel Müdürlüğünden istenmesi, ... ile ...’nün göçmen olabilecekleri ve bu durumda da aynı haneye kayıt edilmemiş olabilceğinin de gözetilmesi, 22.03.1994 tarihli tapu kaydı ile taşınmazın 2/4ünün ... adına tescil edildiği, aynı zamanda kök mirasbırakan ... oğlu ...’in de eşinin adının ... olduğu dikkate alındığında tespite dayanak tapu kaydı incelenerek ... oğlu ...’in mirasçısının bulunup bulunmadığının açıkça saptanması, ... Kızı ... ve ...’in mirasçıları olduklarını belirterek müdahillik talebinde bulunan bir kısım ... mirasçılarına ... oğlu ...’in mirasçılık belgesini sunmaları için süre verilmesi, ... oğlu ...’in mirasçılarının bulunup bulunmadığının, gaip olup olmadığının tereddüte yer bırakmayacak biçimde açıklığa kavuşturulması gerekirken eksik araştırma ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru değildir.
Davalı kayyımın bu gerekçelerle yerinde bulunan temyiz itirazlarının kabulü ile, hükmün (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, alınan peşin harcın temyiz eden davalıya geri verilmesine, 26,70 TL. bakiye onama harcının temyiz eden davacıdan alınmasına, 08.07.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.