8. Hukuk Dairesi 2016/20961 E. , 2020/111 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Katılma Alacağı
Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.
K A R A R
Davacı ... vekili; taraflar arasında ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2010/184 Esas sayılı dosyasında görülen mal rejiminin tasfiyesi davasında, evlilik birliği içinde davalı erkek adına edinilen taşınmaz yönünden davacı kadının 34.650,00 TL katılma alacağı bulunduğunun tespit edildiğini, ancak taleple bağlı kalınarak 10.000,00 TL alacağa hükmedildiğini, davacının fazlaya dair haklarının saklı tutulduğunu açıklayarak, bakiye kalan 24.500,00 TL alacağın faiziyle birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı ... vekili, davacının taşınmaz alımına katkısı bulunmadığını ileri sürerek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, tarafların boşanmadan sonra karşılıklı mal rejimi sebebi ile davalı ... tarafından ... 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2010/184 Esas sayılı dosyası ile 500 parsel sayılı taşınmaz için, davacı tarafından da Mahkemenin 2010/329 Esas sayılı dosyası ile 499 parsel sayılı taşınmaz nedeni ile davaların açıldığını ve her iki davada da karşılıklı olarak fazlaya ilişkin haklar saklı tutularak 10.000,00 TL talep edildiğini, her iki dosyanın ... 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin 2010/184 Esas sayılı dosyasında birleştirildiğini, yapılan yargılama sonucunda her iki tarafın 10.000,00 TL"lik kısmi davalarının kabulü ile fazlaya ilişkin haklarının saklı tutulmasına karar verildiğini, kararın gerekçe kısmında 499 parsel sayılı taşınmazın 1/2 sinin değerinin 34.650,00 TL olduğunun belirlendiğini, davacı tarafça işbu dava ile bahsi geçen dosyada belirlenen ve fazlaya ilişkin hakları saklı tutulan 24.500,00 TL alacağının asıl davanın açıldığı 24.09.2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte talep edildiğini, davalı tarafın yeniden değer tespiti yapılması isteminin kesin hüküm nedeni ile, zamanaşımı itirazının ise ilgili Yargıtay kararlarında da belirtildiği üzere alacağın 10 yıllık zamanaşımına tabi olması nedeni ile yerinde olmadığı anlaşılmakla yerinde görülmeyerek, davacının fazlaya ilişkin alacağı yönünden davasının kabulüyle 24.500,00 TL alacağın 24.09.2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınıp davacıya verilmesine karar verilmiştir. Hüküm, süresi içerisinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1. Dosya muhtevasına, dava evrakı ile yargılama tutanakları münderecatına ve mevcut deliller mahkemece takdir edilerek karar verildiğine, takdirde bir isabetsizlik bulunmadığına göre, davalı vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2. Davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarına gelince;
Evlilik birliği içinde 2005 yılında davalı adına edinilen 499 parsel sayılı taşınmaz yönünden davacı lehine hükmedilen alacak, katılma alacağı niteliğindedir. TMK"nin 239/son maddesinde; “…aksine anlaşma yoksa tasfiyenin sona ermesinden başlayarak katılma alacağına ve değer artış payına faiz yürütülür…” hüküm altına alınmıştır. Yargıtay"ın ve Dairemizin kökleşmiş uygulamalarına göre tasfiye tarihi karar tarihidir. Mahkemece, tasfiye tarihi olan 30.03.2012 tarihinden itibaren alacağa faiz yürütülmesi gerekirken, tasfiye davasının açıldığı tarih olan 24.09.2010"dan itibaren faiz yürütülmüş olması doğru olmamıştır. Ne var ki, bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden kararın düzeltilerek onanması uygun görülmüştür.
SONUÇ: Yukarıda (2) nolu bentte gösterilen sebeple davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde görüldüğünden kabulü ile gerekçeli kararın birinci bendinde "24.09.2010 " ibaresinin hüküm yerinden çıkartılmasına, yerine "30.03.2012 "ibaresinin yazılmasına, 6100 sayılı HMK"nin Geçici 3. maddesi yollaması ile 1086 sayılı HUMK"un 438/7. fıkrası gereğince düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle reddine, taraflarca HUMK"un 440/I maddesi gereğince Yargıtay Daire ilamının tebliğinden itibaren ilama karşı 15 gün içinde karar düzeltme isteğinde bulunulabileceğine, peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 14.01.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.