MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

TÜRK MİLLETİ ADINA
Davacı, yaşlılık aylığı ve vazife malullüğü aylıklarından yapılan sosyal güvenlik destek primi kesintilerinin iptaline, yapılan kesintilerin yasal faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, bozmaya uyarak ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün, davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar verildi.
K A R A R
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici nedenlere göre davalı Kurum vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında diğer temyiz itirazlarının reddine,
2-Dava, davacının 506 sayılı Yasa"ya tabi çalışması nedeniyle 506 sayılı Yasa uyarınca aldığı yaşlılık aylığı ile 5434 sayılı Yasa uyarınca bağlanan vazife malullüğü aylıklarından 08.05.2008 tarihi itibariyle kesilen sosyal güvenlik destek primlerinin iptali ile yapılan kesintilerden birikmiş 20.000,00 TL"nin her bir kesinti tarihinden itibaren işleyecek faizleriyle iadesi istemine ilişkindir.
Dairemiz “bozma” ilamına karşı “uyma” kararı verilmek suretiyle yapılan yargılama neticesi Mahkemece, yazıldığı şekilde davanın kısmen kabulü ile “davacının 596955310 sicil numarası ile almış olduğu 4/C vazife malullüğü aylığından 08/05/2008- 30/09/2008 dönemi için cari ve birikmiş olarak Temmuz 2012 tarihinden itibaren kesilen toplam 10.787,21 TL sosyal güvenlik destek primini için her bir kesinti tarihinden itibaren işleyen toplam 3.132.31 TL yasal faizin davalı kurumdan tahsili ile davacıya ödenmesine” de karar verilmiştir.
Somut olayda, sair yönlerden Mahkemece verilen karar yerinde ise de, davacının 4/c vazife malullüğü aylığından ay be ay haksız yere kesilen SGDP primi için Kurum tarafından ödenmesi gereken faiz tutarının 01.07.2012-01.03.2016 tarihleri arası dönemi için toplam 3.132,31 TL olarak tespit edildiği anlaşılmıştır. Gerçekten her dava için davanın açıldığı tarihteki koşullar göz önünde bulundurularak bir değerlendirmede bulunulabileceğinden, 07.11.2013 tarihinde açılan davada, dava tarihinden sonra işleyecek olan dönem ( 07.11.2013-01.03.2016 tarihleri arası : 625,59 TL ) faizlerinin de hesaba dahil edilmek suretiyle sonuca gidilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
Ne var ki bu yanlışlığın giderilmesinin yeniden yargılamayı gerektirmediği anlaşıldığından hüküm bozulmamalı, dosya kapsamında yer alan yeterli ve denetime elverişli bilirkişi raporu dikkate alınarak HMK 370/2. maddesi uyarınca düzeltilerek onanmalıdır.
SONUÇ: Yukarıda yapılan açıklama gereğince hüküm fıkrasının 1. numaralı bendi 5. paragrafında yer alan “3.132,31” rakamlarının silinerek yerine gelmek üzere “2.506,72” rakamlarının yazılmasına ve hükmün bu düzeltilmiş şekli ile ONANMASINA, 27.09.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.