22. Ceza Dairesi 2015/717 E. , 2015/529 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık, iftira
HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü:
I-Sanık hakkında iftira suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesinde:
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakim takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
Ancak;
Sanığın tekerrüre esas alınan hükümlülüğünün 765 sayılı TCK.nın 404/2. maddesinde düzenlenen uyuşturucu madde kullanmak suçuna ilişkin olduğu, söz konusu ilamla ilgili olarak 01.06.2005 tarihinde yürürlüğe giren 5237 sayılı TCK"nın 191. maddesinde denetimli serbestlik tedbiri öngörülmesi karşısında, 5237 sayılı TCK"nın 58. maddesi gereğince uygulama yapılamayacağının gözetilmemesi; bu mahkumiyeti yerine adli sicil kaydında yazılı olan Asliye Ceza Mahkemesi"nin 24.4.2006 tarihinde kesinleşen 14.4.2006 gün ve 2005/918 esas, 2006/257 sayılı kararında 765 sayılı TCK"nın 493/1, 61, 522, 59. maddeleri uyarınca hükmedilen 3 ay 10 gün hapis cezasının tekerrüre esas alınması gerektiğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... ve savunmanının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnamaye aykırı olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hükümden tekerrür ile ilgili bölümün çıkartılarak, yerine “5237 sayılı TCK’nın 58/6-7. maddesi gereğince sanık hakkında hükmolunan cezanın, Asliye Ceza Mahkemesi"nin 24.4.2006 tarihinde kesinleşen 14.4.2006 gün ve 2005/918 esas, 2006/257 sayılı kararına ilişkin önceki hükümlülüğü nedeni ile mükerrirlere özgü infaz rejimine göre
çektirilmesine, infazdan sonra sanık hakkında denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasına” cümlesi yazılmak suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
II-Sanık hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükmün incelenmesinde:
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve Hakimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşıldığından, diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
Ancak ;
1-Olay günü yaz saati uygulaması da dikkate alındığında , güneşin 05.18’ de doğduğu gece vaktinin bir saat önce 04.18’ e sona erdiği, mağdur ve tanık beyanlarına göre de suçun saat 05.00 sıralarında gündüz vakti işlendiğinin anlaşılması karşısında; suçun 5237 sayılı TCY"nın 6/1-e maddesinde tanımlanan gece sayılan zaman diliminde işlendiğine ilişkin kanıtlar karar yerinde gösterilip tartışılmadan, hırsızlık suçunda anılan yasanın 143. maddesiyle uygulama yapılması,
2-Sanığın tekerrüre esas alınan hükümlülüğünün 765 sayılı TCK"nın 404/2. maddesinde düzenlenen uyuşturucu madde kullanmak suçuna ilişkin olduğu, söz konusu ilamla ilgili olarak 01.06.2005 tarihinde yürürlüğe giren 5237 sayılı TCK"nın 191. maddesinde denetimli serbestlik tedbiri öngörülmesi karşısında, 5237 sayılı TCK"nın 58. maddesi gereğince uygulama yapılamayacağının Asliye Ceza Mahkemesinin 14.04.2006 gün ve 2005/918-2006/257 esas karar sayılı ilamın tekerrüre esas olduğunun gözetilmemesi;
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... ve savunmanının temyiz itirazları yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 05.05.2015 tarihinde oyçokluğu ile karar verildi.
KARŞI OY
Sanık hakkında 5237 sayılı TCY"nın 58"nci maddesi uygulanmış; ancak tekerrüre esas ilamla ilgili olarak sonradan yürürlüğe giren TCY"nın 191"nci maddesi gereğince denetimli serbestlik tedbiri uygulanması gerekmektedir. Bu durumda, hüküm mahkemesince sanığın bu ilamı dışındaki ilamı tekerrüre esas alınmadığına göre; aleyhe temyiz davası bulunmaması gözetilerek, her iki suçu yönünden, tekerrüre esas alınmayan sabıka kaydının tekerrüre esas alınması, aleyhe temyiz yasağı (kazanılmış hak) ilkesi ile çeliştiğinden yüksek çoğunluğun görüşlerine iştirak edilmemiştir.