Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının bozulmasını mutazammın 15.10.2009 tarih, 10490-19229 sayılı daire ilamının müddeti içinde tashihen tetkiki şikayetçi tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
Manavgat Sulh Hukuk Mahkemesi"nce küçük A.A. aleyhine tesis edilen tazminata ilişkin kararın alacaklı tarafından takip konusu yapıldığı, takipte borçlu olarak A.A."ın belirtildiği, velayeten de H.A."ın gösterildiği görülmüştür.
Takibin kesinleşmesini müteakip veli H.A."ın mallarının haczedilmesi üzerine haczin kaldırılması talep edilmiş, mahkemece istem kabul edilmiştir.
Dairemizin 15.10.2009 tarihli kararı ile, H.A."ın Medeni Kanun hükümleri gözetildiğinde sorumlu olacağı belirtilerek mahkeme kararı bozulmuş ise de, Türk Medeni Kanunu"nun 343.maddesi uyarınca çocuğun borçlarından anne ve babanın çocuk malları üzerindeki haklarına bakılmaksızın kendi mal varlığı ile sorumlu olacağı belirtilmiş olmakla, bu durumda borçlu küçük yerine onun velisi olan baba H.A."ın mallarının haczi talep edilemeyeceğinden mahkeme kararı bu nedenle yerindedir.
Bu nedenle mahkeme kararının onanması gerekirken bozulduğu anlaşılmakla şikayetçinin karar düzeltme isteminin kabulü gerekmiştir.
SONUÇ  : Şikayetçinin karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemizin 15.10.2009 tarih ve 2009/10490-19229 sayılı bozma kararının kaldırılarak, mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 438. maddeleri uyarınca (ONANMASINA), 17,15 TL onama harcı temyiz edenden alındığından başkaca harç alınmasına mahal olmadığına, 26.10.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.