Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : 2863 sayılı Kanuna aykırılık
Hüküm : 765 TCK"nın 102/4, 104/2 ve 5271 sayılı CMK 223/8. maddeleri gereğince zamanaşımı nedeniyle düşme

2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanık hakkında açılan kamu davasının zamanaşımı nedeniyle düşürülmesine ilişkin hüküm, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Gayrimenkul Eski Eserler ve Anıtlar Yüksek Kurulunun 14/01/1977 tarih ve 9583 sayılı kararı ile korunması gerekli kültür varlığı olarak tescil edilen, İstanbul II Numaralı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulunun 14/04/2006 tarih ve 205 sayılı sayılı kararı ile belirlenen Tarihi Yarımada Kentsel ve Tarihi Sit Alanı içerisinde kalan, özel mülkiyete konu ... Sokak ... pafta ... ada ... parsel sayılı taşınmaz üzerinde mevcut bodrum + zemin + 4 normal kattan oluşan kagir yapının üst katının yanması üzerine, İstanbul I Numaralı Kültür ve Tabitat Varlıklarını Koruma Kurulunun 11/10/1995 tarihli ve 7124 sayılı kararı ile, yanan üst katın kaldırılmasına ve özgün malzemeler kullanılarak çatı katı yapılmasına karar verildiği halde, kararın yerine getirilmeyerek muhdes olan son katından arındırılmadığı, ayrıca Beyoğlu Belediye Başkanlığı İmar ve Şehircilik Müdürlüğü"nün 30/04/2013 tarihli yapı tatil tutanağında belirtildiği şekilde yapının yanan üst katı yerine izinsiz olarak 4. Normal kat + çatı katı yapıldığı iddiasıyla açılan kamu davası ile ilgili olarak; mahallinde fen, mimar ve inşaat mühendisi eşliğinde icra edilen keşif neticesinde alınan 16.09.2014 tarihli bilirkişi raporunda sanığın 2010 tarihlerinde yangın molozlarını kaldırarark yangından önce mevcut olan 4. kat ve çatı arasını yeniden inşa ettiği belirtilmiş ise de 03.11.2014 tarihli ek bilirkişi raporunda; 1995 tarihli kurul kararında yanan muhdes katın kaldırılmasına ve özgün malzemeler kullanılarak çatı katı yapılmasına karar verildiği halde karara uyulmayarak taraça katının da kata dahil edilerek ve kat içine ara kat ilave edilerek kapsamlı bir tadilat yapıldığı, esaslı müdahale niteliğinde olduğu, suç tarihine ilişkin olarak da; yangın tarihinden sonra olduğunu vurgulamak için yaklaşık 2010 yılı olarak belirtildiğini, yapılan işlerin 18.08.1995 tarihinden sonra olduğu bu kadar kapsamlı bir onarımın yaklaşık ne kadar sürdüğü tahmin edilemediğinden en geç 2010 yılına kadar tamamlanmış olacağından net tarih verilemediğinin belirtilmesi karşısında eylemlerin yapım tarihinin tespitinde hangi teknik verilerden faydalanıldığı noktasında somut verilerden uzak kaldığı anlaşılmakla;
Sanığın aşamalardaki savunmasında, taşınmazı 1995 yılında satın aldığında yanan yerlerin mevcut olduğunu, 1996 yılında yanan yerleri tamir ettirdiğini, o tarihten sonra da herhangi inşai ve fiziki müdahalede bulunmadığını belirtmesi karşısında; mahallinde önceki bilirkişi heyetinden farklı olarak seçilecek, konusunda uzman inşaat mühendisi, mimar ve sanat tarihçi bilirkişiler eşliğinde mahallinde keşif yapılarak tescilli taşınmazda izinsiz gerçekleştirilen iddianame konusu müdahalelerin denetime açık olacak şekilde tek tek karşılaştırma yapılmak suretiyle irdelenmesi, müdahale niteliklerinin (basit - esaslı) ve özellikle kullanılan malzemelerin cinsi, eskime durumu, renk değişimi, parlaklık/solukluk, dökülmeler, paslanma ve karbonlaşma ve diğer teknik özellikler de dikkate alınmak suretiyle müdahale tarihinin (suç tarihinin) ve böylelikle dava konusu uygulamaların dava zamanaşımı süresi içerisinde gerçekleştirilip gerçekleştirilmediğinin tereddüte mahal bırakmayacak şekilde belirlenmesi ve mahkeme denetimine açık olacak nitelikte bilirkişi raporu temini ile, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerektiği gözetilmeksizin, eksik araştırma ile yazılı şekilde hüküm tesisi,
Kanuna aykırı olup, katılan vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince hükmün isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 06/07/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.