17. Hukuk Dairesi 2013/7492 E. , 2014/6978 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalılar ... ve ... ile katılma yoluyla davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacılar vekili, müvekkili ...’ın maliki ve sürücüsü olduğu araç ile davalıların maliki, sürücüsü ve trafik sigortacısı olduğu aracın 27/07/2011 tarihinde çarpıştığını, davalı sürücünün birinci derecede kusurlu olduğunu, müvekkiline ait araçta maddi hasar nedeniyle değer kaybı ve ikame araç bedeli zararı bulunduğunu, araçta bulunan müvekkilleri ... ve ...’ın oğlu olan ...’ın yaralanması nedeniyle ve kendilerinin de olaydan dolayı aşırı korkmaları nedeniyle manevi tazminat taleplerinin bulunduğunu ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla araçta meydana gelen 5.000,00 TL değer kaybı, 1.000,00 TL ikame araç bedeli, 70,00 TL araç çekici ücreti olmak üzere 6.070,00 TL maddi tazminatın davalılardan, müvekkillerinin her biri için 1.000,00"er TL olmak üzere toplam 3.000,00 TL manevi tazminatın davalılar ... ve ..."den kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müteselsilen tahsilini talep ve dava etmiştir.
Davalı ... AŞ vekili, araç hasarın bedelinin davacının kasko sigortacısına ödendiğini, müvekkilinin talep edilen zararlar nedeniyle sorumluluğunun bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
Diğer davalılar ... ve ..., sigorta şirketinin davacı tarafa ödeme yaptığını beyan etmişlerdir.
Mahkemece, toplanan delillere ve bilirkişi raporuna dayanılarak, kazada davalı ..."nin kusurlu olduğu gerekçesiyle araçtaki değer kaybı olan 4.000,00 TL’nin davalılardan, 880,00 TL ikame araç bedeli ve 70,00 TL çekici ücreti ve otopark bedeli ile her bir davacı için 1.000 TL manevi tazminatın davalılardan ... ve ..."den kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalılar ... ve ... ile katılma yoluyla davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1) Davacılar vekilinin yazı işleri müdürüne havale ettirilen katılma yoluyla temyiz dilekçesinin temyiz defterine kaydettirilmediği görüldüğü gibi, temyiz harcının yatırıldığına dair makbuza da dosya içinde rastlanmamıştır.
Temyiz dilekçesinin verilme usulü HUMK’nun 434. maddesinde açıklanmış olup, buna göre harca tabi ise temyiz dilekçesinin temyiz defterine kayıt ettirilip, temyiz harcının yatırılmış olması gerekmektedir. Davacılar vekili tarafından bu işlemler yapılmamış, sadece temyiz dilekçesinin yazı işleri müdürüne havale ettirilmesi ile yetinilmiştir. Temyiz defterine kayıt ettirilip, harcı alınmayan temyiz dilekçeleri bakımından çözüm getiren 21.5.1985 gün ve 1984/5 esas,1985/1 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında, harca tabi olmasına rağmen hesap edilip ilgilisinden alınmadan temyiz defterine kaydedilen temyiz dilekçeleri hakkında da HUMK`nun 434/3. maddesinde öngörülen eksik harç ödenmesi ile ilgili işlemin kıyasen uygulanması ve bu durumda temyiz isteminin, temyiz defterine kaydedildiği tarihte yapılmış sayılması gerektiği açıklanmıştır. Buna göre, somut olayda, temyiz defterine kayıt bulunmadığından, bu İBK’nın uygulanması gerekmemektedir.
Davacılar vekili tarafından bu işlemler yapılmaksızın verilmiş temyiz dilekçesine konu temyiz isteminin reddine karar verilmesi gerekmiştir.
2)Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre davalılar ... ve ...’nin temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin temyiz isteminin HUMK.nun 432/4. madde hükmü uyarınca REDDİNE, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalılar ... ve ...’nin temyiz itirazları-nın reddiyle hükmün ONANMASINA, aşağıda dökümü yazılı 518,76 TL kalan onama harcının temyiz eden davalılar ... ve ..."den alınmasına 05.05.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.