
Esas No: 2017/21693
Karar No: 2019/8967
Karar Tarihi: 17.04.2019
Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2017/21693 Esas 2019/8967 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ:İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ: ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı vekili, davacının kaynakçı olarak çalıştığını, iş akdinin haksız feshedildiğini beyan ederek kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, fazla çalışma, yıllık izin ile ulusal bayram ve genel tatil ücret alacaklarının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı vekili, davacının devamsızlık yaptığını iş akdine haklı nedenle son verildiğini beyan ederek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, bilirkişi raporuna göre davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Karar, davalı vekilince temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Taraflar arasında davacının fazla çalışma ücreti alacağı olup olmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır.
Fazla mesai yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp ispatlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla mesai alacağının ödendiği varsayılır.Fazla mesainin ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışma ve genel tatil çalışmasının bu tür yazılı belgelerle ispatlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları şahit beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla mesaisi olup olmadığı araştırılmalıdır.Fazla mesai çalışmasının yazılı delil ya da şahitle ispatı imkan dahilindedir.
Somut olayda, davacı haftanın 6 günü 07.00-21.00 saatleri arasında çalıştığını beyan etmiş, hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacı tanık beyanları esas alınarak davacının haftanın 3 günü 08.00-18.00 saatleri arasında 1,5 saat ara dinlenmeyle çalıştığı, haftanın 3 günü ise 08.00-21.00 saatleri arasında 2 saat ara dinlenmeyle çalıştığı, haftalık 13,5 saat fazla çalışma yaptığı değerlendirilerek fazla çalışma hesabı yapılmıştır. Ancak duruşmada dinlenen davacı tanığı ..."ın davacının eşi olduğu, davacı ile fikir ve menfaat birlikteliğinin bulunduğu, bu nedenle beyanına tek başına itibar edilemeyeceği, diğer davacı tanığının ise davacıdan sonra davalı işyerinde işe başladığı anlaşılmıştır. O halde Mahkemece, öncelikle davacı tanığı ..."in işyerindeki çalışma süresinin tespiti ile belirlenen hizmet süresi ile sınırlı olarak davacıyla birlikte çalıştıkları dönem için davacının fazla mesai alacağının hesaplanması gerekmektedir. Eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı nedenle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 17.04.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.