9. Hukuk Dairesi 2010/50309 E. , 2013/8059 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İŞ MAHKEMESİ
DAVA : Davacı, yol ücreti alacağının ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
Yerel mahkeme, isteği hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
A) Davacı İsteminin Özeti:
Davacı, davalı kurum ile YSE-İş sendikası arasında yapılan TİS"de çalışanlara işyerine servis ile ulaşımının sağlanmasının düzenlendiğini, TİS’ndeki bu açık hükme rağmen işverence taşıma için çalışanlara araç tahsis edilmediği gibi, servis ücreti karşılığı olan ulaşım bedelinin de ödenmediğini ileri sürerek, yol ücreti alacaklarının davalıdan tahsilini istemiştir.
B) Davalı Cevabının Özeti:
Davalı, TİS’ nin 1979-1982 dönemine ilişkin olup sadece üye işçilerin yararlanacağını ayrıca zamanaşımını gerçekleştiğini, 1985 yılından sonraki TİS’lerde ise mevcut uygulamanın devam edeceğinin düzenlendiğini, işyerinde servis uygulaması olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
C) Yerel Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, toplanan kanıtlar ve bilirkişi raporuna dayanılarak, TİS hükümleri gereğince davacının rayiç yol yardımlarından faydalanması gerektiğini gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
D) Temyiz:
Kararı davalı temyiz etmiştir.
E) Gerekçe:
Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacının TİS ile sağlanan yol ücretinden yararlanıp yararlanamayacağı noktasında toplanmaktadır.
Dosya içeriğini göre; Yol-İş Federasyonu ile YSE Genel Müdürlüğü arasında akdedilen 1974-1976 dönemine ilişkin TİS"te " Merkez işyerlerine gidiş ve gelişlerde kullanılmak üzere olanaklar ölçüsünde işverence öncelikle servis arabası sağlanır. " hükmü yer almıştır.
1978-1980 dönemine ilişkin TİS"te, “ İşverence öncelikle merkez işyerine gidiş ve gelişlerde kullanılmak üzere servis arabası sağlanır. " hükmüne yer verilmiş,
YSE-İş Sendikası ile YSE Genel Müdürlüğü arasında akdedilen 01.10.1979-28.02.1982 yürürlük süreli İşyeri Toplu İş Sözleşmesinde; "işverence öncelikle merkez işyerine gidiş ve gelişlerde kullanılmak üzere kesinlikle servis arabası sağlanır. " denilerek önceki TİS"den farklı olarak maddeye ""kesinlikle" ibaresi eklenmiş,
Yüksek Hakem Kurulunun sözleşmenin süresini 01.03.1982-28.02.1985 tarihine kadar uzatan kararında ise; "İşçilerin işyerlerine götürülmelerinde mevcut uygulamaya aynen devam edilir. " maddesine yer verilmiş,
Yol-İş Sendikası ile YSE"nin hak ve yetkilerini devralarak yerine kurulan Köy Hizmetleri Genel Müdürlüğü arasında işletme düzeyinden imzalanan 01.03.1985-28.02.1987 yürürlük süreli I. Dönem TİS"te ise "işçilerin, işyerlerine getirilip götürülmelerinde mevcut uygulamaya aynen devanı edilir ve bu getirilip, götürülmeler Trafik Kanununa uygun araçlarla sağlanır. " şeklinde kabul edilmiş ve bu güne kadar da maddenin I. fıkrası bu şekilde kabul edile gelmiştir.
Somut olayda, davalı işverenin işyerlerinde işçilere servis hizmeti verilmediği anlaşılmaktadır. Zira, davalı taraf, bu şekilde bir hizmetin hiçbir zaman verilmediğini kabul etmiş; davacı da işyerinde servisin bulunduğu, uygulamanın bu yönde olduğu noktasında bir iddiada bulunmamıştır. Buna göre işyerinde servisin bulunmadığı ihtilaf dışıdır.
İşyerinde servisin bulunması gerektiğine dair hükümler Yol-İş Federasyonu ile YSE-İş Sendikası tarafından 1974- 28.02.1982 döneminde imzalanan TİS"ler ile Yüksek Hakem Kurulunca yürürlüğe konulan 01.03.1982- 28.02.1985 dönemine ilişkin TİS"te yer almaktadır.
Bundan sonra imzalanan tüm TİS"lerde ise mevcut uygulamaya devam edileceği düzenlenmiştir. Ancak yukarıda da belirtildiği üzere, işyerinde günümüze kadar işveren tarafından (gece nöbetine kalanlar ile fazla mesai yapanlar hariç) bir servis uygulamasının yapılmadığı anlaşılmaktadır. Mevcut uygulamanın ise "servisin konulmaması, bu konuda işveren tarafından her hangi bir yükümlülük üstlenilmemesi" şeklinde oluştuğu da ortadadır. Zira, her yenilenen sözleşmede mevcut uygulamanın devam edeceği belirtilmiş olup, servisin olmadığı anlaşılan davalı işyerinde bu durumun devam edeceğinin sendika ve işveren tarafından kabul edildiği sonucuna varılmıştır. Bir başka ifade ile sendika ve işveren, servis uygulaması olmadığını kabul etmişler ve taraflar servisin olmayacağı üzerinden uzlaşmışlar ve uygulama bu şekilde süregelmiştir. Diğer yandan işçinin 25 seneyi geçen bir zaman sonrasında işyerinde servisin olması gerektiği iddiası ile talepte bulunmasının da iyi niyetle bağdaşmadığı ve hakkın kötüniyetli kullanılması mahiyetinde olduğu açıktır. Buna göre dava konusu isteğin reddi gerekirken yazılı gerekçelerle kabulüne karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
F) Sonuç:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebepten dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 07.03.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.