22. Hukuk Dairesi 2015/17990 E. , 2015/22746 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA : Davacı, feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
Hüküm süresi içinde davalı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili; müvekkilinin davalı şirketin işyerinde 06.09.2011 tarihinde çalışmaya başladığını ve 23.01.2014 tarihinde iş sözleşmesinin 1857 sayılı Kanuna aykırı olarak işten çıkarıldığını belirterek kanuni mevzuat gereği işveren tarafından yapılan feshin geçersizliğine, davacının işe iadesine, kanuni süre içerisinde işe iade edilmemesi halinde sekiz aylık brüt ücret tutarında işe başlatmama tazminatı ödenmesine, fesih işleminin yapıldığı tarihten verilecek kararın kesinleşmesine kadar geçen süreye ilişkin dört aylık brüt ücret tutarında boşta geçen süre ücreti ve diğer tüm hakların ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davanın haksız ve kanuna aykırı olduğunu, davacının davalıya ait işyerinde finans ve muhasebe memuru olarak çalıştığını, görevlerini gereği gibi yerine getirmediğini, özensiz davrandığını, vergi beyannamelerindeki hatalar sebebi ile şirketi zarara uğrattığını, davacının niteliklerine uygun başka bir pozisyon olmadığı için feshin son çare olarak uygulandığını ve 4857 sayılı kanuna uygun bir şekilde iş sözleşmesinin feshedildiğini, haksız ve kanuna aykırı olarak açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, davanın kabulü ile, feshin geçersizliğine karar verilmiştir.
Temyiz:
Karar süresi içerisinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
Taraflar arasında iş sözleşmesinin feshinin geçerli sebebe dayanıp dayanmadığı uyuşmazlık konusu olup, normatif dayanak 4857 sayılı İş Kanunu’nun 18. ve devamı maddeleridir.
4857 sayılı Kanun"un 18. maddesi ise işverene, işçinin davranışlarından ve yeterliliğinden kaynaklanan sebeplerle iş sözleşmesini feshetme yetkisi vermiştir. İşçinin davranışlarından kaynaklanan fesihte takip edilen amaç, işçinin daha önce işlediği iş sözleşmesine aykırı davranışları cezalandırmak veya yaptırıma bağlamak değil; onun sözleşmesel yükümlülükleri ihlale devam etmesi, tekrarlaması ihtimalinden kaçınmaktır. İşçinin davranışları sebebiyle iş sözleşmesinin feshedilebilmesi için, işçinin iş sözleşmesine
aykırı, sözleşmeyi ihlal eden bir davranışının varlığı gerekir. İşçinin kusurlu davranışı ile sözleşmeye aykırı davranmış ve bunun sonucunda iş ilişkisi olumsuz bir şekilde etkilenmişse işçinin davranışından kaynaklanan geçerli bir fesih söz konusu olur. Buna karşılık, işçinin kusur ve ihmaline dayanmayan sözleşmeye aykırı davranışlarından dolayı işçiye bir sorumluluk yüklenemeyeceğinden işçinin davranışlarından kaynaklanan geçerli fesih sebebinden de bahsedilemez.
İşçinin davranışlarından ve yeterliliğinden kaynaklanan sebepler, aynı Kanun"un 25. maddesinde belirtilen sebepler yanında, bu nitelikte olmamakla birlikte, işyerlerinde işin görülmesini önemli ölçüde olumsuz etkileyen sebeplerdir. İşçinin davranışlarından veya yetersizliğinden kaynaklanan sebeplerde, iş ilişkisinin sürdürülmesinin işveren açısından önemli ve makul ölçüler içinde beklenemeyeceği durumlarda, feshin geçerli sebeplere dayandığını kabul etmek gerekecektir.
Somut olayda; Mahkemece yapılan feshin geçerli sebebe dayanmadığı kabul edilmiş ise de, davacının görev tanımında resmi muhasebe işlemlerinin muhtasar vergi beyannameleri ve benzeri belgeleri hazırlayarak bölüm yöneticisine sunmak hususunda görevli olduğunun yazılı olduğu, davacı görev tanımını kendisine bildirilmediğini savunmasına rağmen şirket iç yazışmalarından bahsi geçen işlerin bir süredir davacı tarafından yapıldığının davacının kabulünde olduğu, yine yazışmalarda davacının takım liderinin bilgi paylaşmada isteksiz ve kontrol edilmek istemediğinin, mola saatleri dışında uzun süreli yerinde bulunmadığının, beyannameleri ilgili birime geç gönderildiğinin yöneticilere bildirildiği, bu konularda davacının uyarıldığı, yazılı uyarı sonrasında davacının işlemleri eksik ve hatalı yaptığının, yapması gereken işleri tamamlamadan izne ayrıldığının, bu sebeple onun işini başka bir personelin tamamladığının, hatalı yapılan işlemler söylendiği halde bazılarında işlemi yanlış yapmaya devam ettiğinin iç yazışmalarda belirtildiği, tanık olarak takım lideri ve bölüm müdürünün yazışma içeriklerini doğruladıkları nazara alındığında davacının bu eylemleri iş yürütümünü bozucu nitelikte olup davalı işveren açısından sözleşmenin feshi için geçerli sebep teşkil etmektedir. Yukarıdaki açıklamalar ışığında mahkemece, davanın reddine karar verilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile kabulüne karar verilmesi hatalıdır.
Sonuç: Belirtilen sebeplerle, 4857 sayılı Kanun"un 20. maddesinin 3. fıkrası uyarınca, hükmün bozulmak suretiyle ortadan kaldırılması ve aşağıdaki gibi karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM : Yukarıda belirtilen sebeplerle;
1-Mahkemenin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,
2-Davanın REDDİNE,
3-Harç peşin alındığından yeniden alınmasına yer olmadığına,
4-Davacının yapmış olduğu yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına, davalının yaptığı 150,00 TL yargılama giderinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine,
5-Karar tarihinde yürürlükte bulunan tarifeye göre 1.500,00 TL vekâlet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
6-Peşin alınan temyiz harcının isteği halinde davalılara iadesine, kesin olarak 30.06.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi.