3. Hukuk Dairesi 2020/10150 E. , 2020/6893 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki istirdat davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı ... vekili, davalı ... vekili ve davalı ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı, 01.01.1978 tarihli sözleşme ile davalılara ait ... 36 yıldır odabaşılık hizmeti verip çay ocağı işlettiğini, hizmetlerine karşılık olarak 21 numaralı odanın kendisine tahsis edildiğini, sözleşme uyarınca davalılara 200.000,00 TL depozito ödemesi yaptığını, bilahare davalılar ... ve ..."in handaki hissesini diğer davalı ... devrettiğini, İstanbul 6.Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2009/476 E. sayılı dosyasında hakkında açılan davada müdahalenin meni, kal ve ecrimisle hükmedildiğini, bu suretle de dava konusu taşınmazdan tahliyesinin sağlandığını ileri sürerek; sözleşme kapsamında davalılara verilen 200.000,00 TL depozitonun o günkü şartlarda alım gücü, uğramış olduğu değer kaybı, işletilmesi veya bankaya yatırılması, altın veya menkul kıymete yatırılması halinde dava tarihinde ulaşacağı değer gözetilerek ve fazlaya dair haklar saklı tutularak 50.000,00 TL"nin davalılardan tahsiline karar verilmesini istemiş; ıslah ile talep miktarını 212.553,43 TL"ye artırmıştır.
Davalılar vekilleri marifetiyle verdikleri cevap ve diğer dilekçelerinde, zamanaşımı itirazında bulunup, sözleşme altındaki imzanın kendilerine ait olmadığını savunarak, haksız ve dayanaksız davanın reddini dilemişlerdir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulü ile 25.000,00 TL"nin davalı ..."dan, 12.500,00 TL"nin davalı ..."ten ve 12.500,00 TL"nin de davalı Seyit Burhan mirasçılarından dava tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile tahsiline karar verilmiş; hüküm, davacı ve davalılar ... ile ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre temyiz eden davalıların tüm temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Dava 01.01.1978 tarihli sözleşme ile davalılara "depozito" adıyla ödenen 200.000,00 TL"nin denkleştirici adelet ilkesi uyarınca dava tarihindeki günceleştirilmiş değerinin tahsili isteğine ilişkin olup, davacı 50.000,00 TL"lik talep miktarını 10.11.2015 tarihli harçlandırılmış ıslah dilekçesi ile 212.553,43 TL"ye artırıp, taşınmazdaki paylarına göre davalı ..."den 53.138,86 TL"nin, davalı ..."den 106.277,72 TL"nin ve davadan sonra vefat eden ... mirasçılarından ise 53.138,86 TL"nin dava tarihinden itibaren işletilecek faizi ile tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, dava konusu 01.01.1978 tarihli "kira kontratosu" başlıklı sözleşme altındaki imzanın 09.12.2013 tarihli Adli Tıp Kurumu Fizik İhtisas Dairesi Adli Belge İnceleme Şubesi raporuna göre davalı ..."in elinin ürünü olduğu, davacının odabaşılık hizmetine atanmasının teminatı olarak ödenen paranın davacının ayrılması halinde iade edileceğinin sözleşmede kararlaştırıldığı, davalılardan ... tarafından davacı aleyhine açılan müdahalenin men-i ve ecrimisil davasına ilişkin olarak verilen kararın 08.06.2011 tarihinde kesinleşmesi ile odabaşılık hizmetine son verildiği, davacının 08.06.2011 tarihi olan sebepsiz zenginleşmenin öğrenildiği tarihten itibaren bir yıl içinde dava açması veya ıslah hakkını bu süre içinde kullanması gerektiği, davanın süresinde açıldığı ancak ıslahın süresi içerisinde yapılmadığı gerekçesi ile, ıslah talebinin zamanaşımı nedeniyle reddine, 50.000,00 TL"nin 25.000,00 TL"sinin davalı ..."dan, 12.500,00 TL"sinin davalı Seyit Burhan mirasçılarından ve 12.500,00 TL"sinin de ..."den dava tarihinden itibaren işleyecek faizili ile tahsiline karar verilmiştir.
Hemen belirtmek gerekir ki, Adli Tıp Kurumu"na ait 09.12.2013 tarihli rapor ile altındaki imza davalılardan ..."e ait olduğu anlaşılan "kira kontratosu" başlıklı sözleşmenin esasında odabaşılık hizmet sözleşmesi olduğu, zira davacının sözleşmede sayılan hizmetlerine karşılık ( temizlik, bekçilik, handaki kiracılardan toplayacağı kira ve depozitoları han sahiplerine teslim etmek vs.) kendisine yer tahsisi ve işletmesi için de çay ocağı teslimi yapıldığı, dava tarihinde yürürlükte bulunan 818 sayılı BK"nun 125. ve 128. maddelerine (TBK 146-149 md.) göre sözleşmeden doğan alacaklarda zamanaşımı süresinin kural olarak borcun muaccel olduğu tarihten itibaren 10 yıl olduğu, zamanaşımı süresinin tamamlanıp tamamlanmadığının buna göre tayin ve takdiri gerekeceği açıktır. Anılan sözleşmenin "hususi şartlar" başlığı altında düzenlenen 2. maddesine göre odabaşından depozito olarak han sahiplerince alınan 200.000 ( ikiyüzbin) TL"nin, odabaşının ayrılacağı zaman kendisine ödeneceği hususuna yer verilmiştir. Davacıya yönelik olarak İstanbul 6.Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2009/476 E. sayılı dosyasına açılan ecrimisil talebiyle birlikte men-i müdahale ( elatmanın önlenmesi ) davasının kabulle sonuçlandığı ve kararın ise 08.06.2011 tarihinde kesinleştiği, bu durumda odabaşılık hizmet ilişkisinin bu tarih itibariyle son bulduğu, başka bir ifade ile bu tarihte sözleşmede ayrıldığında ödeneceği belirtilen 200.000,00 TL"lik alacağın muaccel olduğu, davacının 10.11.2015 tarihli dilekçesi ile ıslah talebinde bulunduğu gözetildiğinde, ıslah ile talep edilen miktarın zamanaşımına uğramadığı sonucuna varılmaktadır. Hal böyle olunca, zamanaşımına uğramayan ıslah talebiyle ilgili de karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup, kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalıların tüm temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle mahkeme hükmünün davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edenlere iadesine, 6100 sayılı HMK"nın geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nın 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 23.11.2020 tarihinde oy birliği ile karar verildi.