Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/8906
Karar No: 2015/23497
Karar Tarihi: 09.07.2015

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2014/8906 Esas 2015/23497 Karar Sayılı İlamı

22. Hukuk Dairesi         2014/8906 E.  ,  2015/23497 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi

    DAVA : Davacı, kıdem, ihbar tazminatı, fazla çalışma, hafta tatili, ücret, yıllık izin, ulusal bayram ve genel tatil ücretinin ödetilmesine karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme, isteği kısmen hüküm altına almıştır.
    Hüküm süresi içinde davalılar avukatlarınca temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı vekili, davacının, davalılara ait işyerinde 20.12.1999-12.05.2011 tarihleri arasında çalıştığını, iş sözleşmesinin işverence haksız olarak feshedildiğini, tazminat ve alacaklarının ödenmediğini ileri sürerek, kıdem tazminatı, ihbar tazminatı, fazla çalışma ücreti, ulusal bayram genel tatil ücreti, hafta tatili ücreti, yıllık izin ücreti ve ücret alacağının faizleriyle birlikte davalıdan tahsilini istemiştir.
    Davalılar vekili, davacının sürekli hizmet sözleşmesi ile çalışmadığını, puantaj hesabına göre esnek çalıştığını, 2009 yılında işe başladığını, iş sözleşmesinin davacı tarafından feshedildiğini, bu sebeple ihbar tazminatına hak kazanmadığını, davacıdan eksik belgelerinin tamamlanmasının istendiğini, kendisinin kovulma durumunun olmadığını, bayram harçlığı ve gıda yardımı yapılmadığını, ulusal bayramda çalıştığını, dini bayramlarda çalışmadığını, hafta tatillerini kullandığını, mayıs ayında yedi gün çalışmasının bulunduğunu, ücretinin bankaya yatırıldığını belirterek, davanın reddini talep etmiştir.
    Mahkemece, davacının, davalılara ait işyerinde 20.12.1999-12.05.2011 tarihleri arasında onbir yıl dört ay yirmiüç gün süreyle asgari ücretle çalıştığı, davalılar arasında işyeri devri olduğundan alacaklardan birlikte sorumluluklarının bulunduğu, iş sözleşmesinin işverence haksız olarak feshedildiği, davacının kıdem ve ihbar tazminatına hak kazandığı, yıllık izin ücreti ve ücret alacağı olduğu, fazla çalışma yaptığı, ulusal bayram genel tatillerde ve hafta tatillerinde çalıştığı gerekçesiyle bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Kararı kanuni süresi içinde davalılar temyiz etmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalıların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
    2. Davacı işçinin fazla çalışma yapıp yapmadığı hususu taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.
    Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Ücret bordrolarına ilişkin kurallar burada da geçerlidir. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp ispatlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
    Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın bu tür yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları şahit beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
    İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille söz konusu olabilir. Buna karşın, bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda dahi, işçinin geçerli bir yazılı belge ile bordroda yazılı olandan daha fazla çalışmayı yazılı delille kanıtlaması gerekir.
    Fazla çalışmanın yazılı delil ya da tanıkla ispatı imkan dahilindedir. İşyerinde çalışma düzenini bilmeyen ve bilmesi mümkün olmayan tanıkların anlatımlarına değer verilemez.
    Fazla çalışmanın belirlenmesinde 4857 sayılı İş Kanunu"nun 68. maddesi uyarınca ara dinlenme sürelerinin dikkate alınması gerekir.
    Somut olayda, davacı şahitlerinin beyanlarına göre, davacının 07.00 - 16.30 saatleri arasında çalıştığı, bir saat ara dinlenmesinin düşülmesiyle, haftanın altı günü, 49,30 saat haftalık çalışma yaptığı, ayrıca haftada iki gün 16.30 - 19.30 saatleri arasında altı saat fazla çalışma yaptığı, toplamda 49,30 + 6 = 55,30 - 45 = 10,30 saat fazla çalışma yaptığı kabul edilmiştir. Davacı ile aynı işyerinde çalışan işçinin emsal 2014/22826 esas sayılı Dairemiz incelemesinden geçen dosyada, davacının, 07,30-16.30 saatleri arasında çalıştığı, kayısı işinin yoğun olduğu Temmuz-Ağustos-Eylül-Ekim-Kasım aylarında ayın onbeş günü saat 19.00"a kadar çalıştığı,ara dinlenmesinin düşülmesiyle, belirtilen aylarda haftalık onsekiz saat fazla mesai yaptığı, diğer aylarda ise üç saat fazla mesai yaptığı kabul edilmiştir. Emsal dosyadaki kabul edilen çalışma saatleri bu dosyada şahit olarak beyanı bulunan davacının beyanıda dikkate alınarak belirlenmiştir. Bu durumda, çalışma saatlerinin emsal dosyadaki gibi kabul edilmesi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi hatalıdır.
    Ayrıca davacı, yukarıda anılan emsal dosyada şahit olarak verdiği beyanında,16.30 dan sonraki çalışmalarında 10,00 TL fazla çalışma ücreti ödendiğini beyan etmiştir.Buna göre, bu tutarların belirlenecek fazla çalışma ücretinden mahsubu yapılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
    SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeple BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 09.07.2015 gününde oybirliği ile karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi