10. Ceza Dairesi 2020/5773 E. , 2020/9031 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Suç : Uyuşturucu madde ticareti yapma
Hüküm : Mahkûmiyet
Dosya incelendi.
GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ:
1- Sanıklar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... haklarındaki hükümlere yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Sanık ...’in adli sicil kaydında yer alan tekerrüre esas alınan hükümlülüğünün “kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma” suçuna ilişkin olması ve 28.06.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun"un 68. maddesiyle 5237 sayılı TCK"nın 191. maddesinde yapılan değişiklikler ile yine 6545 sayılı Kanun"un 85. maddesi ile 5320 sayılı Kanuna eklenen geçici 7. maddeye göre, koşullarının oluşması durumunda “davanın düşmesi” ve "hükmün açıklanmasının geri bırakılması" seçeneklerine de yer verilmesi nedeniyle, tekerrüre esas alınan ilamla ilgili olarak yasal değişiklik sonrası bir uyarlama işlemi yapılıp yapılmadığının araştırılması, yapılmamışsa uyarlama yargılaması yapıldıktan sonra sonucuna göre tekerrür hükümlerinin uygulanıp uygulanmayacağının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmüştür.
Sanık ... hakkında uygulanma olanağı bulunmadığı halde TCK"nin 35. maddesinin uygulanması ile netice cezanın da 3 yıl 1 ay 15 gün yerine 2 yıl 13 ay 15 gün olarak belirlenmesi, aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni sayılmamıştır.
Bozmaya uyulduğu, yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemlerin sanıklar tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eylemlere uyan suç tipi ile yaptırımların, aşağıda belirtilenler ve eleştiri dışında doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Suç konusu uyuşturucu maddelerden alınan şahit numunelerin de müsaderesine karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanıklar ve müdafilerinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan hükümlerin BOZULMASINA; ancak bu aykırılıkların yeniden duruşma yapılmaksızın aynı Kanunun 322. maddesi gereğince düzeltilmesi mümkün bulunduğundan;
Hüküm fıkrasının müsadereye ilişkin bölümünde yer alan "uyuşturucu maddenin" ibaresinden sonra gelmek üzere "ve suç konusu maddelerden alınan şahit numunenin " ibaresinin eklenmesi suretiyle, hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
2- Sanık ... hakkındaki hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Bozmaya uyularak yapılan yargılama neticesinde kurulan hükmün incelenmesinde;
a) Ele geçirilen suç konusu uyuşturucu maddeler ile ilgili ekspertiz raporunun, olay tutanağı ile varsa fiziki takip tutanağı ile soruşturma evrakının dosyada bulunmadığı anlaşıldığından; raporun varsa aslı veya onaylı örneğinin getirtilerek dosyaya konulması, yoksa buna ilişkin ekspertiz raporunun alınması gerektiği gözetilmeden eksik araştırma ile hüküm kurulması,
Kabule göre de;
b) Sanığın telefon görüşmeleri ve ..., ...., ...., ...."un beyanlarıyla değişik tarihlerde esrar maddesi sattığının tespit edildiği belirtilmiş ise de; bu kişilerden herhangi bir uyuşturucu maddenin ele geçmemesi ve sanığın uyuşturucu madde ticareti yaptığına dair soyut beyanlar dışında delil bulunmaması karşısında; haklarında kullanmak için uyuşturucu madde bulundurma suçundan ayrı soruşturma yapılan Bolu Sulh Ceza Mahkemesinin 2011/229 esas 2011507 karar sayılı dosyasında yargılanan .... ve ....’e ilişkin dosyanın aslı veya onaylı örneğinin denetime imkan verecek şekilde dosya içerisine alınması, ayrıca .... ve ....’ün mahkemece dinlenerek 17/12/2010 tarihli olaya ilişkin beyanlarının alınması ile sonucuna göre sanık hakkında TCK"nın 43. maddesinde yer alan zincirleme suç hükmünün uygulanıp uygulanmayacağının tartışılması gerekirken, yazılı şekilde eksik araştırma ile hüküm kurulması,
c) Suç konusu uyuşturucu maddelerden alınan şahit numunelerin de müsaderesine karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde olduğundan, hükmün BOZULMASINA,
3) Sanık ... hakkındaki hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Bozmaya uyulduğu, yargılama sürecindeki işlemlerin kanuna uygun olarak yapıldığı, aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların toplanan tüm delillerle birlikte gerekçeli kararda gösterilip tartışıldığı, eylemin sanık tarafından gerçekleştirildiğinin saptandığı, vicdanî kanının dosya içindeki belge ve bilgilerle uyumlu olarak kesin verilere dayandırıldığı, eyleme uyan suç tipi ile yaptırımların, aşağıda belirtilenler ve eleştiri dışında doğru biçimde belirlendiği anlaşıldığından yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine, ancak;
a) Sanığın 02/11/2010 tarihinde uyuşturucu madde ticareti suçunu işlediği sabit ise de; ... ve ...’dan sanıktan temin ettikleri herhangi bir uyuşturucu maddenin ele geçmemesi veya ele geçen uyuşturucu maddeler ile sanığın ilgisinin tespit edilememesi karşısında, somut olay ve olgularla örtüşmeyen ve maddi bulgularla desteklenmeyen soyut iletişim tespit tutanakları dışında uyuşturucu madde ticareti yapma suçunu işlediğine ilişkin her türlü şüpheden uzak, kesin ve yeterli delil bulunmadığı gözetilmeden sanık hakkında TCK"nın 43. maddesinde yer alan zincirleme suç hükmünün uygulanması,
b) Suç konusu uyuşturucu maddelerden alınan şahit numunelerin de müsaderesine karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ve müdafilerinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan hükmün BOZULMASINA;
4) Sanık ... hakkındaki hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Kendisinde herhangi bir uyuşturucu ya da uyarıcı madde ele geçirilemeyen, diğer sanıklarda ele geçen uyuşturucu maddeler ile de ilgisi tespit edilemeyen sanığın, somut olay ve olgularla örtüşmeyen ve maddi bulgularla desteklenmeyen soyut iletişim tespit tutanakları, ...."un ve ..."ın soyut beyanları dışında uyuşturucu madde ticareti yapma suçunu işlediğine ilişkin; her türlü şüpheden uzak, kesin ve yeterli delil bulunmadığı gözetilmeden beraati yerine yazılı şekilde mahkûmiyetine karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ve müdafilerinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan hükmün BOZULMASINA, 15/12/2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.