Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/9790
Karar No: 2015/17394
Karar Tarihi: 22.10.2015

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2015/9790 Esas 2015/17394 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2015/9790 E.  ,  2015/17394 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi : İş Mahkemesi
    Davacı, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Emeklilik Sigorta Rejimine tabi geçen hizmetlerinin Türkiye"de 5510 sayılı Yasanın 4/1-a maddesi kapsamında değerlendirilmesi gerektiğinin tespitini istemiştir.
    Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Hükmün, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    İnceleme konusu olayda; 19.08.1998-01.02.1999 ve 01.06.2005-31.05.2011 tarihleri arasında 1778 gün Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Emeklilik Sigorta Rejimine tabi geçen çalışmaları, 26.09.1986-05.07.2012 tarihleri arasındaki muhtelif dönemlerde 472 gün zorunlu SSK, 12.12.1990-14.12.1990 tarihleri arasında 2 gün 1479 sayılı Yasa kapsamında Bağ-Kur ve 01.04.1993-18.08.1998 ile 01.07.1999-31.05.2005 tarihleri arasında da 4067 gün 2926 sayılı Yasa kapsamında Bağ-Kur sigortalılığı bulunan ve 3201 sayılı Yasa kapsamında yurtdışı borçlanması yaptığına dair dosyada herhangi bir belgeye rastlanmayan davacının, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde geçen hizmetlerinin birleştirilmesi suretiyle tarafına yaşlılık aylığı bağlanması yönündeki 03.08.2012 tarihli başvurusu, davalı Kurum tarafından, son 7 yılda 4/1-b kapsamında sigortalı süresinin daha fazla olduğundan tahsis şartlarının 2829 sayılı Kanun uyarınca 4/1-b maddesi kapsamında değerlendirilmesi gerektiği ve 9000 gün hizmet süresi şartının gerçekleşmediği gerekçesiyle reddedilmiştir.
    İş bu dava ile davacı, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Emeklilik Sigorta Rejimine tabi geçen hizmetlerinin 5510 sayılı Yasanın 4/1-a maddesi kapsamında değerlendirilmesi gerektiğinin tespitini istemiş, mahkemece, istem aynen hüküm altına alınmıştır.
    3201 sayılı Yurtdışında Bulunan Türk Vatandaşlarının Yurt Dışında Geçen Sürelerinin Sosyal Güvenlikleri Bakımından Değerlendirilmesi Hakkında Kanunun 1. maddesinde “Türk vatandaşları ile doğumla Türk vatandaşı olup da çıkma izni almak suretiyle Türk vatandaşlığını kaybedenlerin on sekiz yaşını doldurduktan sonra Türk vatandaşı olarak yurt dışında geçen ve belgelendirilen sigortalılık süreleri ve bu süreleri arasında veya sonunda her birinde bir yıla kadar olan işsizlik süreleri ile yurt dışında ev kadını olarak geçen süreleri, bu Kanunda belirtilen sosyal güvenlik kuruluşlarına prim ödenmemiş olması ve istekleri hâlinde, bu Kanun hükümlerine göre sosyal güvenlikleri bakımından değerlendirilir.” hükmü yer almaktadır.
    25.11.1999 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak 01.12.1988 tarihinde yürürlüğe giren Türkiye Cumhuriyeti ile KKTC Arasında Sosyal Güvenlik Sözleşmenin “Malüllük, Yaşlılık ve Ölüm Sigortaları” başlıklı V. Bölümünde “kısmi sözleşme aylığı” düzenlenmiş olup buna göre; anılan sözleşmenin 21. maddesinde, “Birbirini takip eden süreler içinde veya münavebe ile her iki Akit Taraf mevzuatına tabi bulunan bir sigortalının yardım hakkının doğması, idamesi veya ihyasında her iki Akit Taraf mevzuatına göre geçen sigortalılık süreleri aynı zamana rastlamamak şartıyla, birleştirilir. Ancak, Akit Taraflar, aynı zamana rastlayan sürelerden yalnızca kendi ülkesinde geçen süreyi dikkate alırlar.”
    22. maddesinde, “21’inci maddede söz konusu olan bir sigortalının veya ölümü halinde hak sahibi kimselerinin talepleri üzerine yapılacak yardımlar, aşağıda yazılı fıkralar hükümlerine göre tespit edilir. (1) Akit Taraflardan birinin Sosyal Güvenlik Kurumu kendi mevzuatına göre aylıkları tespit ederken, diğer Akit Taraf mevzuatına göre geçen ve aylığın hesaplanmasında dikkate alınması gereken sigortalılık sürelerini, bu süreler kendi mevzuatına göre geçmiş gibi dikkate alır. (2) Sosyal Güvenlik Kurumunca bu suretle hesaplanacak nazari aylığın sigorta vak’ asından önceki süre içinde, kendi mevzuatına göre, sayılması gereken sigortalılık süresinin her iki Akit Taraf mevzuatına göre dikkate alınması icap eden sigortalılık süreleri toplamına olan oranı nispetinde yardımın gerçek miktarını tespit eder. Bu suretle tespit edilen miktar, aylık olarak tahsis olunur. Akit Taraflardan birinin mevzuatına tabi olarak geçen prim ödeme süresinin 360 günden az olması halinde bu taraf mevzuatına göre hiçbir yardım yapılmaz. Ancak Akit Tarafların kendi mevzuatlarına göre geçen ve bu mevzuata göre dikkate alınması gereken sigortalılık süreleri müstakil olarak yardım hakkının kazanılmasına yetiyorsa bu hüküm uygulanmaz.”
    23. maddesinde, “Akit Taraflardan birinin mevzuatına göre, diğer Akit Tarafta geçen prim ödeme süreleri dikkate alınmaksızın aylığa hak kazanılması halinde bu mevzuata göre hesaplanan aylık tutarı, Anlaşma hükümleri uygulanmak suretiyle, Akit Tarafların Sosyal Güvenlik Kurumlarınca bağlanan aylıkların toplamından fazla olduğu takdirde, aradaki fark müstakil olarak aylık bağlama durumunda olan Akit Tarafın Sosyal Güvenlik Kurumunca sigortalıya veya hak sahibi kimselerine ödenir.” hükümleri yer almaktadır.
    Türkiye Cumhuriyeti ile KKTC Arasında Sosyal Güvenlik Sözleşmenin yukarıda belirtilen maddelerinde “kısmi sözleşme aylığı” düzenlenmiş olup, Dairemizin 19.03.2015 tarih 2014/13152 Esas 2015/5254 Karar sayılı ilamında da belirtildiği gibi, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Emeklilik Sigorta Rejimine tabi
    geçen çalışmalar, kısmi sözleşme aylığına ilişkin anılan maddelerdeki düzenlemeler saklı kalmak üzere, 3201 sayılı Yasa kapsamında borçlanma yapılmaksızın Türkiye’de geçmiş çalışma niteliğinde sayılamaz ve salt Türkiye"de geçen çalışmalara göre bağlanacak aylıklarda gözetilemez.
    Yukarıdaki düzenlemeler ve açıklamalar ışığında dava konusu somut olayda; dava dilekçesinde Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti"nde geçen çalışma sürelerinin davacı tarafından borçlanıldığı iddia edilmesine karşın, anılan sürelerin borçlanıldığına dair dosyada herhangi bir belgeye rastlanmadığından, mahkemece, öncelikle Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti"nde geçen çalışma süreleri yönünden 3201 sayılı Yasa kapsamında yapılmış bir borçlanma işlemi bulunup bulunmadığı araştırılmalı, borçlanma yapılmadığının anlaşılması halinde, anılan sürelerin borçlanma yapılmaksızın Türkiye’de geçmiş çalışma niteliğinde sayılamayacağı ve salt Türkiye"de geçen çalışmalara göre bağlanacak aylıklarda gözetilemeyeceği dikkate alınarak davanın reddine karar verilmelidir.
    Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular gözönünde tutulmaksızın, eksik inceleme ve araştırmayla yazılı şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup, bozma gerekir.
    O hâlde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 22.10.2015 gününde oybirliği ile karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi