Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
İtiraz eden borçlu şirket vekili icra mahkemesine başvurusunda; takibe konu edilen çek bedeline mahsup edilmek üzere takipten önce 6.000. YTL. ve 8.000.YTL. ödemeler yapılmış olmasına rağmen çek bedelinin tamamı üzerinden takibe geçildiğini,talep edilen alacağın 14.000.YTL.lik tutarına, 30.000. YTL. üzerinden talep edilen faize,çek tazminatına itiraz ettiklerini belirterek kısmi itirazda bulunmuştur.
Mahkemece alınan bilirkişi raporu doğrultusunda, 14.000.TL. ödemenin varlığı kabul edilerek, borcun 16.000. TL. olduğu karar gerekçesinde bildirilmiştir.
Bu durumda,  itirazın kabulü ile takibin alacaklı vekilinin temyiz dilekçesindeki açıklaması doğrultusunda ödenen miktar ile ilgili olarak kısmen iptaline karar verilmesi gerekirken, gerekçeyle çelişen biçimde takibin iptaline karar verilmesi isabetsizdir.
SONUÇ  : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), bozma nedenine göre icra inkar tazminatı ile ilgili hususların şimdilik incelenmesine yer olmadığına,  23/11/2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.